Arap Poetikası, modern Arap şiirinin en etkili isimlerinden biri olan Adonisin, 1984 Haziranında Collége de Franceda verdiği dört konferanstan oluşuyor. Kitapta; Poetika ve Cahiliye Sözelliği, Poetika ve Kuranî Çevre, Poetika ve Düşünce, Poetika ve Modernite başlıklı konferanslarında Arap şiirinin kaynaklarından yola çıkarak günümüz şiirinin özelliklerini ve zihinsel yapısını irdeliyor. TADIMLIK1 Sözellik terimini ilk olarak, Cahiliye dönemi Arap şiirinin sözlü ve işitsel bir kültür içerisinde sözel olarak geliştiğini ortaya koymak; ikinci olarak, bu şiirin Cahiliye dönemine ait bir kitap içerisinde yazılı olarak bize ulaşmadığını, aksine hafızalarda kaydedilen şiirlerin rivayet kanalıyla aktarıldığını göstermek; son olarak ise, bu şiirin özellikleri ve bunların sonraki asırlarda Arap şiirinin yazımına özellikle de estetiğine etkisini belirtmek için kullanıyorum.2 Cahiliye şiiri şarkı olarak doğmuştur. Yani okunmamış, işitilmiş; yazılmamış, söylenmiştir. Bu şiirde ses, canlı bir esinti ve bedensel bir müzik konumundadır. Şiir, söz ve ondan da öte bir şeydi. O, sözü, ayrıca sözün, özellikle de yazının aktaramadığı şeyleri naklederdi. Bu durum ses ile konuşma, şair ile sesi arasındaki ilişkinin derinliği, zenginliği ve karmaşıklığının bir göstergesidir. Bu, şairin keşfedilmesi zor kişisel derinliği ile belirlenmesi imkânsız olan sesin oluşumu arasında bir ilişkidir. Sözü şarkı olarak işittiğimizde yalnızca harfleri işitmez, aynı zamanda onu telaffuz eden varlığı da duyar, bedenin ötesinde ruhun derinliklerine ait olan şeyleri işitiriz. Burada gösteren, soyut kelimede değil, aksine sesle birlikte bir müzik ve bir şarkı olan kelimededir. Gösteren, bir anlamı göstermekle kalmayıp, aynı zamanda çeşitli şeylere işaret eden bir güç konumundadır. O, öz olup konuşmaya dönüşen şarkı, dil ya da dil formunda hayattır. Bu nedenle Cahiliye şiirinde konuşmanın ses değerleriyle, duygusal ve duyarlı içeriği arasında derin bir uzlaşı bulunmaktadır.
Arap Poetikası, modern Arap şiirinin en etkili isimlerinden biri olan Adonisin, 1984 Haziranında Collége de Franceda verdiği dört konferanstan oluşuyor. Kitapta; Poetika ve Cahiliye Sözelliği, Poetika ve Kuranî Çevre, Poetika ve Düşünce, Poetika ve Modernite başlıklı konferanslarında Arap şiirinin kaynaklarından yola çıkarak günümüz şiirinin özelliklerini ve zihinsel yapısını irdeliyor. TADIMLIK1 Sözellik terimini ilk olarak, Cahiliye dönemi Arap şiirinin sözlü ve işitsel bir kültür içerisinde sözel olarak geliştiğini ortaya koymak; ikinci olarak, bu şiirin Cahiliye dönemine ait bir kitap içerisinde yazılı olarak bize ulaşmadığını, aksine hafızalarda kaydedilen şiirlerin rivayet kanalıyla aktarıldığını göstermek; son olarak ise, bu şiirin özellikleri ve bunların sonraki asırlarda Arap şiirinin yazımına özellikle de estetiğine etkisini belirtmek için kullanıyorum.2 Cahiliye şiiri şarkı olarak doğmuştur. Yani okunmamış, işitilmiş; yazılmamış, söylenmiştir. Bu şiirde ses, canlı bir esinti ve bedensel bir müzik konumundadır. Şiir, söz ve ondan da öte bir şeydi. O, sözü, ayrıca sözün, özellikle de yazının aktaramadığı şeyleri naklederdi. Bu durum ses ile konuşma, şair ile sesi arasındaki ilişkinin derinliği, zenginliği ve karmaşıklığının bir göstergesidir. Bu, şairin keşfedilmesi zor kişisel derinliği ile belirlenmesi imkânsız olan sesin oluşumu arasında bir ilişkidir. Sözü şarkı olarak işittiğimizde yalnızca harfleri işitmez, aynı zamanda onu telaffuz eden varlığı da duyar, b... tümünü göster