Beyruni (Biruni) ve İbn Sina,Türk İslam düşünce tarihinde iki önemlii zirveyi oluşturmaktadır.Bunlardan Beyruni,bilimsel çalışmalarıyla yaşadığı çağa adını vermiş,İbn Sina ise felsefe ve tıpta dünyanın en önde gelen birkaç hekimi arasında yer alarak Şeyhu'r-Reis unvanını almayı hak etmiştir.
Bu iki şahsiyet arasında özellikle felsefe,bilim,astronomi ve matematikle ilgili bazı konularda soru-cevap çeklinde yapılan bir takım yazışmalar buşlunmaktadır.Bu yazışmlarda beyruni soran taraf ve İbn Sina ise sorunun muhatabı olarak yer almıştır.Tartışmanın yaşandığı ve kayda geçiirildiği tarih kesin olarak bilinmemektedir.Muhtemelen bu olay 1000 yılından sonra (1003 ya da 1009 yılı ) yapılan sözlü bir tartışma olup,daha sonra soru-cevap şeklinde yeniden ele alınarak,kayda geçirilmiştir.
Elinizdeki bu çalışma,her iki düşünür arasında tespit edlebilen soru ve cevapları okuyucuya iletmeyi hedeflemektedir.
Beyruni (Biruni) ve İbn Sina,Türk İslam düşünce tarihinde iki önemlii zirveyi oluşturmaktadır.Bunlardan Beyruni,bilimsel çalışmalarıyla yaşadığı çağa adını vermiş,İbn Sina ise felsefe ve tıpta dünyanın en önde gelen birkaç hekimi arasında yer alarak Şeyhu'r-Reis unvanını almayı hak etmiştir.
Bu iki şahsiyet arasında özellikle felsefe,bilim,astronomi ve matematikle ilgili bazı konularda soru-cevap çeklinde yapılan bir takım yazışmalar buşlunmaktadır.Bu yazışmlarda beyruni soran taraf ve İbn Sina ise sorunun muhatabı olarak yer almıştır.Tartışmanın yaşandığı ve kayda geçiirildiği tarih kesin olarak bilinmemektedir.Muhtemelen bu olay 1000 yılından sonra (1003 ya da 1009 yılı ) yapılan sözlü bir tartışma olup,daha sonra soru-cevap şeklinde yeniden ele alınarak,kayda geçirilmiştir.
Elinizdeki bu çalışma,her iki düşünür arasında tespit edlebilen soru ve cevapları okuyucuya iletmeyi hedeflemektedir.
Beyruni-ibn sina tertışması
İslam dünyası’nın iki büyük düşünürü beyruni ve ibn sinia’nın felsfe,matematik,fizik gibi konularda karşılıklı mektulaşıp düşün dünyasına yaptıkları bu büyük katkının kaleme alındığı bu kitapta daha önce hiç aklınıza gelmeyen,belki de gelemeyecek olan pek çok konu hakkında soru cevap şeklinde yazılmış olan bilgilerle adeta donanacaksınız.yani kimin aklına gelir ki feleğin dışında boşluk var mıdır yok mudur,felek tam yerinde midir değil midir,felek ağır mıdır yoksa hafif midir ? sorularını sormak.
Bu büyük düşünürler (tabiri caiz ise adamlar ) kafalarında neleri bitirmişler ki bunları düşünüp kendisinden daha iyi bildiğini düşündüğü bir bilene sorsunlar.ben kitabı okurken şöyle düşündüm;biz nelerin peşindeyiz,bu adamlar nelerin peşinde ama bu sözümün üzerine hocamın da ( ki kendisi kitabın yazarı) dediği gibi ; bu kadar da yeter ,denecek kadar akala hayale gelmeyen şeyler üzerinde düşünüp yazsınlar.
Kitapta beyruni,ibn sina’ya toplam 28 tane soru soruyor,ardından ibn sina’dan aldığı bazı cevaplara da itiraz ediyor.ben soruyu anlayayım,sonra cevabı anlayayım diye çatır çatır uğraşıp çatlarken, ahanda tam anlamış gibiyim deyip sevinme arefesinde şöyle bir rahatlama pozisyonuna geçmeden önce, beyruni kalkıp aldığı cevaba ne olduğunu artık anlamaktan vaz geçtiğim itirazlarda bulunuyor.
Ayrıca hocamın bunları araştırp tercümeleri bir araya getirmesi,benim kafama takılan soruları bilahare cevaplaması ve beni kırmaması da cabası.doğrusu bu soru cevaplarda ben kendimi beyruni gibi hissederken,hocamı da ibn sina gibi düşündüm.demek ki düşünen,okuyan,araştıran ve soran bir öğrenci oldu mu hangi çağda yaşanırsa yaşansın hocalar o öğrencisi için bütün imkanlarını seferber edebiliyor.bir de eskiden mektuplaşarak soru cevap yönetemiyle birbirlerini aydınlatan düşünürlerin olaması da ayrıca etkileyiciydi.bugün bu İslam düşün geleneği sanırım ki (maalesef) yok.hem bu İslam düşün geleneğinin hem de böyle büyük düşünürlerin yeniden İslam dünyasını ışıklandırması duasıyla..
Beyruni’nin ibn sina’ya yönelttiği 28 sorunun içeriğinden çok bahsetmeyeceğim zira hocam bunu bir kitapta anlatmış,ben bir blog postunda bunun altından kalkamam.ama sorulardan,cevaplardan ve bu DÜŞÜŞNEN ADAMLARDAN çok etkilendiğimi ve hayran kaldığımı söylemeliyim.
Felsefeye ki özellikle İslam felsefesine ilgisi olanların bu tartışmanın içeriğinden (beyruni-ibn sina tartışması) haberdar olamsı gerekiyor.ama şunu da belitmeliyim ki bu kitabı anlamak için Aristo’yu bilmek gerektiği gibi fizik ve matematikte bilmek gerekiyor.zira hocam bana özellikle fizik bahsi içeren konular üzerinde duramamamı salık verdi.hocam,Aristo,fiziği metafizik bir şekilde açıklar dedi ki,sen daha çok felsefe içerikli soruları oku…ben de öyle yaptım.işte böyle
Daha ne söyleyebilim diye bayağı düşündüm ve şunu söyleyebilirim;kitap benim karnımı bir hayli doyurdu yani benim felsefeyi ne kadar sevdiğimi beni tanıyanlar artık çok iyi bildikleri için kitabı okurken ben bütün cüzlerimle doydum :P )
Yalnız önemli bir noktaya değinmek istiyorum ki kitapta,hocam birkaç kere zikretmiş;beyruni’nin yapmış olduğu itirazlar aristo’nun vardığı sonuçlara değil muhakeme tarzını eleştirmiştir,şeklindeydi.
Keyifle okudum,sizde okuyun.Allah nasip ederde İslam felsefesinden yüksek lisans yapabilirsem benim yazacağım kitaplarımı da okuyun. yazdıklarım,yazacaklarımın teminatıdır :P diyor ve huzurdan ayrılıyorum.barış,refah,mutluluk,sağlık dolu günler dilerim…
129 sayfa
Şubat2013 tarihinde, SAGE yyyıncılık tarafından yayınlandı