Tolstoyun hikâyelerinin bu ilk cildinde, yazarın farklı dönemlerinde kaleme aldığı üç önemli hikâyesini okuyacaksınız. Hikâyelerin üçünde de kar yağıyor. En erken tarihli olan Tipi (1856) ölüm korkusu, hayatta kalmak ve hatırlamak hakkında. 1861de yazılmış olan Polikuşkanın temelinde Tolstoyun Brükseldeyken duyduğu köy hayatıyla ilgili gerçek bir olay yatıyor. Efendi ile Uşağı (1895) ise, insanların birbirine muhtaç olmaları, eşitlik ve kendini ve ötekini keşfetmek üzerine bir başyapıt. Bu üç hikâyeyi, Mehmet Özgülün Rusça asıllarından yaptığı çeviri ve Richard Gustafsonun Efendi ile Uşağı hakkındaki güçlü incelemesiyle sunuyoruz.Tolstoy konusunda da senden tamamen farklı düşünüyorum. Tolstoy muhteşem bir yazar. Hiçbir zaman anlayışsız değil, aptal değil, yorulmak nedir bilmiyor, bilgiçlik taslamıyor, teatralliğe düşmüyor. Diğerlerinden çok daha üstün.James Joyceun, kardeşi Stanislausa yazdığı bir mektuptan, 18 Eylül 1905
Tolstoyun hikâyelerinin bu ilk cildinde, yazarın farklı dönemlerinde kaleme aldığı üç önemli hikâyesini okuyacaksınız. Hikâyelerin üçünde de kar yağıyor. En erken tarihli olan Tipi (1856) ölüm korkusu, hayatta kalmak ve hatırlamak hakkında. 1861de yazılmış olan Polikuşkanın temelinde Tolstoyun Brükseldeyken duyduğu köy hayatıyla ilgili gerçek bir olay yatıyor. Efendi ile Uşağı (1895) ise, insanların birbirine muhtaç olmaları, eşitlik ve kendini ve ötekini keşfetmek üzerine bir başyapıt. Bu üç hikâyeyi, Mehmet Özgülün Rusça asıllarından yaptığı çeviri ve Richard Gustafsonun Efendi ile Uşağı hakkındaki güçlü incelemesiyle sunuyoruz.Tolstoy konusunda da senden tamamen farklı düşünüyorum. Tolstoy muhteşem bir yazar. Hiçbir zaman anlayışsız değil, aptal değil, yorulmak nedir bilmiyor, bilgiçlik taslamıyor, teatralliğe düşmüyor. Diğerlerinden çok daha üstün.James Joyceun, kardeşi Stanislausa yazdığı bir mektuptan, 18 Eylül 1905
Ayrı bir kitap olduğu gibi İnsan ne ile yaşar? adlı kitabın içinde bulunan hikayelerden biridir. En beğenmediğim hikayeydi ne yazık ki.
kısa bir öykü çok şey anlatan. "hayat biz planlar kurarken başımıza gelendir" sözünü anımsatan bir kitaptı.
ilk hikaye güzeldi diğer iki tanesi tolstoya yakışmamış..acemilik hikayesi gibi geldi bana..