Yıllar önce büyükannemin bahçesinde uzandığım bir gün, dayım Big, bana ne yaptığımı sormuştu. Ona gökyüzünü seyrettiğimi söyledim. O da ''Yanılıyorsun Lennie, gökyüzü her yerde hatta ayaklarının dibinde,'' demişti.
Baktığım her yer gökyüzü, doğru... Acıyı da, üzüntüyü de sevmiştim nedense ve her ikisi de gökyüzündeydi... Ben nasıl bakarsam, o da öyle görünüyordu gözüme...
Peki ya üzüntü!
Üzüntü, sandalyelerin bizi desteklemeyi, aynaların bizi yansıtmayı, duvarların bizi korumayı unuttuğu bir evdi.
Üzüntü, biri kapıyı her tıklattığında ya da zili her çaldığında kaybolan, en ufak rüzgarda havaya uçan, herkes uyurken kendisini yerin dibine gömen bir evdi.
Yıllar önce büyükannemin bahçesinde uzandığım bir gün, dayım Big, bana ne yaptığımı sormuştu. Ona gökyüzünü seyrettiğimi söyledim. O da ''Yanılıyorsun Lennie, gökyüzü her yerde hatta ayaklarının dibinde,'' demişti.
Baktığım her yer gökyüzü, doğru... Acıyı da, üzüntüyü de sevmiştim nedense ve her ikisi de gökyüzündeydi... Ben nasıl bakarsam, o da öyle görünüyordu gözüme...
Peki ya üzüntü!
Üzüntü, sandalyelerin bizi desteklemeyi, aynaların bizi yansıtmayı, duvarların bizi korumayı unuttuğu bir evdi.
Üzüntü, biri kapıyı her tıklattığında ya da zili her çaldığında kaybolan, en ufak rüzgarda havaya uçan, herkes uyurken kendisini yerin dibine gömen bir evdi.
Çok güzel bir kitap tek kötü yanı çok ince olması sonu çabuk geldi
https://oldgirlsontheblog.blogspot.com/2018/08/oldu-olacak-olmus.html#more
Karton Cilt, 304 sayfa
2010 tarihinde, epsilon tarafından yayınlandı