Tanıtım Yazısı:
Bir Savcının Anıları
Görevini iyi yapmaya çalışan herkesin başından Türkiyede çoğu kez olumsuz şeylerin geçmesi sadece bugünün değil, maalesef tarihimizin de yaygın bir gerçeğidir. Bir Savcının Anılarını yukarıdaki düşüncenin ışığı altında okuyacağım.
Oktay Ekşi
Behramoğlu, anılarında bizi 1980 öncesine götürüyor; eli kanlı çetelerin, vurgunun, soygunun fotoğraflarını önümüze seriyor. Kitapta sevginin, umudun, hüznün haykırışı; insan olmanın, yürekli olmanın çizgileri var.
Hikmet Çetinkaya
Bir Savcının Anıları, anarşinin güzel yüreklere saldığı umutsuzluk karşısında yılıp göç eden; kitaplardaki sıcak, pürüzsüz, sevecen dostlukları arayan bir İstanbul boheminin gözüyle Anadolu fotoğrafıdır. Bahçe ilçesinden Yumurtalıka, Sağmalcılardan Bigadiçe, Erzurum-Oltuya uzanan tayin ve sürgünlerde bir Türkiye filmi izliyorsunuz. Karelerinde yerel mafyayla, kaçakçıyla, kumarla, fuhuşla iç içe yöneticilerin; demokratı, ilericiyi vatan haini yerine koyan, politikacı palazlandırması taşlaşmış cehaletin yer aldığı bir uzun metraj...
Salim Alpaslan
Ataol Behramoğlu, Namık Kemal Behramoğlu, Nihat Behram… Üç kardeş, ilerici aydınlık bir babanın, Haydar Beyin oğulları... Bursa Ziraat Müdürü iken bir konuşmasını izlemiştim. Türkiyenin sorunlarıyla o kadar yakından ilgiliydi ki! Elbet çocukları da genç yaştan bu sorumluluğu yüklenmiş, benimsemiş olacaklardı, öyle de oldular... Bir Savcının Anıları, bir roman gibi okunan, okurlara da birçok şey öğreten bir kitap...
Oktay Akbal
Osmanlının, hem mabeynde kalem kâtipliği yapıp hem de mahallenin bitirimlerine elini öptüren racon bilir beyefendi kabadayılarının, cumhuriyet döneminde tek tük kalmış örneklerinden...
Ahmet Altan
Tanıtım Yazısı:
Bir Savcının Anıları
Görevini iyi yapmaya çalışan herkesin başından Türkiyede çoğu kez olumsuz şeylerin geçmesi sadece bugünün değil, maalesef tarihimizin de yaygın bir gerçeğidir. Bir Savcının Anılarını yukarıdaki düşüncenin ışığı altında okuyacağım.
Oktay Ekşi
Behramoğlu, anılarında bizi 1980 öncesine götürüyor; eli kanlı çetelerin, vurgunun, soygunun fotoğraflarını önümüze seriyor. Kitapta sevginin, umudun, hüznün haykırışı; insan olmanın, yürekli olmanın çizgileri var.
Hikmet Çetinkaya
Bir Savcının Anıları, anarşinin güzel yüreklere saldığı umutsuzluk karşısında yılıp göç eden; kitaplardaki sıcak, pürüzsüz, sevecen dostlukları arayan bir İstanbul boheminin gözüyle Anadolu fotoğrafıdır. Bahçe ilçesinden Yumurtalıka, Sağmalcılardan Bigadiçe, Erzurum-Oltuya uzanan tayin ve sürgünlerde bir Türkiye filmi izliyorsunuz. Karelerinde yerel mafyayla, kaçakçıyla, kumarla, fuhuşla iç içe yöneticilerin; demokratı, ilericiyi vatan haini yerine koyan, politikacı palazlandırması taşlaşmış cehaletin yer aldığı bir uzun metraj...
Salim Alpaslan
Ataol Behramoğlu, Namık Kemal Behramoğlu, Nihat Behram… Üç kardeş, ilerici aydınlık bir babanın, Haydar Beyin oğulları... Bursa Ziraat Müdürü iken bir konuşmasını izlemiştim. Türkiyenin sorunlarıyla o kadar yakından ilgiliydi ki! Elbet çocukları da genç yaştan bu sorumluluğu yüklenmiş, benimsemiş olacaklardı, öyle de oldular... Bir Savcının Anıları, bir roman gibi okunan, okurlara da birçok şey öğreten bir kitap..... tümünü göster
Karton Cilt, 229 sayfa
Mart2013 tarihinde, Yitik Ülke Yayınları - Delta tarafından yayınlandı