James Baldwinin yazarlığının doruğunda olduğu 1962 yılında yayımladığı iki mektup-denemenin, 14 yaşındaki yeğeni ve adaşı Jamese yazdığı Zindanım Sarsıldı ile Bundan Sonrası Ateşin, birlikte basımından oluşan Bundan Sonrası Ateş 1963 yılında yayımlanmış ve klasikler arasına girmişti. Hem ABDde hem de bütün dünyada Siyah hareket için yeni bir yol gösterici, bir kalk borusu olan kitap, YKY farkıyla okurla buluşuyor... TADIMLIKHenüz çok gençken ve o şarap lekeli ve sidikle kaplı boş binalarda arkadaşlarımla uğraşırken, içimden bir şey merak ederdi, Bütün bu güzelliğe ne olacak? Beyaz da olsak siyah da, bazılarımızın bunu henüz bilmediğinin farkındayım ama siyah insanlar çok güzeller. Ve Elijahnın masasında oturup o bebeği, kadınları ve erkekleri izleyerek Tanrının ya da Allahın intikamından bahsederken, düşündüm ki o intikam alındığında, O zaman bütün bu güzelliğe ne olacak? Ayrıca beyaz dünyanın uzlaşmazlığı ve cehaletinin bu intikamı kaçınılmaz kılabileceğini de görüyordum: Hiçbir kişi ya da kuruma bağımlı olmayan, hiç kimse tarafından alınamayacak ve hiçbir polis gücü ya da ordunun engel olamayacağı bir intikam; tarihi bir intikam, Ne ekersen onu biçersin dediğimiz her seferinde doğruladığımız yasaya bağlı kozmik bir intikam. Ve işte buradayız, gökkuşağının yayının merkezinde, dünyadaki gelmiş geçmiş en şatafatlı, en değerli ve en inanılmaz su değirmeninde kapana kısılmışız. Şu anda her şeyin bizim elimizde olduğunu varsaymalıyız, başka türlüsüne hakkımız yok. Eğer biz şimdi âşıklar gibi diğerlerinin bilincini oluşturması ve bunda ısrarlı olması gereken nispeten bilinçli beyazlardan ve nispeten bilinçli siyahlardan söz ediyorum görevimizden kaçınmazsak, bir avuç insan da olsak, bu ırk kâbusuna bir son verebilir, ülkemize kavuşarak dünya tarihini değiştirmeyi başarabiliriz. Eğer her şeyi kaybetmeyi göze almazsak, bizi bekleyen şey Kitabı Mukaddesten alınıp bir köle tarafından şarkı haline getirilen kehanetin gerçekleşmesi olacaktır: Tanrı Nuha gökkuşağını gösterdi, Artık su yok, bundan sonrası ateş!
James Baldwinin yazarlığının doruğunda olduğu 1962 yılında yayımladığı iki mektup-denemenin, 14 yaşındaki yeğeni ve adaşı Jamese yazdığı Zindanım Sarsıldı ile Bundan Sonrası Ateşin, birlikte basımından oluşan Bundan Sonrası Ateş 1963 yılında yayımlanmış ve klasikler arasına girmişti. Hem ABDde hem de bütün dünyada Siyah hareket için yeni bir yol gösterici, bir kalk borusu olan kitap, YKY farkıyla okurla buluşuyor... TADIMLIKHenüz çok gençken ve o şarap lekeli ve sidikle kaplı boş binalarda arkadaşlarımla uğraşırken, içimden bir şey merak ederdi, Bütün bu güzelliğe ne olacak? Beyaz da olsak siyah da, bazılarımızın bunu henüz bilmediğinin farkındayım ama siyah insanlar çok güzeller. Ve Elijahnın masasında oturup o bebeği, kadınları ve erkekleri izleyerek Tanrının ya da Allahın intikamından bahsederken, düşündüm ki o intikam alındığında, O zaman bütün bu güzelliğe ne olacak? Ayrıca beyaz dünyanın uzlaşmazlığı ve cehaletinin bu intikamı kaçınılmaz kılabileceğini de görüyordum: Hiçbir kişi ya da kuruma bağımlı olmayan, hiç kimse tarafından alınamayacak ve hiçbir polis gücü ya da ordunun engel olamayacağı bir intikam; tarihi bir intikam, Ne ekersen onu biçersin dediğimiz her seferinde doğruladığımız yasaya bağlı kozmik bir intikam. Ve işte buradayız, gökkuşağının yayının merkezinde, dünyadaki gelmiş geçmiş en şatafatlı, en değerli ve en inanılmaz su değirmeninde kapana kısılmışız. Şu anda her şeyin bizim elimizde olduğunu varsaymalıyız, başka türlüsüne hakkımız yok. Eğer biz ... tümünü göster
Yazar şöyle söyler :Sırf dünya döndüğü ve güneş yılmaksızın battığı ve bir gün güneşin hepimiz için son kez batacağı gerçeği yüzünden yaşam acıyla doludur. Belki de sorunumuzun insan sorununun kökü, yaşamımızın bütün güzelliğini feda edeceğimiz elimizde ki tek gerçek olan ölüm gerçeğini inkar etmek içim; kendimizi totemlere, tabulara, haçlara, tanrılar için kan akıtmaya, kiliselere, camilere, ırklara, ordulara, bayraklara, milletlere hapsedeceğimiz gerçeğine uzanmaktadır...''
Irkçılık, beyaz adamın söz hükmünde, iki dudağı arasından dökülen sözcüklerde karar kılınan hayatlar. Tenin renginde kaybetmek...Dilinin tınısında kaybetmek... Birileri yaşasın diyedir anlatılan bu hikaye... Aynı sözcüğü haykırırken bile ötekidir.
Tenin renginde yitirdiğini arayanlar, Dilinin tınısında yitirdiklerini arayanlar...
Ne güzel söyler şair:
''Ey alın yazısı uzmanı, suretlerle doldurursun yazımı...''
78 sayfa