Kaldırım Serçesi: Edith Piaf
Simone Berteaut
Ablam Edith... Babamız birdi, kötü adam da değildi ama sık sık ve esaslı dayak atardı. Sonra büyüdük, sokaklara çıktık, ara sokaklarda, kaldırımlarda hem sürttük hem şarkı söyledik, Edith daha Edith Piaf değildi, hayatı ve erkekleri bir arada tanıdık, o daha yirmisine gelmeden, Aşk ılındı mı ya ısıtmak gerekir ya da vazgeçmek anlayışını kaptı, ama mesleğinde o kadar havai olmadı, öğrenip ilerlemek için ne gerekiyorsa yaptı, zaten o yüzden, hırsıyla, tutkusuyla Kaldırım Serçesi oldu, ne adamlar geldi geçti hayatından, gece bacağını bir erkeğin beline sarmadan yatmayı hiç beceremedi, neonlardan da hiç inmedi, en çok askerleri sevdi, Savaş sırasında hele, Yves Montanda da kök söktürdü, kafasına basmayınca erkeklere kapıyı göstermekte iki dakka tereddüt etmedi, şarkı söylerkense hep tırmandı, para saymayı bilmedi, Charles Aznavouru keşfetti, anneliği erken tatmıştı, hayata hiç doymadı, öldüğü gece parmakları bir serçe pencesi gibi benimkilerin üzerine kapanmıştı, ertesi sabah alt kattaki çocuk söyledi, inanmak istemiyordum ama, ölmüştü...
Ablam Edith... Babamız birdi, kötü adam da değildi ama sık sık ve esaslı dayak atardı. Sonra büyüdük, sokaklara çıktık, ara sokaklarda, kaldırımlarda hem sürttük hem şarkı söyledik, Edith daha Edith Piaf değildi, hayatı ve erkekleri bir arada tanıdık, o daha yirmisine gelmeden, Aşk ılındı mı ya ısıtmak gerekir ya da vazgeçmek anlayışını kaptı, ama mesleğinde o kadar havai olmadı, öğrenip ilerlemek için ne gerekiyorsa yaptı, zaten o yüzden, hırsıyla, tutkusuyla Kaldırım Serçesi oldu, ne adamlar geldi geçti hayatından, gece bacağını bir erkeğin beline sarmadan yatmayı hiç beceremedi, neonlardan da hiç inmedi, en çok askerleri sevdi, Savaş sırasında hele, Yves Montanda da kök söktürdü, kafasına basmayınca erkeklere kapıyı göstermekte iki dakka tereddüt etmedi, şarkı söylerkense hep tırmandı, para saymayı bilmedi, Charles Aznavouru keşfetti, anneliği erken tatmıştı, hayata hiç doymadı, öldüğü gece parmakları bir serçe pencesi gibi benimkilerin üzerine kapanmıştı, ertesi sabah alt kattaki çocuk söyledi, inanmak istemiyordum ama, ölmüştü...
Değerlendirmeler
Evet 10 verdim. Çünkü hayatımda okuduğum en iyi kitaptı. Şuan böyle düşünüyorum. Canım sıkıldı mı açıp herhangi bir sayfasından başlayarak okuduğum bir kitap. Bunu o kadar çok sık yapıyorum ki artık açtığım herhangi bir sayfayı değiştirebiliyorum. Edith Piaf Fransız şarkıcı. Viki de şöyle yazar. Döneminin en ünlü sanatçılarındandır. Hakkında okuduğum ilk şey buydu. Daha öncesinde şarkılarını Candan Erçetin'in çıkardığı bir albümde dinlemiştim.Sadece bir kaç şarkısı vardı. Ama o şarkıların kime ait olduğunu hiç araştırmamıştım ben Candan'dan dinlemeye razıydım. Fakat ne zaman ki La môme/La vie en rose filmini izlediğim zaman o şarkıların kime ait olduğunu bilebildim. Tabi hemen büyük bir hayranlık başladı ve önce diskografisini indirdim tüm şarkılarını dinledim, hatta şarkıların Türkçe çevirilerini buldum olmayanları translate ile çevirip fikir elde ettim ama bu dönemlerde bu kitaptan hiç haberim olmadı. Bir gün tekrardan filmi seyrederken(evet filmide çok kez tekrar seyrettim hala da seyrederim) Şu Simone' u merak ettim belki yaşıyordur diye. Google' yazmamla bilgiler geldi ve o gecenin sabahı kitabı aramaya başladım. Bulmak için biraz uğraştıktan sonra kitabı aldım. Sahaftan birinci baskı 1975 basımı üstelik deri ciltli. Aradığıma değmişti gerçekten. Kitabı yutarcasına okudum. Her bir cümleden sözcükten zevk alarak. Sanki bu kitap beni doyuran bir şeydi. Elimden bırakamadım bitene kadar. Bitti tekrar tekrar okdum ve okuyacağım ta ki ölene kadar.
Edith Piaf ile ilgili şeyleri ilk duyduğum andan beri ilgimi çekmişti. Bu kadar muhteşem ve örneklerle dolu bir hayat...
Kitaba gelecek olursak kitap bir biyografiden çok roman tadında yazılmış ve dili çok sade çok akıcı bir kitap.
Kesinlikle kitap sever herkesin bu kitabı okuyup Edith Piaf ile tanışmasını isterim. :)
Baskı Bilgileri
479 sayfa
Benzer Kitaplar
Şu An Okuyanlar
Okumuşlar
Okumak İsteyenler
|