Amy ve Çırak, sonunda uzay gemisi Godspeed'in kasvetli duvarlarından kurtuldular. Centauri-Dünya'da yeni bir yuva inşa etmeye ve taze bir başlangıç yapmaya hazırdılar. Bu gezegene ulaşmak için Amy, evrenin ötesinden 25 trilyon mil yol kat etmişti.
Fakat bu yeni Dünya, Amy'nin umut ettiği gibi bir cennet değildi. Devasa pterodaktil benzeri kuşlar, zihin uyuşturucu toksin özelliği taşıyan mor çiçekler ve taş duvarlarında açıklanamayan ve gizemli sırlar taşıyan harabeler vardı. Peki ya en büyük sır neydi? Godspeed'in önceki yolcuları bu gezegende yalnız değillerdi. Ve eğer kalmak istiyorlarsa, savaşmak zorundaydılar.
Hayatta kalma mücadelesi veren koloniyi kurtarmak ve birlikte bir gelecek inşa etmek için bir umut peşinde olan Amy ve Çırak, bunun için kimin -veya neyin- orada olduğunu bulmalıydılar. Bu yürek parçalayıcı yolculukta kendi içlerine bakmalıydılar. Kendilerini insan yapan şeyin ne olduğunu bulmalıydılar. Ya koloni yok olsaydı? Yoksa uğruna feda ettikleri her şey -dostları, aileleri, Dünya'daki yaşam- bir hiç uğruna feda edilmiş olacaktı.
Amy ve Çırak, sonunda uzay gemisi Godspeed'in kasvetli duvarlarından kurtuldular. Centauri-Dünya'da yeni bir yuva inşa etmeye ve taze bir başlangıç yapmaya hazırdılar. Bu gezegene ulaşmak için Amy, evrenin ötesinden 25 trilyon mil yol kat etmişti.
Fakat bu yeni Dünya, Amy'nin umut ettiği gibi bir cennet değildi. Devasa pterodaktil benzeri kuşlar, zihin uyuşturucu toksin özelliği taşıyan mor çiçekler ve taş duvarlarında açıklanamayan ve gizemli sırlar taşıyan harabeler vardı. Peki ya en büyük sır neydi? Godspeed'in önceki yolcuları bu gezegende yalnız değillerdi. Ve eğer kalmak istiyorlarsa, savaşmak zorundaydılar.
Hayatta kalma mücadelesi veren koloniyi kurtarmak ve birlikte bir gelecek inşa etmek için bir umut peşinde olan Amy ve Çırak, bunun için kimin -veya neyin- orada olduğunu bulmalıydılar. Bu yürek parçalayıcı yolculukta kendi içlerine bakmalıydılar. Kendilerini insan yapan şeyin ne olduğunu bulmalıydılar. Ya koloni yok olsaydı? Yoksa uğruna feda ettikleri her şey -dostları, aileleri, Dünya'daki yaşam- bir hiç uğruna feda edilmiş olacaktı.
Çok fazla yazım hatası vardı. Hatta bir yerde 'aşure' yazmışlar yanlışlıkla. Kitabın sonuna doğru hatalar artıyor, bazı cümleleri anlamak için iki kere okuyorsunuz.
Seri bittiği için üzüldüm. Hoşuma giden, güzel bir seriydi. Okurken çok keyif aldım. Çırak karakterine zamanla ısındım. İlk kitabın sonunda Amy'i uyandırdığı ortaya çıkınca, yazarın bu karakteri tam oturtamadığını düşünmüştüm. Gemi için kendini feda etmeye hazır bir çocuk, ama kızı görünce 'anaa saçı kırmızı lan' diye kızı uyandırıyor. Seriyi bitirdim ama hala bu davranışı Çırak karakterine uygun bulmuyorum. Bu yüzden Çırak'a karşı mesafeliydim ama sonraki kitaplarda çok net güzel bir karakter yaratmış yazar. Özellikle son kitapta Amy'nin Chris'i görünce dibinin düştüğünü görmesine rağmen bir şey yapmadan seçimi Amy'e bırakması çok hoştu. Olayın tamamen dışında kalıp izledi.
Amy'nin bazı sözleri ve hareketleri saçmaydı. Bazen iticiydi. Ama genel olarak olaylar çok akıcı ve güzeldi. Sonunda her şeyin ortaya çıktığı kısım şahaneydi. Hiç aklıma gelmemişti. Bu sefer hain karakter çok güzel gizlenmişti. Kitabın yarısından sonra 'bu çocuk ne zaman ortaya çıktı ya' diye bir şüphe düşüyor insanın içine ama finali tahmin edemiyorsunuz yinede. Final beklediğimden farklıydı, beğendim.
Ne olacağına dair aklımdaki tüm senaryoları mahveden yazar bu konuda beni büyük hayal kırıklığına uğratırken, bana aklımdakilerden bambaşka bir tat sunarak kitabın sayfaları arasındaki yolculuğumu unutulmaz kıldı. Serinin üçüncü ve son kitabına yakışan, beklenmedik, zevkle okuduğum, keşke devamı olsa dediğim bir seriydi. Tavsiye ederim.
Centauri~Dünya'ya inen Godspeed ekibinin gezegeni keşfi, başına gelenleri ve savaşmak zorunda oldukları yaratıkları okuyoruz bu kitapta. Sanırım saçmalamadan ya da konudan sapmadan diyeyim yapılan güzel bir final olmuş. Sevdim bu seriyi. Devamı yazılabilirdi aslında ve filmi de güzel olur bence :)
bence bu seri çok hüzünlü bir seri, harika ama bir o kadar da kalp kıran...
http://mehtapvekitap.blogspot.com/2014/06/okudum-bitti-66-dunyann-golgesi-beth.html
Yolculuğun son durağı. Önceki seriler kadar iyiydi. Fakat favorim uzayın muhteşem betimlenmesiyle episode 1'dir.
Kitabın son 100 sayfasında yazım ve sayfa hatalarına rağmen okumak çok zevkliydi... yine... bittiğine üzüldum. Yoksa devam eder mi?
http://kronikokur.blogspot.com.tr/2015/02/dunyann-golgesi-across-universe-3.html
Sıkılmadan konu dağılmadan güzel bir finalle bitti seri bir çok yerde şaşırttı açıkçası bu kadarını beklemiyordum sanki devamıda olabilirmiş
Efsane bir seriydi.. yazarın kurgusu , oluşturduğu dünya ve de önümüze serdiği gelecek öyle gerçekçiydi ki sanki bi kaç seneye her tarafımızı dondurulmuş insanlar uzayda ki koloniler falan saracak gibi hissettim. Tek bir mantık hatası dışında beni rahatsız eden en ufak bir nokta olmadi.. hatayı da yazardım ama ciddi anlamda kitabın sonundan bahsetmem gerekiyor ki bunu kitabın büyüsünü bozmamak için kulak arkasi yapiyorum😅😉
Ciltsiz, 464 sayfa
Mayıs2014 tarihinde, Olimpos Yayınları tarafından yayınlandı