Hıristiyanlık hakkında bir şikayetimi, sadece duvarların olduğu bir yerde tüm duvarlara yazmak istiyorum, kör olanların bile görmelerini sağlayacak harflerim var... Hıristiyanlığın büyük bir lanet olduğunu iddia ediyorum, öylesine içten bir çürümüşlük ki, intikamın içgüdüsüdür o ve amacına ulaşmak için hiçbir yol yeterince zehirli, gizli ve küçük değildir, ben ona insanlığın ölümsüz tek utancı diyorum...
Hıristiyanlık hakkında bir şikayetimi, sadece duvarların olduğu bir yerde tüm duvarlara yazmak istiyorum, kör olanların bile görmelerini sağlayacak harflerim var... Hıristiyanlığın büyük bir lanet olduğunu iddia ediyorum, öylesine içten bir çürümüşlük ki, intikamın içgüdüsüdür o ve amacına ulaşmak için hiçbir yol yeterince zehirli, gizli ve küçük değildir, ben ona insanlığın ölümsüz tek utancı diyorum...
Nietzsche'nin hristiyanlığı eleştirdiği kitabı Deccal. İlginç olan kitabın bir bölümünde İslamı ve Muhammed'i övüyor olması. Tam da bu yüzden kendisinin müslüman olduğu gibi absürd bir iddia dahi ortaya atılmıştır.
Nietzsche Deccal'de tasavvuftan, ahlaka kadar birçok konuya eğilir. Ahlak konusundaki fikirleri yavaş yavaş Deccal'de oturmaya başlamıştır.
''Sevgi insanların nesneleri genellikle olmadığı gibi görmeleridir'' der Nietzsche Deccal'de ve sizi aforizmalarıyla büyülü bir dünyaya götürür.
Daha sonra dinler ve ahlaka karşı tam bir saldırıya girişecek olan Nietzsche Deccal'de Hristiyanlık eleştirisi ile ısınıyor.
Nietzsche'nin okuduğum ilk kitabı değil lakin ilkmiş gibi oldu, savunduğu tez mantığa yatıyor veya yatmıyor bu tartışıla bilir ve fakat öyle güzel betimlemeleri var ki hayran kaldım bir felsefi kitapta bulunması zor bir şey... Okumanızı şiddetle tavsiye ederim.