“Soğukkanlı fakat bitkin bakışlar var gözlerimde. Kurbanlarımın izini sürmek beni yorgun düşürüyor. Azabımı şiddetlendiriyor aynadaki suretim; taşıdığım ruh, yüzümdeki solgun ifadeden tiksiniyor. Başımı çeviriyorum, halıda küçük bir hareketlilik; usul usul yaklaşıyorum. Görmek istiyorum incecik gövdesinde korkunun izlerini. Sinsi hareketlerle onu nazikçe parmaklarımın arasına alıp avucuma hapsediyorum. Yumruğumla ezmeden önce, fısıldıyorum kulağına: “Güçsüzlüğünün bedelini ödüyorsun.””
Birkaç Tuhaf Gün, yara almış ruhları onarıyor. Bir yandan insanın karanlık yüzlerini ortaya çıkarırken bir yandan şifayı müjdeliyor: İnsan olmayı başaracaksın birkaç tuhaf günden sonra...
“Soğukkanlı fakat bitkin bakışlar var gözlerimde. Kurbanlarımın izini sürmek beni yorgun düşürüyor. Azabımı şiddetlendiriyor aynadaki suretim; taşıdığım ruh, yüzümdeki solgun ifadeden tiksiniyor. Başımı çeviriyorum, halıda küçük bir hareketlilik; usul usul yaklaşıyorum. Görmek istiyorum incecik gövdesinde korkunun izlerini. Sinsi hareketlerle onu nazikçe parmaklarımın arasına alıp avucuma hapsediyorum. Yumruğumla ezmeden önce, fısıldıyorum kulağına: “Güçsüzlüğünün bedelini ödüyorsun.””
Birkaç Tuhaf Gün, yara almış ruhları onarıyor. Bir yandan insanın karanlık yüzlerini ortaya çıkarırken bir yandan şifayı müjdeliyor: İnsan olmayı başaracaksın birkaç tuhaf günden sonra...
İç dünya öyküleri. Dokundurucu. Özellikle ''uğursuz cesetler'' ve ''bir delinin gözleri'' çok güzeldi.
Karton Cilt, 92 sayfa
Kasım2015 tarihinde, Şule tarafından yayınlandı