Aşk ve Acı

TERK EDİP GİDERKEN beni, hiç değilse yatağıma bir köpeğe zehirli et atar gibi attığın KİRLETİLMİŞ bedeninden utan! Ben büyük bir suçmuşçasına yüzüme vurduğun şairliğimi çoktan unuttum! Sen hiç değilse terk edip giderken beni, yalnızlıktan kanayan kulaklarıma merhem diye sürdüğün o yalan aşk sözlerinden utan!
Utan tenime değen ellerinden, utan bakışlarından ki onlar değil miydi sanki durmadan gözbebeklerimi öpen?!
Şimdi hiçbir şey yokmuşçasına dönüp arkanı giderken hayatımdan, sen hiç değilse tanıştığımız günden utan ve unut her şeyi! Çünkü adını hatırlayınca ben en çok şairliğimden utandım!
Ben çoktan kabullendim, senin beni terk edip gitme mecburiyetini! Sen hiç değilse nesli tükenmiş bir hayvan gibi terk edip giderken beni, en çok da beni gecelerce şehvetle öpen o çilek kokulu dudaklarından utan!
Utan aldığın nefesten, utan içtiğin sudan, üzerimize görünmez bir parmaklık gibi örtülen gökyüzünden! Utan beni öpüşünden, utan yatağıma girişinden!
Rahmi Vidinlioğlu'ndan kocaman bir 'iç hesaplaşma' metni daha... Şiir gibi akan upuzun cümleler kendinizi sonsuz bir masal savruluşunda hissetmenize neden olurken, mitolojinin nasıl bir ruh hastalığına dönüşerek ruhunuzu çırılçıplak bıraktığına tanık olacaksınız...

TERK EDİP GİDERKEN beni, hiç değilse yatağıma bir köpeğe zehirli et atar gibi attığın KİRLETİLMİŞ bedeninden utan! Ben büyük bir suçmuşçasına yüzüme vurduğun şairliğimi çoktan unuttum! Sen hiç değilse terk edip giderken beni, yalnızlıktan kanayan kulaklarıma merhem diye sürdüğün o yalan aşk sözlerinden utan!
Utan tenime değen ellerinden, utan bakışlarından ki onlar değil miydi sanki durmadan gözbebeklerimi öpen?!
Şimdi hiçbir şey yokmuşçasına dönüp arkanı giderken hayatımdan, sen hiç değilse tanıştığımız günden utan ve unut her şeyi! Çünkü adını hatırlayınca ben en çok şairliğimden utandım!
Ben çoktan kabullendim, senin beni terk edip gitme mecburiyetini! Sen hiç değilse nesli tükenmiş bir hayvan gibi terk edip giderken beni, en çok da beni gecelerce şehvetle öpen o çilek kokulu dudaklarından utan!
Utan aldığın nefesten, utan içtiğin sudan, üzerimize görünmez bir parmaklık gibi örtülen gökyüzünden! Utan beni öpüşünden, utan yatağıma girişinden!
Rahmi Vidinlioğlu'ndan kocaman bir 'iç hesaplaşma' metni daha... Şiir gibi akan upuzun cümleler kendinizi sonsuz bir masal savruluşunda hissetmenize neden olurken, mitolojinin nasıl bir ruh hastalığına dönüşerek ruhunuzu çırılçıplak bıraktığına tanık olacaksınız...


Değerlendirmeler

değerlendirme
Filtrelere göre değerlendirme bulunamadı

Baskı Bilgileri

Karton Cilt, 256 sayfa
2009 tarihinde, İlya Yayınevi tarafından yayınlandı


ISBN
9789944260367
Dil
Türkiye Türkçesi

Benzer Kitaplar

Şu An Okuyanlar

Şu anda kimse okumuyor.

Okumuşlar

Ewoshadow cenesigamzeli Katre-i Matem frtcglr semira
12 kişi

Okumak İsteyenler

SizoSair cicicemal
2 kişi

Takas Verenler

Takas veren bulunamadı.
Puan : hepsi | 1 | 2 | 3 | 4 | 5 | 6 | 7 | 8 | 9 | 10
Değerlendirme Zamanı: en yeni | en eski