Bir kadın... güzel, zeki ve hassas... Bir erkek... Yakışıklı, başarılı, sempatik ve evli. İki eski dost yıllar sonra karşılaşırlar. Kapı arası gülümseme erkeğin gönlünü fetheder, kadın beklenmedik bir anda samimi ve çapkın bir gülüşe esir olur.
Katışıksız şehvet... Bir kadın ve bir erkek...
Ebru ve Sinan arkadaşlığın içine hapsolmuş aşkı doyasıya yaşamaya başlarlar. Aslında ikisi de ‘imkansız bir aşka’ yelken açtıklarının farkındadır. Bu yüzden “aşk yok” derler. Kural koyarlar. Aşık olan terk edecektir.
Ancak bir çok kuralı yerle bir eden aşk, böyle bir anlaşmayı da kabul etmeyecektir. Hiçbir ilişki, bir kontrat üzerine kurulamaz. Ve ikisi de anlar ki, hayatın teorisi ile pratiği turnusol kağıdına benzer.
Erdoğan Aktaş, bu ilk romanında kadın-erkek ilişkilerini başarılı bir biçimde yorumlayarak hüzünlü ve sarsıcı bir öyküye imza atıyor. “Aşık olan terk eder” akıcı üslubu ve farklı bakış açısıyla elinizden düşüremeyeceğiniz bir roman. Hayatın ve aşkın romanı.
“Lütfen bırak ben bu denizsiz kentin kıyılarına bağlı bir kayık olarak kalayım, beni dalgalı denizlerine sürükleme. Lütfen sirenlerin çağrısı gibi beni kayalıklara çekip parçalara bölme. Bırak, duygularımı, hayallerimi, seni ve aşkımı yalnız yaşayayım. Lütfen bırak çözümsüz sorun, denizsiz kente gelmesin, bırak o yedi tepeli şehirde yaşasın. Aşkların en güzel şehrinde.”
Bir kadın... güzel, zeki ve hassas... Bir erkek... Yakışıklı, başarılı, sempatik ve evli. İki eski dost yıllar sonra karşılaşırlar. Kapı arası gülümseme erkeğin gönlünü fetheder, kadın beklenmedik bir anda samimi ve çapkın bir gülüşe esir olur.
Katışıksız şehvet... Bir kadın ve bir erkek...
Ebru ve Sinan arkadaşlığın içine hapsolmuş aşkı doyasıya yaşamaya başlarlar. Aslında ikisi de ‘imkansız bir aşka’ yelken açtıklarının farkındadır. Bu yüzden “aşk yok” derler. Kural koyarlar. Aşık olan terk edecektir.
Ancak bir çok kuralı yerle bir eden aşk, böyle bir anlaşmayı da kabul etmeyecektir. Hiçbir ilişki, bir kontrat üzerine kurulamaz. Ve ikisi de anlar ki, hayatın teorisi ile pratiği turnusol kağıdına benzer.
Erdoğan Aktaş, bu ilk romanında kadın-erkek ilişkilerini başarılı bir biçimde yorumlayarak hüzünlü ve sarsıcı bir öyküye imza atıyor. “Aşık olan terk eder” akıcı üslubu ve farklı bakış açısıyla elinizden düşüremeyeceğiniz bir roman. Hayatın ve aşkın romanı.
“Lütfen bırak ben bu denizsiz kentin kıyılarına bağlı bir kayık olarak kalayım, beni dalgalı denizlerine sürükleme. Lütfen sirenlerin çağrısı gibi beni kayalıklara çekip parçalara bölme. Bırak, duygularımı, hayallerimi, seni ve aşkımı yalnız yaşayayım. Lütfen bırak çözümsüz sorun, denizsiz kente gelmesin, bırak o yedi tepeli şehirde yaşasın. Aşkların en güzel şehrinde.”
tavsiye ettiğim kitaplar arasında.kesinlikle okumalısınız.sizi büyüleyip etkisi altına alacağından emin olabilirsiniz.
kitabı bitirdiğimde direk erdoğan aktaşın başka kitabı varmı diye araştırmıştım :)) ne yazıkki yoktu.
Başlarda klişe, tanıdık bir konusu varmış gibi gelse de ortalarda sizi sarmayı başarıyor. Sona geldiğinizde ise bir sürpriz sizi bekliyor.
Karton Cilt, 392 sayfa
Temmuz2006 tarihinde, birharf tarafından yayınlandı