August Strindberg, İsveçin yetiştirdiği en önemli yazarlardan bîridir. Açık Deniz Kenarında ise onun başyapıtlarından kabul edilir. Bu önemli eseri Behçet Necatigilin çevirisiyle sunuyoruz okurlarımıza. İnanıyoruz ki Behçet Necatigilin büyüleyici çevirisi, başyapıt olarak nitelenen bu romana, çeviri anlamında da bir başyapıt olma özelliği katıyor. Şiirleriyle tanıdığımız Necatigil ile daha çok tiyatro oyunlarıyla tanınan Strindbergin yolu böylece, ikisinin de asıl alanlarındaki kadar büyük bîr yetkinlik gösterdiği ikincil alanlarında kesişiyor.Çağının insanının yüzleşmek zorunda kaldığı manevi açmazları dile getirirken, natüralîst akımların da etkisinde kalan Strindberg, Açık Deniz Kenarında adlı bu romanında doğayı insana tutulan bîr ayna gibi ele alıyor.Kıyıya indiği zaman takatini aşan bir çabadan kurtulmuşçasına rahat bir nefes aldı. Üzerinde demir bir zırh varmışçasına yeleğinin düğmelerini çözdü; başını serinletti ve özlemli bir bakışla engin sulara baktı. Şimdi yalnız kalabilmeye, aşağı seviyeden bir varlıkla temas neticesi ruhuna dökülmüş tozlan silkelemeye neler feda etmezdi! Bu anda ondan nefret ediyor; ondan kurtulmak, tekrar kendi benliğine kavuşmak istiyordu ama geç kalmıştı artık?
August Strindberg, İsveçin yetiştirdiği en önemli yazarlardan bîridir. Açık Deniz Kenarında ise onun başyapıtlarından kabul edilir. Bu önemli eseri Behçet Necatigilin çevirisiyle sunuyoruz okurlarımıza. İnanıyoruz ki Behçet Necatigilin büyüleyici çevirisi, başyapıt olarak nitelenen bu romana, çeviri anlamında da bir başyapıt olma özelliği katıyor. Şiirleriyle tanıdığımız Necatigil ile daha çok tiyatro oyunlarıyla tanınan Strindbergin yolu böylece, ikisinin de asıl alanlarındaki kadar büyük bîr yetkinlik gösterdiği ikincil alanlarında kesişiyor.Çağının insanının yüzleşmek zorunda kaldığı manevi açmazları dile getirirken, natüralîst akımların da etkisinde kalan Strindberg, Açık Deniz Kenarında adlı bu romanında doğayı insana tutulan bîr ayna gibi ele alıyor.Kıyıya indiği zaman takatini aşan bir çabadan kurtulmuşçasına rahat bir nefes aldı. Üzerinde demir bir zırh varmışçasına yeleğinin düğmelerini çözdü; başını serinletti ve özlemli bir bakışla engin sulara baktı. Şimdi yalnız kalabilmeye, aşağı seviyeden bir varlıkla temas neticesi ruhuna dökülmüş tozlan silkelemeye neler feda etmezdi! Bu anda ondan nefret ediyor; ondan kurtulmak, tekrar kendi benliğine kavuşmak istiyordu ama geç kalmıştı artık?
235 sayfa
2016 tarihinde, Everest Yayınları tarafından yayınlandı