Güzellik, bakmayı bilen gözdedir sevgilim. Artık kendime layık olanı seçebiliyorum sayende. Bir insanın gözlerine bakıp, kalbini görebiliyorum her seferinde. Eskisi gibi değilim. Neden mi senden çok daha öndeyim? Herkesin dünyası kendi gördüğü kadardır sevgilim. Sen önüne bakarken, ben uzakları ezberledim. Sen olup bitenlerle ilgilenirken, ben olmayanın izindeydim.
Çivi çiviyi sökermiş, yalnızlığı kanatan hüzünlü şarkılar, yalnızlığa iyi gelirmiş. İşte ben bu şekilde hayata karşı direndim. Keşke bana akıl vereceğine, aklımı alacak kadar beni sevseydin. Ben, bir çocukluk edip büyüdüm işte! Sen büyümüşsün ama doğmamışsın bile. Ben, senin doğrundum sevgili. Ötekiler gelip geçerdi. Sen doğru olanı değil, geçerli olanı seçtin. Terk etmek kazanan olmaya yeter zannettin.
Bana, bir veba busesi bırakıp gittin; bak şimdi yerini başkaları aldı. Bu aşkın vebası sende, busesi bende kaldı. Seçtiğin yolda sana mutluluklar diliyorum. Unutmak alışmaktır. Unutursun demiyorum… Ama alışacaksın biliyorum.
Güzellik, bakmayı bilen gözdedir sevgilim. Artık kendime layık olanı seçebiliyorum sayende. Bir insanın gözlerine bakıp, kalbini görebiliyorum her seferinde. Eskisi gibi değilim. Neden mi senden çok daha öndeyim? Herkesin dünyası kendi gördüğü kadardır sevgilim. Sen önüne bakarken, ben uzakları ezberledim. Sen olup bitenlerle ilgilenirken, ben olmayanın izindeydim.
Çivi çiviyi sökermiş, yalnızlığı kanatan hüzünlü şarkılar, yalnızlığa iyi gelirmiş. İşte ben bu şekilde hayata karşı direndim. Keşke bana akıl vereceğine, aklımı alacak kadar beni sevseydin. Ben, bir çocukluk edip büyüdüm işte! Sen büyümüşsün ama doğmamışsın bile. Ben, senin doğrundum sevgili. Ötekiler gelip geçerdi. Sen doğru olanı değil, geçerli olanı seçtin. Terk etmek kazanan olmaya yeter zannettin.
Bana, bir veba busesi bırakıp gittin; bak şimdi yerini başkaları aldı. Bu aşkın vebası sende, busesi bende kaldı. Seçtiğin yolda sana mutluluklar diliyorum. Unutmak alışmaktır. Unutursun demiyorum… Ama alışacaksın biliyorum.
popüler edebiyata yeni yazarlara olan ön yargı duvarımı yükselten bi yazar daha.. bu edebiyatsa klasikler dostolar viktor hugolar peyami safalar ne yapıyor.. :/ facebookta paylaşacak sözler daha ötesi yok.. edebiyat bu değil yazarlık bu değil kitap böyle olmamalı :/
Yarım bırakmamak adına elimde günlerce sürünen bir kitap oldu...
Gerçekten hayal kırıklığına uğradım.. Öncelikle kurgusu çocuk masalı misali basitti.. Yazar her cümleyi 'çok çok çok güzel' yazmak için fazla çabalamıştı sanki..
Bukre'nin Selim'e kuzu, Selim'in Bukre'ye yavru kuşum demesi olsun, Selim'in sık sık ortaya çıkan filozof tavırları olsun o kadar canımı sıktı ki gözlerimi devire devire bir hal oldum..
Kısacası, yazara saygısızlık etmek istemem ama, kitabı hiç beğenmedim :( son sayfaya kadar okumamın tek nedeni yarım kalmamasını istememdi.
Kahraman Tazeoğlu ile ilk tanıştığım kitap ama malesef bu tanışma pek de güzel olmadı benim için.
Hikayenin sonuna kadar hep bekledim ki bir yerde voleyi vursun ve okuduğum sıkıcı cümlelere 'iyiki' dedirtsin; ama kitabın ortasında biten ve havada kalan bir son, gereksiz birsürü cümle, çok fazla soru ile sıkan bir anlatım: açıkçası sırf 'yazmış olmak için yazılmış' bir kitap okudum.
Verdiğim paraya da harcadığım zamana da yazık oldu diyorum. Umarım diğer kitapları bundan çok çok daha güzeldir!?
Yazarın okuduğum ilk kitabı fakat bukre hikayesinden sonra bir türlü ilerletemiyorum . Çok satanların başında gelmesi ,bende herkesin aldatıldığını düşünmeme sevk etti.Çok havada kalmış bir kitap.
Vasat altı bir olay örgüsü,havada kalmış bir son,ucuz kelime oyunları.. Aşktan yakınıp aşka koşan Bukre,Bukre'yi seven (!) ama aldatan Cem,Merve'nin fotoğrafını ayraç yapacak kadar ona aşık ama hikayenin sonunda dostu Bukre'yle büyük aşkla evlenen Selim.. Edebiyatın geldiği nokta bu olmamalı.Asıl üzüldüğüm nokta çok satanlar listesinde bunca zaman kalmış olması.Yazık,gerçekten zaman kaybı,hayal kırıklığı.sanırım Kahraman Tazeoğlu böylece bitmiştir benim için.
yavru kuş ve kuzu laflarından nefret ettim.
bir de selim çok itici geldi.
zaman ve para kaybı. ödünç almış olduğuma sevindim.
Kahraman Tazeoğlu nun okuduğum ilk kitabıydı.Çok satan bir kitap olduğunu biliyorum ve buna şaşıyorum çünkü kitabın tamamen zaman kaybı olduğunu düşünüyorum.Ticari başarısı dışında hiç bir özelliği olmayan bir kitap. Ben beğenmedim...
O kadar iğrenç bir kitaptı ki resmen sayfa atlayarak okuyabildim..
BERBATTI.
kötü, fena, gereksiz! "ha okudum da ne oldu" diyebileceğiniz bir kitap.
Karton Cilt, 304 sayfa
25Eylül2013 tarihinde, Destek Yayınları tarafından yayınlandı