Celladın Kızı

Almanya, 1659: Küçük bir Bavyera kenti olan Schongau'da Lech Irmağı'ndan, ölmek üzere olan bir çocuk çıkarılır. Çocuğun omzunda cadı işi olduğu düşünülen garip bir dövme vardır. Ebe Martha Stechlin, bu olayın ardından Schongau halkı tarafından cadılıkla suçlanır. Başka çocukların da kaybolması ve öldürülmesiyle beraber olaylar büyür. Şehrin yöneticileri, ebenin bir an önce infazından ve konunun kapanmasından yanadır. Cellat Jakob Kuisl ve akıllı kızı Magdalena, Doktor Simon ile birlikte ebenin suçsuzluğunu ispatlamak ve gerçek katilleri bulmak için harekete geçerler...
Cellatlar uğursuz kişiler olarak görüldüğünden kentlilerle evlenmeleri ancak istisnai hallerde mümkündür. Bu nedenle cellat aileleri kendi içlerinde evlenir ve asırlar boyu devam eden cellat hanedanları ortaya çıkar. Bavyera'nın en ünlü cellat hanedanı olan Kuisl ailesinden gelen yazar Oliver Pötzsch, bu eserinde gizemli aile tarihini konu etmektedir.

Almanya, 1659: Küçük bir Bavyera kenti olan Schongau'da Lech Irmağı'ndan, ölmek üzere olan bir çocuk çıkarılır. Çocuğun omzunda cadı işi olduğu düşünülen garip bir dövme vardır. Ebe Martha Stechlin, bu olayın ardından Schongau halkı tarafından cadılıkla suçlanır. Başka çocukların da kaybolması ve öldürülmesiyle beraber olaylar büyür. Şehrin yöneticileri, ebenin bir an önce infazından ve konunun kapanmasından yanadır. Cellat Jakob Kuisl ve akıllı kızı Magdalena, Doktor Simon ile birlikte ebenin suçsuzluğunu ispatlamak ve gerçek katilleri bulmak için harekete geçerler...
Cellatlar uğursuz kişiler olarak görüldüğünden kentlilerle evlenmeleri ancak istisnai hallerde mümkündür. Bu nedenle cellat aileleri kendi içlerinde evlenir ve asırlar boyu devam eden cellat hanedanları ortaya çıkar. Bavyera'nın en ünlü cellat hanedanı olan Kuisl ailesinden gelen yazar Oliver Pötzsch, bu eserinde gizemli aile tarihini konu etmektedir.


Değerlendirmeler

değerlendirme
8 puan

Kitaba ilk başladığımda (12 Nisan 2012) vakitsizlikten dolayı konsantre olamadığım için ara vermiştim (bir ara unutmuşum :/ )
Nihayetinde yeniden başladım ve (22/24 Ekim 2012) kitabı bitirdim neden tamamen konsantre olamadığımı da anladım..

Yazarın Alman olması, hikayenin 17.yy hiç bir fikrimin olmadığı bir meslek ve yaşam kültürü ,dolayısı ile karakterlerin Alman isimli olmaları (tam bir karmaşa, zihin ambale :o ),aşina olmadığım bir ülkenin tarihinin yansımaları,bahsi geçen konulara yabancı olmamdan kaynaklıymış...

Ayrıca -çoğu zaman kalabalık kadroları sevsem de- bu kitapta aşırı fazla kişi ve isim yüklemesi (ambale eden !) vardı anlatım içinde oldukça gerekli olduğunu zaman içinde anlıyoruz :/

Bütün bunlara rağmen Çeviri mükemmeldi aşina olmadığım bir dil,17.yy. ve kültür hiç bir falso vermeden oldukça etkin bir şekilde aktarılmış :)

Takıldığım her ne kadar orjinal adı ''Die Henkerstochter'' da olsa celladın kızı hikayede az biraz aktif de olsa konu onun üzerine kurulmamıştı belki son anda kısa -bir süre- bir adım öne çıkmış olabilir..

Konusu tam bir polisiye,bağnazlıkla mücadele,para ve güç hırsı üzerine kurulmuştu.

7 puan

Kitabın isminin konusuyla pek alakası yok.Zannımca yayınevi daha çok dikkat çekmesi için bu ismi koymuş.Okuduğunuzda sizi sıkmayan 1659 yılının Almanyasında küçük bir şehirde yaşanan görünürdeki cadı avı ve bu avın gerçekte perde arkasında olan olaylar hikaye edilmiş.Çevirmenin de başarılı çevirisiyle okunabilir bir eser haline gelmiş.


Baskı Bilgileri

Karton Cilt, 424 sayfa
Ocak2012 tarihinde, Epsilon tarafından yayınlandı


ISBN
9789944824897
Dil
Türkiye Türkçesi

Etiketler: tarihi roman

Benzer Kitaplar

Şu An Okuyanlar

Şu anda kimse okumuyor.

Okumuşlar

cuneytgargin cuburcu leylakce pastelrenklervehayat adorable
11 kişi

Okumak İsteyenler

misterred Zahide karagozozlem duyyguu Merve Gül
7 kişi

Takas Verenler

Takas veren bulunamadı.
Puan : hepsi | 1 | 2 | 3 | 4 | 5 | 6 | 7 | 8 | 9 | 10
Değerlendirme Zamanı: en yeni | en eski