1. DALGA DÜNYA KARANLIĞA GÖMÜLDÜ
2. DALGA SADECE ŞANSLI OLANLAR KURTULDU
3. DALGA SADECE ŞANSSIZ OLANLAR SAĞ KALDI
4. DALGA TEK BİR KURAL GEÇERLİYDİ: KİMSEYE GÜVENME
5. DALGA ARTIK KİMSE NE OLACAĞINI BİLMİYOR
UĞRUNDA YAŞADIĞIMIZ HER ŞEYİ YOK ETTİLER.
ŞİMDİ DE UĞRUNDA ÖLECEĞİMİZ ŞEYLERİN PEŞİNDELER!
Bu kitaba başlarken diğer her şeyi bir kenara bırakmaya HAZIR OLUN. Başınızı döndürecek hızı ve uğrunda savaşılanlar sizi büyüleyecek. Uzun zamandır bu kadar SÜRÜKLEYİCİ bir hikâye okumamıştım.
Cinda Williams Chima
KAHRETSİN ile VAY CANINA tepkileri arasında gidip geliyorsunuz. Basitçe anlatmak gerekirse,
bu kitap yıllardır okuduğum en iyi kitaplar arasında.
Melissa Marr
Nefes kesici, TEMPOLU ve ÖZGÜN bir yapıt. 5. Dalga okurların elinden düşüremeyeceği
EDEBÎ BİR TSUNAMİ.
Melissa de la Cruz
1. DALGA DÜNYA KARANLIĞA GÖMÜLDÜ
2. DALGA SADECE ŞANSLI OLANLAR KURTULDU
3. DALGA SADECE ŞANSSIZ OLANLAR SAĞ KALDI
4. DALGA TEK BİR KURAL GEÇERLİYDİ: KİMSEYE GÜVENME
5. DALGA ARTIK KİMSE NE OLACAĞINI BİLMİYOR
UĞRUNDA YAŞADIĞIMIZ HER ŞEYİ YOK ETTİLER.
ŞİMDİ DE UĞRUNDA ÖLECEĞİMİZ ŞEYLERİN PEŞİNDELER!
Bu kitaba başlarken diğer her şeyi bir kenara bırakmaya HAZIR OLUN. Başınızı döndürecek hızı ve uğrunda savaşılanlar sizi büyüleyecek. Uzun zamandır bu kadar SÜRÜKLEYİCİ bir hikâye okumamıştım.
Cinda Williams Chima
KAHRETSİN ile VAY CANINA tepkileri arasında gidip geliyorsunuz. Basitçe anlatmak gerekirse,
bu kitap yıllardır okuduğum en iyi kitaplar arasında.
Melissa Marr
Nefes kesici, TEMPOLU ve ÖZGÜN bir yapıt. 5. Dalga okurların elinden düşüremeyeceği
EDEBÎ BİR TSUNAMİ.
Melissa de la Cruz
Zaman zaman sıkıldığım bir kitap olmasına rağmen bana göre onluk bir kitaptı. Sıkıldığım kısımlar zaten başlarıydı. Kitabın şöyle yarısından sonra öyle bir heyecan öyle bir hızla okudum ki uzun zamandır böyle bir kitap okumamıştım gerçekten.
Bi kere karakterler çok iyiydi. Baş karakter Cassie hem eğlenceli hem güçlü hem de akıllı bir kız. Ben Parish de en sevdiğim erkek karakterlerden biri oldu bile. Onun dışında Evan karakteri var ki o da iyi bir karakter ama ben Parish taraftarıyım daha çok.
Ve de olaylar... Dünyanın yıkımıyla ilgili bir kaç kitap okumuşluğum var ve bu kitap beklediğim olay akışından çıkarak beni çok şaşırttı ve her sayfayı merakla okudum. Kurgusu çok iyiydi ve kitap ilerledikçe yeni bir şey çıkıyordu ortaya. Açıkçası 5.dalganın olduğu şey aklımın ucundan geçmemişti çok zekiceydi yani.
Her neyse kitabın filmi ocağın sonunda çıkıyormuş sabırsızlıkla bekliyorum. Tavsiye ederim kesinlikle okumalısınız :)
Kitabı çok beğendim. Bu zamana kadar niye okumadım diye hayıflanıyorum. İyiki film olacağını duyup başlamışım.
Bazı yerlerde kafam karıştı, kime güveneceğimi şaşırdım. Bazı yerlerde tesadüfün bu kadarı dedim.
İlk başta Cassie'nin babasından nefret ettim 😒
En sevdiğim karakteri seçmek çok zor, çünkü nerdeyse tüm karakterleri sevdim. Cassie'nin bazı hareketlerini beğenmedim ama nedense karakterden nefret etmedim.
Kitap kendini okuttu, sayfalar dolu doluydu. Farklı karakterlerin ağzından anlatılması başta zor görünmüştü ama alışıyorsunuz.
Umarım ikinci kitapta bazı şeyleri daha iyi anlarım.
Filmi sabırsızlıkla bekliyorum, oyuncular müthiş 😍
3 Kitaplık bir seriymiş. Okumak isteyenlere küçük bir not. 3. kitap Ağustos 2016 itibarı ile henüz İngilizcesi dahi yayınlanmadı. Kitap bıraz karışık tavsiyem serinin tamamlanmasını bekleyip öyle başlayın okumaya.
Oldum olası bilimkurgu sevdiğim için kitabı büyük bir hevesle aldım. 3 günde bitirdiğime göre sevmişim demektir. Elbette günümüz bilimkurgu kitaplarında bir "Yıldız Gemisi", "Rama Üçlemesi" derinliğini aramamak gerek. Kitap boyunca hep şunu düşündüm. "Bundan iyi bir bilimkurgu-macera filmi olur." Romanın kahramanlarının yaşını ve yaşadıkları duygusallıkları düşünürsek genç kitlenin kitabı çoktan okumuş ve yorum için buraya koşmuş olmasını beklerdim... Aksayan, mantıksız gördüğüm yerler olsa da her yaşın elinden düşürmeden okuyacağı bir roman.
"UZAYILAR APTALDIR." 4.dalgadan da sağ kurtulmayı başaran ve ona göre dünyada ki tek insan olduğuna inanan Cassie'nin ilk cümesi. ......///"Hayatta kalan son insan-ki muhtemelen de oyleyim-mahvolmustum. Ama eger oyleysem, turumum sonuncusuysam, insanlik tarihinin son sayfasiysam, hikayenin boyle bitmesine hayatta izin vermeyecektim. Son kisi olabilirdim ama hala ayaktaydim. Terk edilmis bir otobanda, ormanda, ormanda onu beklerken ve yuzu gorunmeyen avcisiyla yuzlesecek olan kisiydim. Ben ne kaciyor ne saklaniyordum, ben yuzlesiyordum. Cunku eger son kalan bensem, insanligin ta kendisiydim!"Syf-111/Cassie....//.... "Sana ölumu sevmeyi ogretecegim, senin icini kederden, pismanliktan, kendine acimaktan arindiracagim ve yerine nefret, kurnazlik, intikam ruhuyla dolduracagim. Son direnisimi burda yapacagim, Benjamin Thomas Parihs, ve sen de benim savas meydanim olacaksin." Sf-140/Vosch...... // "Dudaklari kirpiklerimi gidiklarken " Seni ben kurtarmadim," diye fisildadi. " Beni sen kurtardin." Sf-189/Evan....// Uzun sure rafta beni bekleyen ve bir turlu cekilmeme ragmen ona elime alip okumadigim bir kitap ve yine pismanlik !!! NEDEN DAHA ONCE OKUMADIM KIII LANET !!!
Ben bu kitabı neden bu kadar çok sevdim yahu?Genelde bir kitabı bitirdikten sonra yorum yapmam gerektiğini sadece o anlık hatırlar ve başka bir zaman ertelerim.Ama bu kitabı bitirdiğimden beri aklımda "Hadi Sanem,daha yorumunu yapmadın.Yapsan da bir an önce ikinci kitabı okuyabilsen!!" ibaresi, en az 5-6 yıl önce satın alınıp yine en az 10 yıllık dükkanı ön plana çıkarmak için dükkanın girişinde bir yere asılan şu kırmızı renkli genelde aralarda bir harf eksik olan, devamlı dönen tabelalar gibi beynimi işgal ediyordu.Ta ki şimdiye kadar...Şöyle güzelce sevdiğim karakterlerden bahsetmek istiyorum bolca.Ki sevdiğim karakterler de bol.Ama ilk olarak n'apıyoruz?"Konuu!"dediğinizi duyar gibiyim.E, o zaman aşağı alalım sizi.
Bir gün Dünya yörüngesine yabancı bir cisim girer ve bu cisim Dünya üzerinde bir yer edinir.Öyle ki ilk başlarda tabii olarak ortalığı karıştıran insanlar bile bir müddet sonra alışırlar,sanki önemli bir şey değilmiş gibi.Bu cisim veyahut "uzaylı" gemisi üzerine teoriler üretilir.İşte tam da bu zamanlar bütün Dünya'daki elektrikler,taşıtlar,telefonlar,kısacası bütün iletişim,ulaşım kesilir.Dünya karanlıkta kalmıştır.Ama insanların bilmediği bir şey vardır ki bu ne son ne de ilkti.Bu sadece 1.Dalga idi.Devamı da gelecekti.Daha kötü bir biçimde hem de.
Kitabı Cassie,Ben,Evan ve Sammy ağzından okuyoruz.Normalde olsa ben sevmezdim bu "çok ağızlılığı".Ama bu kitaptaki, daha önceden belirttiğim gibi tüm karakterleri çok seviyorum.Ve birden fazla shiplediğim çift de olunca otomatikmen en favori kitabım oluverdi.
Evan'ın duygularını yazar çok iyi hissettirmiş,o kapıya tıklama olayıyla ilgili sonlarda bir bölüm vardı.Kitabın gidişatını etkilemiyor diye spoiler bölümüne yazmadım.Ama bunu söylemesem de duıramazdım.Yahu,çok hoş değil miydi?Okuyanlarınız anladı hemen neyi kastettiğimi.Bazen en küçük detay bile o kadar önemli oluyor ki benim için...Belki de 5. Dalga dendi mi,aklıma ilk gelen olaylardan biri olacak kendisi.Tıpkı Dean ve Hope'un serçe parmak tutuşması gibi.Çünkü iki çiftinde (Cassie ve Evan hakkında belirli bir şey yok ama olacak gibi bence,içgüdülerimden yararlanarak böyle söylüyorum) kendilerine özel,sadece onların ve biz okuyucuların anlayacağı türden özel hareketlerinin olması ister istemez bizi duygulandırıyor,sevindiriyor,iç çektiriyor.
Tabii bu anlattığım karakterlerin kim olduklarını bilmiyorsunuz,söyleyemem bazıları spoiler'a kaçar zira.Alın size bu kitabı okumanız için bir neden daha.
Hileci'ye gelirsek (bu sadece lakap adı böyle değil tabi ki) bana biraz bu kitapta pasif kalmış gibi geldi.ve bunun yanında biraz da soğuk geldi.Bu durum,onun ağzından bölüm okumadığımız için,onun iç seslerini duyamadığımız,yaşadıklarını bilmediğimiz için olabilir.Ki ben bu yüzden böyle hissettirdi diye düşünüyorum.Zira ikinci kitabı okuyanlar genelde Hileci'ye bayılmışlardı.Benim favorim galiba Cassie olacak gibi.Çünkü ilk onunla kaşılaşıyoruz.Onun bilinçaltına giriyoruz,onu tanıyoruz.Bu yüzden,evet,Cassie ilk göz ağrım.
İşin kötü tarafı Ben ve Cassie'yi de shiplediğimdir.Bilemedim,Hileci'yi soğuk bulduğum için galiba,Ben'e pek yakıştıramadım sanırım.Ama Evan ve Cassie yeri ayrı.
Ve son olarak işin film kısmına girmeden edemeyeceğim.Filmi çıkıyormuş bildiğiniz üzre.Hatta bu ay gösterime girecekmiş.Tam tarihin bilmiyorum o yüzden kesin bir bilgi de veremiyorum.Her neyse,oyuncularından kitabı okumadan haberim olmuştu.Ve Nick Robinson'ın oynadığını duyunca kitabın üstüne atladım resmen.Çok tatlı,sempatik bulduğum bir oyuncu oluyor kendisi.Jurassic World filmini izlememin sebebi tabi ki o değildi.Ama etkisi olduğunu kabul edeceğim.
İşte,yorumumun sonuna da gelmiş bulunmaktayız.İçim istemeye istemeye sonlandırmak zorundayım.Eminim bu kitabı okuduğunuzda beğeneceksiniz.Sizi reading slumptan çıkarıp reading monster a dönüştürcek bir kitap.Yazarın dili, yerinde esprilerle de pekiştirilmiş hayran edici,merak uyandırıcı idi.E,bu kadar yorumdan sonra tavsiye etmemek ve okumamak da olmaz.Haydi,sizi Ötekilerin (nam-ı diğer uzaylılar) olduğu kaos dolu bir Dünya'ya alalım.
Bilimkurgu sevmem fakat kitap çok beğenilmiş bu yüzden aldım. Güzel başladı.Ortalarda biraz sıkıldım. Ama kitabın sonlarına doğru çok güzeldi..
Distopya türünü seven biri olarak büyük bir heyecanla başladım. Daha uzun sürede bitmesini beklerken sürükleyiciliği iki günde bitirtti. Öncelikle üslup kusursuz, kendinizi hemen olayın içinde buluyorsunuz. Her bölümde anlatan kişi değişiyor ve onun ismi başta belli olmuyor. Bu olaya gizem katıyor. Bu kitapta her şey o kadar mükemmelken tek eksiğinin Cassie& Evan ilişkisi olduğunu düşünüyorum. Yazar biraz oldubittiye getirmiş bence. İkisi arasındaki şeyden hiç tat alamadım ve o bölümler Zombi'nin aksiyon dolu bölümlerine kıyasla daha sıkıcıydı. Onların arasında her şey tahmin edildiği gibiydi ve basitti. Evan'ı yeterince sevemedim. Belki onu hiç duyamadığımızdan. Zombi daha çok ilgimi çekti. Tek eksiği buydu bence ve onun haricinde mükemmeldi. Kesinlikle okumalısınız.
Ciltsiz, 464 sayfa
Temmuz2014 tarihinde, Pegasus Yayınları tarafından yayınlandı