Başka Dünyalar

Usta yazar Margaret Atwood Başka Dünyalar’da bilimkurguyla önce çocuk, sonra öğrenci ve akademisyen, ardından eleştirmen ve yazar olarak kurduğu ilişkisini aktarırken, bir yandan da bu edebi türün varsayımsal kurgu ve fantastik kurguyla iç içe geçmiş sınırlarının bir haritasını çıkarıyor okurlara. İnsanların başka dünyalar yaratma arzusunun ne kadar eskiye dayandığını örneklerle açıklayarak, aralarında Marge Piercy, H. Rider Haggard, Ursula K. Le Guin, Kazuo Ishigoro, Aldoux Huxley ve Jonathan Swift’in de olduğu usta yazarlara ait önemli yapıtları inceliyor. Ve şahsi yolculuğunu anlattığı bu kitabı kendi eserlerinden küçük parçalar sunarak taçlandırıyor.

“… gündelik yaşamımı­zın ötesinde bir yerde, başka bir zamanda, başka bir boyutta, ruh­lar diyarına açılan bir kapının ötesinde ya da bilinen ile bilinme­yeni ayıran eşiğin diğer tarafında yer alan hayal ürünü başka dün­yalar. Bilimkurgu, varsayımsal kurgu, kılıç ve büyülerle beze­li fantastik edebiyat ve slipstream… Bunların hepsi ‘hayret veri­ci hikaye’ diyebileceğimiz o büyük şemsiye altında toplanabilir.”

Usta yazar Margaret Atwood Başka Dünyalar’da bilimkurguyla önce çocuk, sonra öğrenci ve akademisyen, ardından eleştirmen ve yazar olarak kurduğu ilişkisini aktarırken, bir yandan da bu edebi türün varsayımsal kurgu ve fantastik kurguyla iç içe geçmiş sınırlarının bir haritasını çıkarıyor okurlara. İnsanların başka dünyalar yaratma arzusunun ne kadar eskiye dayandığını örneklerle açıklayarak, aralarında Marge Piercy, H. Rider Haggard, Ursula K. Le Guin, Kazuo Ishigoro, Aldoux Huxley ve Jonathan Swift’in de olduğu usta yazarlara ait önemli yapıtları inceliyor. Ve şahsi yolculuğunu anlattığı bu kitabı kendi eserlerinden küçük parçalar sunarak taçlandırıyor.

“… gündelik yaşamımı­zın ötesinde bir yerde, başka bir zamanda, başka bir boyutta, ruh­lar diyarına açılan bir kapının ötesinde ya da bilinen ile bilinme­yeni ayıran eşiğin diğer tarafında yer alan hayal ürünü başka dün­yalar. Bilimkurgu, varsayımsal kurgu, kılıç ve büyülerle beze­li fantastik edebiyat ve slipstream… Bunların hepsi ‘hayret veri­ci hikaye’ diyebileceğimiz o büyük şemsiye altında toplanabilir.”