Onu bir yerden tanıyordum. Bu yüzü daha önce belki milyon kez görmüştüm. Sonra yanına gittim. Ve her şey kararmaya başladı. Artık zifiri karanlıkta dikiliyordum. Titredim. O, bendim. Evet, o bendim. Dudakları mor ve cansız, gözlerimin altın kopkoyu...
Onu bir yerden tanıyordum. Bu yüzü daha önce belki milyon kez görmüştüm. Sonra yanına gittim. Ve her şey kararmaya başladı. Artık zifiri karanlıkta dikiliyordum. Titredim. O, bendim. Evet, o bendim. Dudakları mor ve cansız, gözlerimin altın kopkoyu...
Dublin Cinayet Departmanı Serisinin 2.kitabı Benzerlik
İlk kitabı Şey'deki olaylar dedektif Rob Ryan macerasıydı
Serinin ikinci kitabında ise eski ortağı dedektif Cassie Maddox macerası anlatılıyor. Kitabı kısaca anlatmak gerekirse;
Gizli Birimde çalıştığı dönemde dedektif Cassie ve üstü dedektif Frank uyuşturucu soruşturması için gizli bir kimlik yaratır: LEXİE
Soruşturma başarılı bir şekilde sona erdiğinde Lexie karakteri inandırıcı bir bahaneyle ortadan yok olur
Gizli Birim ve Tanrıça Operasyonunda yaşadıklarından sonra çok bunalan ve yaşadığı olayları kaldıramayan (1.kitap) dedektifimiz Aile İçi Şiddete transfer olur
Bir gün Dublin yakınlarındaki bir kasabada, ıssız bir kır evinde bir ceset bulunur. Soruşturmayı Cassie'nin sevgilisi Sam yürütmektedir. Ölen kızın üstünden çıkan kimlik yıllar önce Cassie ve üstü dedektif Frank'ın yarattıkları gizli karakter Lexie'dir
İşin en tuhaf yanı bu kız tıpatıp Cassie benzemesidir..
Frank bu fırsatı kaçırmaz, herkese Lexie'nin kurtarıldığını ve yoğun bakımda olduğunu söyler ve Cassie'yi istemediği halde bu cinayeti araştırması için ikna eder
Olaylar bundan sonra oldukça ilginçleşiyor
Kitap kalın olmasına rağmen bir günde bitirdim
İlk kitaptan çok çok daha iyiydi
Güzel bir polisiyeydi ama benim için önemi polisiyeyi aşan bir dostluk olması.İmrenilesi bir dostluk vardı o ev içinde 5 kişi arasında.Tabi sonucunu da gördük ama öncesi :)))Okuyun okutturun
Kitabı bitirdiğim zaman yorum yapamayacak kadar sarsılmıştım. Kelimeleri, satırları yazıp yazıp sildim. Bu denememin de sonuna gelebilecek miyim bilemiyorum. Ruhsal olarak çok etkilendim ve gerçek anlamda sarsıldım.
Cinayetle başlayan ilk bölümlerden sonra son sayfalara kadar büyük bir merak ve heyecan içinde okudum. Kitabın sonlarına doğru gerilim gerçekten çok arttı. Uzun zamandır bir kitabı okurken bu kadar gerildiğimi hatırlamıyorum. Yazar ilgiyi her daim canlı tutmasını bildi. Uzun bölümlerin nasıl bittiğini anlamadan kendimi yeni bölümde buldum.
Cinayet, gizli görevde bir polis, iki farklı dedektif, 5 tane sıkı arkadaş… Hikaye gerçekten çok iyiydi. Son zamanlarda okuduğum kitaplar arasında favorilerimden olmayı başardı ve sanırım hayatımın sonuna kadar unutamayacaklarım arasında da yerini aldı. Ayrıca dönem dönem açıp okumak istediğim bir bölüme de sahip. Belki 4-5 sayfa ama benim gerçekleşmesini arzu ettiğim hayalimi kelime kelime okumak çok farklı bir duyguydu. Ben hayal etmekle yetinirken, kitaptaki kahramanlarımız bunun için adım atmış, hatta sonsuza kadar bile olmasa da uzun bir süre bunu sürdürebilmişlerdi. Onların arkadaşlığına, uyumuna, birbirleri ile geçinmelerine hayran oldum. Kıskandım. Ben de kendimi onlar arasında hissetmek istedim ama onlar birbirlerine öyle bir kenetliydi ki ben kendime orada ancak bir izleyici olarak yer bulabildim.
Yine okuduktan sonra öğrendim ki yazarın ikinci kitabını ve bu kitapta anlatılan gizli görevdeki polisin geçtiği ikinci hikayesini okumuşum. En kısa zamanda ilk kitabı da edinip okuyacağım. Gerilim kitabı sevenlere tavsiyemdir.
Karton Cilt, 633 sayfa
2010 tarihinde, Artemis Yayınları tarafından yayınlandı