SAVAŞTA KORKUSUZ...
William FitzAlan, pelerinindeki kanlar daha kurumadan, kralın kendisine verdiği stratejik sınır bölgelerini almak için geri döner. Kendisini kalenin kapılarında başka bir ödül daha beklemektedir: Güzel Leydi Catherine Rayburn.
YATAKTA NAZİK...
Catherine, krala casusluk yapmak için her şeyi tehlikeye atar. Ancak karşılığında topraklarından cayması istenir ve tek bir tercih hakkı sunulur: FitzAlanla evlenmek ya da Kuleye kapatılmak. Catherine, yeni kocasının vücuduna sahip olmasına izin verirken, sırlarını kendine saklamaya devam eder ve kalbini ona asla vermez.
Tutku ateşli bir hâl almaya ve tehlike etraflarını kuşatmaya başladıkça, Catherine ve Williamın evliliklerini, topraklarını ve hayatlarını kurtarmak için birbirilerine güvenmeyi öğrenmeleri gerekir.
SAVAŞTA KORKUSUZ...
William FitzAlan, pelerinindeki kanlar daha kurumadan, kralın kendisine verdiği stratejik sınır bölgelerini almak için geri döner. Kendisini kalenin kapılarında başka bir ödül daha beklemektedir: Güzel Leydi Catherine Rayburn.
YATAKTA NAZİK...
Catherine, krala casusluk yapmak için her şeyi tehlikeye atar. Ancak karşılığında topraklarından cayması istenir ve tek bir tercih hakkı sunulur: FitzAlanla evlenmek ya da Kuleye kapatılmak. Catherine, yeni kocasının vücuduna sahip olmasına izin verirken, sırlarını kendine saklamaya devam eder ve kalbini ona asla vermez.
Tutku ateşli bir hâl almaya ve tehlike etraflarını kuşatmaya başladıkça, Catherine ve Williamın evliliklerini, topraklarını ve hayatlarını kurtarmak için birbirilerine güvenmeyi öğrenmeleri gerekir.
Karakterlere ne olduğunu merak ettirip ingiliz tarihini araştırmama neden oldu.
Tek beğenmediğim kısım, kızın başına o kadar olay gelip de hiçbir zarar görmemesi kısmı biraz abartıydı.
Arzu Şövalyesi
Margaret Mallory
Orta Çağ romanları okumayı gittikçe daha çok sever oldum..Nedense bu dönemdeki romanların konuları
bana daha etkileyici geliyor..O dönemlerde yaşam koşullarının daha çetin olmasından tutun da tarihin sihirli yapraklarında güzel bir yolculuk yapmış oluyoruz..Margaret Mallory bu romanı Gall İsyanı zamanlarında kurgulamış..Romanın kurgusunu oldukça beğendim..Aşk,Savaş,İsyan,İhanet,Sadakat temaları üzerine kurguluydu..Ayrıca araştırdığımda yazarın ilk romanı olduğunu görüyorum.. Arzu Şövalyesi All the King's Men serisinin de ilk kitabı üç kitaplık bir seri bu..İlk romanda William FitzAlan'ın hikayesi var ikinci romanda da Kardeşi Stephen'in hikayesi..
Kitabın çevirisi bence iyi idi.Hikaye çok akıcıydı çevirden rahatsız olmam için garip kelimelerin kullanılması,yazar ile arama girilmesi yeterlidir..Fakat Arzu Şövalyesi Başarılı bir kitap idi..Özellikle kapağı..Orjinal kapaktan daha iyi idi bence..
Hikaye de baskın bir kadın karakter vardı bu historical romanlarda sıradışıdır..Yani Alfa karakter...Erkek kahramanımız ise Beta karakter daha az baskın..Romanı okurken kadının gözü pek acar olması hoşuma gitse de bazı yerlerde beni sinir etti...Fakat fazla takmamaya çalışarak okurken zevk ile okudumsa da..Kocası ile olan ilişkilerinde kendince bulduğu çare pek hoşuma gitmedi...
Kısaca Konuya Gelirsek:
William FitzAlan gözü pek,cesur bir topraksız şövalyedir..Kral onu son hizmetin de ödüllendirerek Gal sınırında toprak verir..Ödülünü kontrol etmek için gittiğinde de onu başka bir ödül daha beklemektedir..Topraklarını aldığı soylunun güzel karısı Leydi Catherine Rayburn..Catherine'nin kaderei sadece ve sadece ona bağlıdır..William daha onu görmeden nikahına almaya karar vermiştir..Kaleye varıp da onu karşılayan güzeller güzeli kadını gördüğünde şok geçirir..Çünkü yıllar önce Catherine evlenmeden bir gece önce aralarında sıra dışı duygusal bir yakınlaşma olmuştur..O geceyi aradan yıllar geçse de unutamamış,karşılaştığı kadınlarda o geceki güzel kızı aramıştır..Fakat Catherine onu tanımamıştır..
Fakat Catherine kocası Lord Rayburn'un hainlik ve ihanetlerini Kral'a bildirmiş,kocasıda öldürülmüştür..Geçmişte kocasından inanılmaz şiddet ve zülum gören bu genç kadının hayatı cehenneme dönmüştür..William kocasına ihanet eden bu kadına güvenebilmesi kolay değildir..Bir yandan yıllarca bereber çalıştığı kader arkadaşı Edmund'da Catherine'ye cephe almış William'a onu kötülemektedir..
Catherine William ile evlendikten sonra yeni kocasının ilk Rayburn'e benzemediğini hatta sevgi dolu olduğunu fark etmesi uzun sürmedi..Fakat yaşadığı çok çetin evlilik şartları onu da güvensizleştirmişti...
Aralarındaki tutkunun alev alması da uzun sürmedi..Tutkuları her ne kadar onları yakınlaştırsa da en büyük problemleri güven idi..
Oldukça zevk alarak okuduğum bir roman oldu..Serinin devamını merakla bekliyorum...
Keyifli okumalar...
All the King's Men
1. Knight of Desire ( Arzu Şövalyesi)
2. Knight of Pleasure
3. Knight of Passion
kitap kapagında erotik yazmasının manasını anlamadım güzel bir aşk vardı aşk severler okumalı
William FitzAlan, savaştaki galibiyetinin ödülü olarak sınır kalelerinden birine sahip olur. Tabi gelenler bununla sınırlı kalmaz, kalenin leydisi, öldürülen isyancılardan biri olan Rayburn’un karısı hakkında iki seçeneği vardır. Ya onunla evlenecek ya da kadın kuleye kapatılacaktır. Onunla evlenmek üzere kaleye doğru yola çıktığında kendisini bekleyen asıl sürprizden tamamıyla habersizdir. Catherine ise, kocasına ihanet ederek onu ifşa etmiştir. Kocasının gelip onu ihaneti yüzünden öldüreceğinden endişelenirken kalenin kapılarının ardındaki yabancı ona iki seçenek sunar. Ya onunla evlenecektir ya da hayatının sonuna kadar oğlundan ayrı kalarak kuleye hapsedilecektir.
Ortaçağ kitaplarını oldukça seviyorum. Bu kitabın yazıldığı dönemde ise bir isyan söz konusu. Karakterlerimiz de bu isyanın tam ortasında. Aslında kitabı beğendiğimi söyleyebilirim ama tatmin edici bulmadım. Karakterlerin içine tam giremedim, bazı olaylar çok hızlı bazı olaylar çok yavaş gelişti diye düşünüyorum. Okurken bu eksikliği kesinlikle hissettim.
Kitap All the King's Men serisinin ilk kitabı. İkinci kitap ise William’ın kardeşi Stephen’a ait. Onun başına gelecekleri merakla bekliyor olacağım kitapta sevdiğim karakterlerden biri oldu.
Sizi yormayan bir kitap arıyor iseniz Arzu Şövalyesi seçenekleriniz arasında olmalı en azından yazarı denemek açısından. Ben Koruyucu kitabını beğenmiştim aslında, umarım bu kitapta şikayet ettiğim şeyler ile ikinci kitapta karşılaşmam. Aslında bayağı umut edici bir yazar özellikle seçtiği konular ile. Kitap sürekli bir aksiyona sahipti olaylar durmuyordu, bu sayede okurken sıkılmadım . Ama o olaylar olurken karakterlerin anlatımının yukarıda da dediğim gibi eksik kaldığını düşünüyorum.
Catherine Rayburn İngiltere ve Galler sınırı arasında ki stratejik alanda bulunan kalelerden birinin tek varisidir. Bu yüzden kralın isteğiyle on altı yaşındayken evlenmiştir. Kocası kocalık görevlerini yerine getiremediğinde onu hep dövmüştür. Varis ister ve Catherine hamile kalamayınca daha çok saldırganlaşmıştır. Catherine artık kendisini öldüreceğinden korkmaya başlar. Yine kocasının kendisini yaraladığı bir zamanda evlerinde bulunan çocukluk arkadaşı prensin bıraktığı şövalye ona yardım eder. Şövalye hayatını kurtarması için başka bir adamdan hamile kalması gerektiğini söyleyince şövalyeyi ikna eder ve ondan sonra hamile kalır. Hamile kaldığında kocası dayaklara bir son verir yeniden çocuk istediğinde ise dayaklar yine başlar. Beş yıllık evliliği hep böyle kötü geçmiştir. Artık dayanamaz ve kocasının Galler isyancılarla buluşacağı yeri öğrenir. Bu ihaneti casusluk yaptığı prense söyler. Bu mesajla hain kocası yakalanıp idam edilir. Ayaklanmanın ortasındayken kral Henry sınırda ki Ross Kalesi'ni bir kadının ellerine bırakamaz. Bu yüzden kalenin kontrolünü sadakatini kanıtlamış,toprak sahibi olmak isteyen ve toprağını elinden kimsenin almasına izin vermeyecek William Neville FitzAlan'a verir.
William'ın annesi kendisinden yaşlı FitzAlan ile evlenmiştir. Kocası krala karşı gelmiş topraklarının çoğuna el konulmuştur. Annesi de yeni bir koca arayışına girmiştir. Kocası ölüm döşeğindeyken yeni ölen Northumberland ile ilişkisi olmuştur. Kocasının cenazesinden birkaç hafta sonra hamile olduğunu anlamıştır. Sevgilisi daha varlıklı bir dulla evlenince oda kocasının ölüm döşeğinde kendisini hamile bıraktığı yalanını uydurmuştur. Bu yüzden annesinin kocasının adını taşır.Gerçek babası da şövalyelerinden biri ile annesini evlendirmeyi planlamıştır. Herkes gerçek babasını bilir ve annesi de altı yaşındayken onu babasının yanına gönderir. Bu yüzden hayatı zorlu geçmiştir.
Düşmanının kanı hala cüppesindeyken yeni toprağını almaya gider. Hainin karısının kaderini de kral onun ellerine bırakır. William da daha kadını görmeden evlenmeye karar verir. Kocasının ölüm haberini şükürler olsun diye karşılayan Catherine zaten hastadır ve bir de kir ve kana bulanmış William'ı görünce bayılır. William ise hep düşlediği kadını karşısında görünce çok şaşırır. Yıllar önce Catherine evlenmek üzere iken ikili ahırda karşılaşmışlardır. Catherine o zaman evlenmek istemez. Özgürlüğünün son saatlerini yaşamak için at ile gezintiye çıkar ve ona eşlik eden William olur. İkili o gece bir öpücükle ayrılır. O zamanlar William topraksız bir şövalye olduğundan Catherine'i evlilikten kurtaramamıştır ama yıllar boyunca o gecenin hayali ile yaşamıştır. Catherine'i görür görmez tanır. Catherine sık sık o gecenin hayalini kurup mutsuz olduğunda rüyalarını görmüş olsa da William'ı tanımaz.Önce evlenmeyi istemez ama oğlu için evlenmeyi kabul eder. Böylece bir günde dul kalır ve yeniden evlenir.
Catherine'nin kocasına ihanet etmesi önce William'ı korkutur. Yaşadıklarını öğrendikten sonra korkularına,kabuslarına karşı sabırlı olur. Ona kendi isteği ile gelmesini bekler. Hem kendi yaralarını hem karısının yaralarını iyileştirmeye çalışır. Tam araları düzelmeye başlamışken sevgi sözcükleri gelmişken William'ın kıskançlıkları başlar. Catherine'nin çocukluk arkadaşı prens ile samimiyetini bile kıskanır. Güvenmez. İkilinin çalkantılı ilişkisi, kaçırılma olayları,yanlış anlamalar, o dönem şartları, savaş ortamının getirdiği karışıklıklar derken nihayet mutlu son gelir.
William'ın annesinin gönderdiği kardeşi Stephen ve Catherine'nin oğlu Jamie'de renk katıyor kitaba. Kitap dolu dolu bir kitap. Kitap yarılandığın da daha ne olacak ki düşüncesi gelse de olaylar eksik olmuyor. William'ın güvensizlikleri,şüpheleri ikilinin bazı davranışları sıksa da kitap güzeldi. Catherine baya baskın bir karakterdi. Kaçırılma olayından sonra hemen birkaç sayfada gelen bir kurtarma olayının olmaması iyiydi. Daha gerçekçi oldu. On iki yıl sonra ki finalde çok güzeldi. Prens Harry dört sene önce kral olmuş Catherine,annesi ve baş rahibe Stephen'i evlendirmeyi kafaya takmış durumdadır. Bu sonra ki kitabın sinyallerini veren sondan dolayı ikinci kitabı merak ediyorum. Beğenerek okuduğum güzel bir hikayeydi.
400 sayfa
Mayıs2013 tarihinde, Aspendos Yayınları tarafından yayınlandı