Framboise Simon, Loire Nehri kıyısındaki küçük köye geri dönünce, yerel halk onun yıllarca önce Alman istilasında meydana gelen trajediden sorumlu tuttukları çirkin kadının kızı olduğunu fark etmez. Geçmiş ve şimdiki zaman birbirinin içine geçmiştir. Özellikle de Framboiseın annesinden miras kalan defterde yemek tarifleriyle anılar arapsaçı gibi birbirine dolanmıştır. Fakat kısa süre sonra Framboise hayatının baharında yaşantısına damga vuran felaketin sırrının bu defterde gizli olduğunu anlar.
Framboise Simon, Loire Nehri kıyısındaki küçük köye geri dönünce, yerel halk onun yıllarca önce Alman istilasında meydana gelen trajediden sorumlu tuttukları çirkin kadının kızı olduğunu fark etmez. Geçmiş ve şimdiki zaman birbirinin içine geçmiştir. Özellikle de Framboiseın annesinden miras kalan defterde yemek tarifleriyle anılar arapsaçı gibi birbirine dolanmıştır. Fakat kısa süre sonra Framboise hayatının baharında yaşantısına damga vuran felaketin sırrının bu defterde gizli olduğunu anlar.
Sonlara doğru gittikçe sürükleyiciliği artan bir kitap.
Sona doğru sırlar çözülürken tempoyu yakalayabildim. Yoksa yıllardır elimde sürünen bir kitaptı.
Cok ilgincti. Ilk baslarda Boise karakterinin bu kadar kotu dusuncelere sahip olmasi cok sasirtti beni. Sonlara dogru hikaye acilip neden sonuclar siralansa da Boise icin hissettiklerim hic hos seyler degildi. Ama yine de yazarin anlatimini, betimlemelerini cok begendim. Okuyucuya ordaymis hissi vermesi cok hostu. Neticede bu her kitapta denk gelebildigimiz birsey degil.
320 sayfa