“Siz hangisi olmayı tercih edersiniz? Etkili biri mi, yoksa bir dâhi mi? Çoğumuz dâhi olmak ister ancak bunun erişilemez olduğunu düşündüğünden etkili olmakla yetinir. Bu müthiş kitap, dâhilerin gizli alışkanlıklarını ortaya koyarak aslında dehanın her birimizin içinde var olduğunu anlatıyor.”
Francesca Gino
Da vinci. Shakespeare. Mozart. Beethoven. Edison. Curie. Einstein. Picasso. Jobs. Çoğumuz için “dâhi” kelimesi, katkıları toplumu geri dönülmez şekilde dönüştüren bu ikonik figürleri çağrıştırıyor. Üstelik günümüzde kendi dâhiliğimizden başlayıp dâhi çocuklar yetiştirmeye, IQ testlerinden yetenek geliştirme kurslarına hepimiz dehanın kapılarını zorluyoruz. Ancak Beethoven sayıları toplarken zorlanırdı, çarpma ve bölmeyi ise hiç öğrenmedi. Edison kendisinden bahsederken “Sınıfımın sonuncularındandım,” demişti. Einstein beş kişilik fizik bölümünü dördüncü bitirdi. Picasso alfabedeki harflerin sırasını hatırlayamazdı ve rakamları bir resmi temsil ediyormuş gibi algılardı. Jobs’ın lise not ortalaması 2.65’ti.
Peki, tüm bunlar bugün başarı kriterlerimiz hakkında ne söylüyor? Batı kültürünün dönüştürücü dehaları tam tersini yapmışken çocuklara neden kurallara göre davranmayı ve oynamayı öğretiyoruz? Ve deha nedir gerçekten?
Yale Üniversitesi’nin oldukça popüler “Dehanın Doğasının Keşfi” dersinin yaratıcısı Profesör Craig Wright, çocuksu merakın peşini bırakmamaktan yaratıcı uyumsuzluğa, istikrarlı çalışmadan takıntıya, meselelere bakış açımızdan şansa ve cinsiyetin başarıya etkisine kadar dehanın 14 temel özelliğine eğilerek dünyayı değiştiren parlak beyinlerden neler öğrenebileceğimizi araştırıyor.
Bu kitabı okumak sizi muhtemelen dâhi yapmayacak. Öte yandan, sizi hayatınızı nasıl yönlendirdiğiniz, çocuklarınızı nasıl yetiştirdiğiniz, gittikleri okulları nasıl seçtiğiniz, paranızı ve zamanınızı nasıl kullandığınız, demokratik seçimlerde nasıl oy verdiğiniz, en önemlisi de nasıl yaratıcı olunabileceği hususlarında düşünmeye zorlayacak. Kim bilir belki bu kitabı dikkatli bir şekilde okursanız sizin de dünya görüşünüz değişir…
“Siz hangisi olmayı tercih edersiniz? Etkili biri mi, yoksa bir dâhi mi? Çoğumuz dâhi olmak ister ancak bunun erişilemez olduğunu düşündüğünden etkili olmakla yetinir. Bu müthiş kitap, dâhilerin gizli alışkanlıklarını ortaya koyarak aslında dehanın h... tümünü göster
“Siz hangisi olmayı tercih edersiniz? Etkili biri mi, yoksa bir dâhi mi? Çoğumuz dâhi olmak ister ancak bunun erişilemez olduğunu düşündüğünden etkili olmakla yetinir. Bu müthiş kitap, dâhilerin gizli alışkanlıklarını ortaya koyarak aslında dehanın her birimizin içinde var olduğunu anlatıyor.”
Francesca Gino
Da vinci. Shakespeare. Mozart. Beethoven. Edison. Curie. Einstein. Picasso. Jobs. Çoğumuz için “dâhi” kelimesi, katkıları toplumu geri dönülmez şekilde dönüştüren bu ikonik figürleri çağrıştırıyor. Üstelik günümüzde kendi dâhiliğimizden başlayıp dâhi çocuklar yetiştirmeye, IQ testlerinden yetenek geliştirme kurslarına hepimiz dehanın kapılarını zorluyoruz. Ancak Beethoven sayıları toplarken zorlanırdı, çarpma ve bölmeyi ise hiç öğrenmedi. Edison kendisinden bahsederken “Sınıfımın sonuncularındandım,” demişti. Einstein beş kişilik fizik bölümünü dördüncü bitirdi. Picasso alfabedeki harflerin sırasını hatırlayamazdı ve rakamları bir resmi temsil ediyormuş gibi algılardı. Jobs’ın lise not ortalaması 2.65’ti.
Peki, tüm bunlar bugün başarı kriterlerimiz hakkında ne söylüyor? Batı kültürünün dönüştürücü dehaları tam tersini yapmışken çocuklara neden kurallara göre davranmayı ve oynamayı öğretiyoruz? Ve deha nedir gerçekten?
Yale Üniversitesi’nin oldukça popüler “Dehanın Doğasının Keşfi” dersinin yaratıcısı Profesör Craig Wright, çocuksu merakın peşini bırakmamaktan yaratıcı uyumsuzluğa, istikrarlı çalışmadan takıntıya, meselelere bakış açımızdan şansa ve cinsiyetin başarıya etkisine kadar dehanın 14 temel özelliğine eğilerek dünyayı değiştiren parlak beyinlerden neler öğrenebileceğimizi araştırıyor.
Bu kitabı okumak sizi muhtemelen dâhi yapmayacak. Öte yandan, sizi hayatınızı nasıl yönlendirdiğiniz, çocuklarınızı nasıl yetiştirdiğiniz, gittikleri okulları nasıl seçtiğiniz, paranızı ve zamanınızı nasıl kullandığınız, demokratik seçimlerde nasıl oy verdiğiniz, en önemlisi de nasıl yaratıcı olunabileceği hususlarında düşünmeye zorlayacak. Kim bilir belki bu kitabı dikkatli bir şekilde okursanız sizin de dünya görüşünüz değişir…
“Siz hangisi olmayı tercih edersiniz? Etkili biri mi, yoksa bir dâhi mi? Çoğumuz dâhi olmak ister ancak bunun erişilemez olduğunu düşündüğünden etkili olmakla yetinir. Bu müthiş kitap, dâhilerin gizli alışkanlıklarını ortaya koyarak aslında dehanın h... tümünü göster
“Siz hangisi olmayı tercih edersiniz? Etkili biri mi, yoksa bir dâhi mi? Çoğumuz dâhi olmak ister ancak bunun erişilemez olduğunu düşündüğünden etkili olmakla yetinir. Bu müthiş kitap, dâhilerin gizli alışkanlıklarını ortaya koyarak aslında dehanın her birimizin içinde var olduğunu anlatıyor.”
Francesca Gino
Da vinci. Shakespeare. Mozart. Beethoven. Edison. Curie. Einstein. Picasso. Jobs. Çoğumuz için “dâhi” kelimesi, katkıları toplumu geri dönülmez şekilde dönüştüren bu ikonik figürleri çağrıştırıyor. Üstelik günümüzde kendi dâhiliğimizden başlayıp dâhi çocuklar yetiştirmeye, IQ testlerinden yetenek geliştirme kurslarına hepimiz dehanın kapılarını zorluyoruz. Ancak Beethoven sayıları toplarken zorlanırdı, çarpma ve bölmeyi ise hiç öğrenmedi. Edison kendisinden bahsederken “Sınıfımın sonuncularındandım,” demişti. Einstein beş kişilik fizik bölümünü dördüncü bitirdi. Picasso alfabedeki harflerin sırasını hatırlayamazdı ve rakamları bir resmi temsil ediyormuş gibi algılardı. Jobs’ın lise not ortalaması 2.65’ti.
Peki, tüm bunlar bugün başarı kriterlerimiz hakkında ne söylüyor? Batı kültürünün dönüştürücü dehaları tam tersini yapmışken çocuklara neden kurallara göre davranmayı ve oynamayı öğretiyoruz? Ve deha nedir gerçekten?
Yale Üniversitesi’nin oldukça popüler “Dehanın Doğasının Keşfi” dersinin yaratıcısı Profesör Craig Wright, çocuksu merakın peşini bırakmamaktan yaratıcı uyumsuzluğa, istikrarlı çalışmadan takıntıya, meselelere bakış açımızdan şansa ve cinsiyetin başarıya etkisine kadar dehanın 14 temel özelliğine eğilerek dünyayı değiştiren parlak beyinlerden neler öğrenebileceğimizi araştırıyor.
Bu kitabı okumak sizi muhtemelen dâhi yapmayacak. Öte yandan, sizi hayatınızı nasıl yönlendirdiğiniz, çocuklarınızı nasıl yetiştirdiğiniz, gittikleri okulları nasıl seçtiğiniz, paranızı ve zamanınızı nasıl kullandığınız, demokratik seçimlerde nasıl oy verdiğiniz, en önemlisi de nasıl yaratıcı olunabileceği hususlarında düşünmeye zorlayacak. Kim bilir belki bu kitabı dikkatli bir şekilde okursanız sizin de dünya görüşünüz değişir…
“Siz hangisi olmayı tercih edersiniz? Etkili biri mi, yoksa bir dâhi mi? Çoğumuz dâhi olmak ister ancak bunun erişilemez olduğunu düşündüğünden etkili olmakla yetinir. Bu müthiş kitap, dâhilerin gizli alışkanlıklarını ortaya koyarak aslında dehanın h... tümünü göster
Arka Kapak
Çok satan Ateşböceği Yolu kitabının yazarından, bir anne ile kızları arasındaki karmaşık bağlara ve geçmiş ile gelecek arasındaki yıkılmaz bağa dair sürükleyici, yürek sızlatacak kadar etkileyici ve güzel bir roman. Bazen annenin geçmişine bir kapı araladığında, kendi geleceğini bulursun! Meredith ve Nina Whitson birbirine taban tabana zıt karakterlerdeki kız kardeşlerdir. Biri evde kalıp çocuklarına bakmış ve aile işinin başına geçmiş, diğeriyse hayallerinin peşinden gidip dünyayı gezmiş ve ünlü bir foto muhabir olmuştur. Ancak sevgili babaları hastalandığında bu birbirine yabancı iki kadın, kendilerini yine bir arada, şimdi bile kızlarına herhangi bir avuntu vermeyen, aşırı mesafeli anneleri Anya’nın yanında bulacaktır. Anneleriyle aralarındaki tek bağ, onun, çocukluklarında bazı geceler kızlara anlattığı bir Rus masalıdır. Ölüm döşeğindeki babalarınınsa, hayatındaki kadınlardan son bir arzusu vardır. Anya kızlarına bir masal anlatacaktır; yıllar önce başladığı ama hiç bitirmediği o masalı. Hem de bu kez sonuna kadar. Bu masal daha önce duydukları hiçbir şeye benzememektedir; altmış yıldan uzun bir zamanı kapsayan, savaş mağduru Leningrad’da başlayıp günümüz Alaska’sına kadar uzanan, sürükleyici, gizemli bir aşk hikâyesi. Nina’nın gerçeği açığa çıkarma konusundaki saplantısı, onları annelerinin geçmişlerinde, ailelerini tümüyle sarsacak ve tamamen değiştirecek bir sır öğrenecekleri, beklenmedik bir yolculuğa sürükler. İlk sayfasından son sayfasına kadar büyüleyen Kış Bahçesi, hem epik bir aşk hikâyesi hem de yaşamları kesişen kadınların detaylı bir portresi olması bakımından nadir bulunur bir eser. İlham verici şiirsel yazımıyla, son sayfa okunduktan uzun süre sonra bile okuyucunun aklından çıkmayacak. “Okuyucular, anne ve kızlar yakınlaştıkça hem gülmekten hem de ağlamaktan kendilerini alamayacaklar.” -Publishers Weekl
Arka Kapak
Çok satan Ateşböceği Yolu kitabının yazarından, bir anne ile kızları arasındaki karmaşık bağlara ve geçmiş ile gelecek arasındaki yıkılmaz bağa dair sürükleyici, yürek sızlatacak kadar etkileyici ve güzel bir roman. Bazen annenin geçmiş... tümünü göster