Kitabı okuduktan sonra kulağım hergün günü kuran Zemberekkuşunu aradı. Toru Okada'nın hikayesini yazardan dinlerken başka kişiler ve onların hikayelerini de dinleme fırsatı buluyorsunuz.
Hikayeye giren her kişi size farklı bir mesaj veriyor, bu kitabı okurken kendinizi bir senfoni dinler gibi hissediyorsunuz, bu senfonide zaman zaman bir enstrüman öne çıkıyor tam onun çaldığı melodiye odaklanırken başka bir enstrüman öne çıkıyor ve sizi alıp götürüyor.
Yazarın bütün kitaplarında var olan o mistik hava bu eserinde de var ve tam kıvamında ne fazla ne eksik. Ben bu kitabı çok keyif alarak okudum. Tavsiye ederim.