Benim adım Anna ve burada olmamalıyım. Var olmamalıyım. Ama varım. Burada olmam benim hatam değil. Doğmayı ben istemedim. Ama bunun, içinde bulunduğum duruma hiçbir yararı yok. Neyse ki beni erkenden yakaladılar; böylesi daha iyi... En azından Bayan Pincent öyle söylüyor.Dokunaklı ve düşündürücü bir kara ütopya. Margeret Artwoodun Damızlık Kızın Öyküsündeki kadar güçlü bir önseziye sahip bu sürükleyici bir roman, dünyaya bakışınızı değiştirecek ender kitaplardan biri.Publishing NewsÇevresel korkularımızla ve genç kalma takıntımızla oynayan insanı sonun gelmez bir düşünme sürecine sevk eden, iyi kurgulanmış bir roman.Sunday TelegraphGemma Malley, Bildirge ile dikkatlari çekmiş, yazarlığını kanıtlamıştır. Malleyin çarpıcı romanı, bizi, zengin ve nüfuzlu olanalrın bile kısıtlı koşullar altında yaşadığı ileri bir zamana götürüyor.Glasgow Herald
Benim adım Anna ve burada olmamalıyım. Var olmamalıyım. Ama varım. Burada olmam benim hatam değil. Doğmayı ben istemedim. Ama bunun, içinde bulunduğum duruma hiçbir yararı yok. Neyse ki beni erkenden yakaladılar; böylesi daha iyi... En azından Bayan Pincent öyle söylüyor.Dokunaklı ve düşündürücü bir kara ütopya. Margeret Artwoodun Damızlık Kızın Öyküsündeki kadar güçlü bir önseziye sahip bu sürükleyici bir roman, dünyaya bakışınızı değiştirecek ender kitaplardan biri.Publishing NewsÇevresel korkularımızla ve genç kalma takıntımızla oynayan insanı sonun gelmez bir düşünme sürecine sevk eden, iyi kurgulanmış bir roman.Sunday TelegraphGemma Malley, Bildirge ile dikkatlari çekmiş, yazarlığını kanıtlamıştır. Malleyin çarpıcı romanı, bizi, zengin ve nüfuzlu olanalrın bile kısıtlı koşullar altında yaşadığı ileri bir zamana götürüyor.Glasgow Herald
Kitaptaki kurgulanmış olan dünya içimi öyle kararttıki dedim inşallah öyle zamanlar olmaz.Olursa da ölmüş olayım bare.😂
Düşünün;Dünya'nın tam anlamıyla içi geçmiş.İnsanların ortalama en genci 45-50 yaşında.Düşünün;Bu insanlar sonsuz yaşam sahibi ve bu yüzden dünyaya yeni bir çocuk getirmek hem ebeveynlerin hem de çocuklarının hayatlarının kararması demek.Ve düşünün;Toplum Yasallar ve Artıklar olmak üzere ayrılmış ve Artıklar bu dünyada istenmediği için bazıları öldürülüyor bazıları ise bir nevi köle oluyor.İşte,kitabın geçtiği dünyanın azıcık kafanızda canlanmasıyla bile ne kadar içinizin sıkıldığını görüyorsunuz.
Kitabın konusundan bahsetmek gerekirse;Büyük depo denilen Artıkların toplandığı çeşitli kuralların ve zor işlerin gerekirse döve döve gerekmezse de döve döve öğretildiği, çocuklara baskı yapılan ,düşünmelerine bile engel olan bir tür eğitim yeri (!).İşte kitabımız burada bulunan ve güvenilirliği sayesinde Kıdemli Mal (yanlış görmediniz ciddi ciddi 'mal' diyorlar çocuklara sanki bir eşyamışcasına,satılacak bir şeymişcesine) mertebesine yükselmiş Artık Anna'nın hayat sürecini anlatıyor.Bir nevi değişimi.Çünkü çocukluktan beri öğretilenlere Peter'ın dediği gibi 'beyni yıkanmış' bir kız aslında Anna.Hoş hala çocuk zira 15 yaşında.Her neyse,sonradan esir kampına(!) yeni gelen Peter doğruyu görmeye başlamasını,daha önce hissetmediği duyguları hissetmesini sağlıyor ve olaylar bundan sonra gelişiyor.Anna'nın özgürlüğüne kavuşmasına şahit oluyoruz.Tabularını yıkmasına,hayatla tanışmasına,insan olmasına ve en önemlisi düşünmesine...
Kitap hakkında bazı yorumlar okudum ve Anna'nın çok zayıf bir karakter olduğunu ve kızın doğru düzgün düşünemediğini söylemişler bu yüzden beğenmemişler.Ben Anna'nın karar alamaması yorumuna katılıyorum ama bu distopya cidden ağır.Anna'nın yerine kendinizi koyduğunuzda anlarsınız,kesinlikle Anna'ya da hak veriyorum.Kıza öğretmemişler üstüne kısıtlamışlar.Kız da ortama uyum sağlamak,dayak yememek ve Tecrit denilen en alt katta kara bir odaya atılma cezasına çarptırılmamak adına susmuş,susmuş ve susmuş.Ve bunun yanında ona gösterilen ve yerleştirilen fikirlerden başka bir şey düşünmek istememiş,onları yok saymış.Şimdi sen bu kızı böyle davrandığı için suçlayamazsın,değil mi? Ve kitabın sonuna doğru ciddi değişim gösteriyor.
Kitabı ben ne çok sevdim ne sevmedim.Orta karar bir başlangıç kitabıydı.Kısaydı,yaklaşık 260 sayfa falan.Ve öyle aksiyon falan da yoktu.Çabuk bitebilen bir kitaptı.
Kitaptaki bir karakter beni çok etkiledi.Yanlış anlaşılmasın kötü anlamda.Resmen kız duygularımla oynadı.İlk başlarda seviyordum ama sonra...Nefret ettim.İnsan en yakın arkadaşına,hadi tamam arkadaş değil ama sana çokça yardımı dokunmuş birisini nasıl sırtından bıçaklarsın.Yaptığın şeyin hiçbir açıklaması yok.Anna senden sorumlu olmadığı halde sahipleniyordu ama sen...Bir dakika,kendimi kaptırmışım,adını söyleyeyim:Sheila.
Bir şey daha söylemesem duramam.Şu Uzun Ömürlülük ilacı cidden sadece bir hücre 'yenilemesi' sayesinde mi oldu? O zamana kadar hiç mi o yenileme işlemi bulunmaz.Yani sadece eski hücrelerin yerine yenilerinin konması? Bilemedim bana inandırıcı gelmedi nedense.Sanki yazar geçiştirmiş gibi.
Kitabı bazı yerlerinde sinirlenerek okuduğum gerçeğiyle 7 puan vererek rafa kaldırıyorum.Devam kitaplarına geçiyorum.Ve son olarak eğer ki distopya okumayı gerçekten seviyorsanız ve gaddar distopyaları okumada sorun yaşamıyorsanız tavsiye ederim.Yoksa distopya okumayı sevmeyen bu kitabı hiç sevmez diye tahmin ediyorum.
Küçükken, 12 yaşındayken bir arkadaşım sayesinde edindiğim ve konusundan hoşlanarak okumaya başladığım bir kitap. Devamı olan Direniş de bir o kadar güzel.
Doğmamış olması hatta yaşamaması, varolmaması gerektiğine yürekten inandırılmış Anna adlı küçük bir kız ve onu aksine inandırmaya niyetli cesur bir genç Peter baş karakterleri. Kitaplığımın gözdelerinden.
Karton Cilt, 312 sayfa
2008 tarihinde, Delidolu tarafından yayınlandı