Erich Maria Remarque (1898-1970), bütün yapıtlarında Savaş ortamı içindeki insanı ele alır. Romanlarında hiçbir zaman savaşı, çarpışan insanların savaşı olarak ele almaz. Onun roman kişileri, yurtlarından yuvalarından, sevdiklerinden zorla kopartılıp savaş alanlarına fırlatılmış insanlardır. Çoğu kez niçin savaştıklarını, ne uğruna savaştıklarını bile bilmezler. Bu da savaş denilen çılgınlığın saçmalığını ortaya koyar. 1931de yayınlanan Dönüş Yolu adlı bu çok sevilen romanında, yazar, savaş sonrasını, insanın yalnızlığını, döndüğü eski çevresine yabancılaştığını vurgular. Bu yabancılaşma, romanın kanramanlarından birinin kendini öldürmesine varacak kadar yoğundur.
Erich Maria Remarque (1898-1970), bütün yapıtlarında Savaş ortamı içindeki insanı ele alır. Romanlarında hiçbir zaman savaşı, çarpışan insanların savaşı olarak ele almaz. Onun roman kişileri, yurtlarından yuvalarından, sevdiklerinden zorla kopartılıp savaş alanlarına fırlatılmış insanlardır. Çoğu kez niçin savaştıklarını, ne uğruna savaştıklarını bile bilmezler. Bu da savaş denilen çılgınlığın saçmalığını ortaya koyar. 1931de yayınlanan Dönüş Yolu adlı bu çok sevilen romanında, yazar, savaş sonrasını, insanın yalnızlığını, döndüğü eski çevresine yabancılaştığını vurgular. Bu yabancılaşma, romanın kanramanlarından birinin kendini öldürmesine varacak kadar yoğundur.
296 sayfa