Tanrı Âdemi cezalandırıp cennetten dünyaya attığında bembeyaz bir de taş düşer: Hacerül-Esved; insanların günahları nedeniyle kapkara olan taş. Ve Âdem, büyük bir acı içine zürriyetine, atıldıkları cennetin yolunu göstermek üzere bir kitap yazar, ama sonra görür ki büyük bir inkârın içindeki nesli, cennetten atılmalarının nedenini unutmuş. Bunun üzerine kitabın saklanmasına karar verir.Salaheddin Eyyubi Kudüsü aldığında tapınakta saklı olduğunu düşündüğü bu kitabı, ele geçirmeye çalışır, ama Tapınak Şövalyeleri, kitabın koruyucusu Hakikat Hafızı adlı kadını Haşhaşi İmami Sinanın elinden kaçırıır ve sorgular.Ortaçağda savaşlar yüzünden büyük acılar çeken insanlar için cennetin ebedi huzuru büyük bir umuttur. Aynı kaynaktan geldiği söylenen dinler arasında büyük bir çekişme başlar. Diğerlerinden önce bu büyük sırrı çözmek, cenneti bulmak için, birbirlerine muhtaç olacakları bir yarışa girişirler.Muammer Yüksel cennet üçlemesinin ilk romanında Kudüste başlayan, Avrupaya oradan da Orta Asyanın bilinmezlerine uzanan bir sırrın peşindeki savaşçıların, şövalyelerin ve fedailerin öyküsünü sürükleyici bir kurguyla anlatıyor.
Tanrı Âdemi cezalandırıp cennetten dünyaya attığında bembeyaz bir de taş düşer: Hacerül-Esved; insanların günahları nedeniyle kapkara olan taş. Ve Âdem, büyük bir acı içine zürriyetine, atıldıkları cennetin yolunu göstermek üzere bir kitap yazar, ama sonra görür ki büyük bir inkârın içindeki nesli, cennetten atılmalarının nedenini unutmuş. Bunun üzerine kitabın saklanmasına karar verir.Salaheddin Eyyubi Kudüsü aldığında tapınakta saklı olduğunu düşündüğü bu kitabı, ele geçirmeye çalışır, ama Tapınak Şövalyeleri, kitabın koruyucusu Hakikat Hafızı adlı kadını Haşhaşi İmami Sinanın elinden kaçırıır ve sorgular.Ortaçağda savaşlar yüzünden büyük acılar çeken insanlar için cennetin ebedi huzuru büyük bir umuttur. Aynı kaynaktan geldiği söylenen dinler arasında büyük bir çekişme başlar. Diğerlerinden önce bu büyük sırrı çözmek, cenneti bulmak için, birbirlerine muhtaç olacakları bir yarışa girişirler.Muammer Yüksel cennet üçlemesinin ilk romanında Kudüste başlayan, Avrupaya oradan da Orta Asyanın bilinmezlerine uzanan bir sırrın peşindeki savaşçıların, şövalyelerin ve fedailerin öyküsünü sürükleyici bir kurguyla anlatıyor.