Okumak için en doğru zamanı beklediğim bir kitaptı Yolum Aşka Düştü. Sindire sindire okuma fırsatını beklediğim için de şu an çok memnunum.
Meral Kır'ın ilk iki kitabını okumuş ve her geçen gün kendini daha da geliştirdiğine şahit olmuş biri olarak beklentim tabii ki yüksekti. Ayrıca aynı zevki paylastığım arkadaşlarımın beğeni dolu yorumları da vardı. Ve her şeyden öte, Ahmet, benim serinin ilk kitabından beri deli gibi merak ettiğim adamdı. Çapkın, muzur, ukala halleri ve kardeşleriyle didişmeleriyle, onlara olan koruyucu , sevgi dolu halleriyle ve Sena ile olan ne olacağını merak ettiğim halleriyle hep ilgimi çekmişti. Dolayısıyla beklentimin yüksek olması çok doğaldı ve karşıladı mı beklentimi diye sorarsanız, ...Çok belli olmuyor mu karşıladığı :):)
Heyecanla okudum, aşkı neredeyse her satırda hissettim. Yeri geldi gözlerim doldu, boğazımın düğümlendiğini hissettim. Adrenalin bende de tavan yaptı. Bittiğinde ise tebessüm ile kitabın kapağını kapattım.
Kitap Sena ve Ahmet üzerine kurulu ama başroller onlar değil. Başroller tüm Sancaklar ailesi, damatları, torunları hatta çok az bir yerde geçen Sena'nın anne ve babası bile. Herkes, her şey etkiliyor bu kitapta insanı.
Şimdi sıra Sancaktar biraderlerin titiz, disiplinli, kontrolcü Mehmet'inde. Son sayfalarda merak ettim kendisinin akıbeti nedir acaba? Bir de Serra var o da aynı merak konusu. Serinin devamını merakla bekliyorum.