Ondokuzuncu yüzyıl Batı edebiyatının en büyük ve en ihmal edilmiş yazarlarından biri olan Thomas de Quinceynin bu üç parçalık uzun denemesi, en dehşet verici insani eylemlerden birine, cinayete, hiç beklenmedik bir gözle bakıyor: İnce ince tasarlanmış, her ayrıntısı düşünülmüş sanatsal bir ürün olarak. Bir tablo, şiir ya da beste gibi. İsmet Birkanın mükemmel çevirisinden okuyacağınız bu şaşırtıcı, yadırgatıcı, sürükleyici kitap, bir seri katilin kafasının içinden geçenler kadar, insan aklıyla dünya gerçekliğinin, şiddetle sanatsallığın birbirlerine karışıp nasıl allak bullak edici insani sorular sordurabildiği hakkında. Biraz de Quincey karıştırdım ve bunca zaman onu okumamış olmakla neler kaçırdığımı fark ettim. Sen de hemen herhangi bir yazısını ya da kitabını bulup başlamalısın... Vladimir Nabokov, Edmund Wilsona bir mektubundan De Quinceye o kadar çok şey borçluyum ki, bu borçların sadece birkaçını anarsam sanki başka borcum yokmuş gibi zannedilir diye korkuyorum. Jorge Luis Borges
Ondokuzuncu yüzyıl Batı edebiyatının en büyük ve en ihmal edilmiş yazarlarından biri olan Thomas de Quinceynin bu üç parçalık uzun denemesi, en dehşet verici insani eylemlerden birine, cinayete, hiç beklenmedik bir gözle bakıyor: İnce ince tasarlanmış, her ayrıntısı düşünülmüş sanatsal bir ürün olarak. Bir tablo, şiir ya da beste gibi. İsmet Birkanın mükemmel çevirisinden okuyacağınız bu şaşırtıcı, yadırgatıcı, sürükleyici kitap, bir seri katilin kafasının içinden geçenler kadar, insan aklıyla dünya gerçekliğinin, şiddetle sanatsallığın birbirlerine karışıp nasıl allak bullak edici insani sorular sordurabildiği hakkında. Biraz de Quincey karıştırdım ve bunca zaman onu okumamış olmakla neler kaçırdığımı fark ettim. Sen de hemen herhangi bir yazısını ya da kitabını bulup başlamalısın... Vladimir Nabokov, Edmund Wilsona bir mektubundan De Quinceye o kadar çok şey borçluyum ki, bu borçların sadece birkaçını anarsam sanki başka borcum yokmuş gibi zannedilir diye korkuyorum. Jorge Luis Borges
Satirik bir dille cinayetleri incelemiş de Quincey. Yer yer mizahi bir üslubu da var. Hani olan olmuş, ölen ölmüş; bari işin estetiğine bakalım biraz dercesine yazılmış bir metin. Farklı bir bakış açısı, ilginç bir yaklaşım; okumakta fayda var.
110 sayfa