Bazen ölümsüzlük, ölümden daha çok korkutur insanı.
Tremont Ailesi mağarada yaşadıkları doğaüstü olayların ardından geçen on yılın sonunda, artık her şeyi arkalarında bırakarak “normal” yaşantılarına geri dönmüştür. Sarah doğaüstü güçlerini bastırmış, on altı yaşında, herkes gibi okula giden bir genç kız olmuş, Jack ile Lauren da bir şekilde başlarına gelen olayın etkisinden kurtulmuştur. Fakat Lonetree'nin sürpriz ziyaretiyle hiçbir şeyin düşündükleri gibi olmadığını anlarlar. Lonetree'nin ziyaretinin tek bir amacı vardır: Jack'i Sarah'nın peşinde olan Mama D'ye karşı uyarmak. Jack her ne kadar buna inanmak istemese de gerçeklerle yüzleşmek zorunda kalacaktır. Ve bu seferki tehlike sandığından çok daha büyüktür.
Bazen ölümsüzlük, ölümden daha çok korkutur insanı.
Tremont Ailesi mağarada yaşadıkları doğaüstü olayların ardından geçen on yılın sonunda, artık her şeyi arkalarında bırakarak “normal” yaşantılarına geri dönmüştür. Sarah doğaüstü güçlerini bastırmış, on altı yaşında, herkes gibi okula giden bir genç kız olmuş, Jack ile Lauren da bir şekilde başlarına gelen olayın etkisinden kurtulmuştur. Fakat Lonetree'nin sürpriz ziyaretiyle hiçbir şeyin düşündükleri gibi olmadığını anlarlar. Lonetree'nin ziyaretinin tek bir amacı vardır: Jack'i Sarah'nın peşinde olan Mama D'ye karşı uyarmak. Jack her ne kadar buna inanmak istemese de gerçeklerle yüzleşmek zorunda kalacaktır. Ve bu seferki tehlike sandığından çok daha büyüktür.
https://illekitap.blogspot.com/2018/12/jeff-gunhus-kabus-devam-ediyor-night.html
Normalde hiç okumadığım bir türü, Jeff Gunhus sayesinde fena halde tutkun olup okuyacağım. Bu tür kitaplar beni hem ürpertir hem de korkutur ve genelde de okuyamam. Hele kapak tasarımıyla falan birleştiğinde tamam İnci için uykusuz geceler hoş geldin moduna girerim. Ama Jeff Gunhus, kurgularını öyle bir ele alıyor ki, korkmuyor ürperiyorum... uykusuz kalacak kadar tedirgin ettirmiyor ama gizemi hafiften bir geriyor. Heyecanı bitmiyor, nefes kesici ve adrenalin dorukta kitabı okumanıza sebep oluyor.
Hatta Kabus kitabını çok beğenmeme rağmen, bu kitabın ondan daha iyi olduğunu söyleyerek daha etkileyici, ürpertici olduğunu ekleyebilirim de.
Direk yoruma girdim ama kendimi tutamadım. Öncelikle kesinlikle sırayla okunması gereken bir seri çünkü Kabus kitabında henüz 6 yaşında olan Sara'nın macerası bu kitapla aradan on yıl geçip tekrar etmesiyle devam ediyor. Tekrar etmesi derken asla bitmeyecek gibi görünen kötülükler Sarah'a musallat oluyor. Ki şunu söyleyebilirim ki kitabın son bölümüne... paragrafına... hatta cümlesine bakarsak kesinlikle bir üçüncü kitabı hak ediyor bu seri.
Kitabın kısaca konusuna değinmek gerekirse; mağaradan yaşanan olayların üzerinden on yıl geçmiştir ve Tremont ailesi normal hayatlarına bir şekilde kaldıkları yerden devam ediyorlardır ama kötülük ve Sarah'ın sahip olduğu yetenek hiç de normal bir şekilde durmuyordur. Sarah her geçen gün daha da güçlenirken başka bir kötülük Sarah'nın peşine düşmüştür. Bu sefer karşı karşıya oldukları kötülük, daha güçlü daha vahşi ve neredeyse durdurulamaz bir güçtür.
İlk sayfadan son sayfaya kadar ne olaylar duruluyor ne de adrenalin durgunlaşıyor. Zaman zaman vahşice ölümler boy gösterse de hep bir kaçış ve kovalamaca var kitapta. Bu da nefes kesmeden okumamıza neden oluyor.
İlk kitapta bir babanın kızı için neler yapabileceğini görmüştük, bu kitapta yine bir babanın neler yapabileceğini okuyoruz ve Jack öyle bir ikilemde kalacağı noktaya geliyor ki... bir okurun bile ben olsam yapardım diyemeyeceği bir ikilem...
Kitabın sn 100-150 sayfası kelimenin tam anlamıyla soluksuz okunuyordu çünkü tam olarak olayların patlak verdiği sahneleri barındırıyor. Hele son 50 sayfası... resmen nefes kesti.
Kitaba dair söylenecek çok fazla şey var ama hepsi spoiler içerikli olduğundan dolayı susuyorum ama demezsem içimde kalır, kitabın sonundaki Daniel detayı cidden bir sürprizdi. Hem şaşırdım hem memnun oldum böyle bir detayla ama içimden bir ses bu delikanlının gelecek de Sarah'nın başını derde sokacağı tabi bir 3. kitap olursa :)
Nedense olsun istiyorum çünkü bu seriyi çok sevdim. Ama bu yazarı da çok sevdim. Dilerim Arkadya daha fazla kitabını çıkarır bu yazarın. Çünkü bence harcanmaması gereken bir yazar.
Karton Cilt, Türkçe, 352 sayfa
Kasım2018 tarihinde, Arkadya Yayınları tarafından yayınlandı