Dan Brown; Da Vinci Şifresi, Melekler ve Şeytanlardan sonra Kayıp Sembolde insanlığın yüzyıllardır beklediği bir gerçeğin peşinde... Harvard Simgebilim Profesörü Robert Langdon, Kongre Binasında konferans vermesi için yakın bir arkadaşından davet alır. Ancak, Washingtona varır varmaz oldukça garip bir durumla karşı karşıya kalan profesör, kendini korkunç bir oyunun ortasında bulur.Kongre Binasına bırakılmış olan bir sembolün -yakın arkadaşı Peter Solomonın kesik eli- varlığını haber veren bir telefon, Langdonı hiç de yabancısı olmadığı bir dünyaya davet etmektedir. Antikçağlarda kullanılan bu sembolik çağrı, daveti alan kişiyi ezoterik bilgeliğin hüküm sürdüğü, çok eskilerde kalmış kayıp bir dünyaya sürükleyecektir. Sonu belli olmayan bu mistik daveti arkadaşını kurtarmak için kabul eden Langdon, bir anda masonik sırların, saklı kalmış tarihin ve o güne dek görmediği yerlerin gizli dünyasında inanılmaz bir gerçekle yüzleşmek zorunda kalır. Artık cevaplanması gereken sorular vardır: İnsanlığın Altın Çağı, açılmaması gereken bir kapının aralığından sırlarıyla birlikte yok mu olacak, yoksa hikmetin ışığında tüm soruların cevapları mı bulunacaktır?...
Dan Brown; Da Vinci Şifresi, Melekler ve Şeytanlardan sonra Kayıp Sembolde insanlığın yüzyıllardır beklediği bir gerçeğin peşinde... Harvard Simgebilim Profesörü Robert Langdon, Kongre Binasında konferans vermesi için yakın bir arkadaşından davet alır. Ancak, Washingtona varır varmaz oldukça garip bir durumla karşı karşıya kalan profesör, kendini korkunç bir oyunun ortasında bulur.Kongre Binasına bırakılmış olan bir sembolün -yakın arkadaşı Peter Solomonın kesik eli- varlığını haber veren bir telefon, Langdonı hiç de yabancısı olmadığı bir dünyaya davet etmektedir. Antikçağlarda kullanılan bu sembolik çağrı, daveti alan kişiyi ezoterik bilgeliğin hüküm sürdüğü, çok eskilerde kalmış kayıp bir dünyaya sürükleyecektir. Sonu belli olmayan bu mistik daveti arkadaşını kurtarmak için kabul eden Langdon, bir anda masonik sırların, saklı kalmış tarihin ve o güne dek görmediği yerlerin gizli dünyasında inanılmaz bir gerçekle yüzleşmek zorunda kalır. Artık cevaplanması gereken sorular vardır: İnsanlığın Altın Çağı, açılmaması gereken bir kapının aralığından sırlarıyla birlikte yok mu olacak, yoksa hikmetin ışığında tüm soruların cevapları mı bulunacaktır?...
Kayıp Sembol, Dan Brown'nun Da Vinci Şifresi, Melekler ve Şeytanlardan sonra okuduğum üçüncü romanı. Konusu okuduğum diğer Dan Brown kitapları kadar etkileyici olsa da, karakterlerin sağlamlığı diğer kitaplarındaki karakterlere göre vasat kalmış. Romanın sürükleyiciliği ve temposu diğer kitaplara göre daha alt düzeyde. Romanın baş karakteri Longdon'un rol arkadaşı diğer maceralarından da aşina olduğumuz gibi yine bir kadın. Kendi düzeyindeki bir bilim kadını ile -ana teması masonluk olan- gizemleri çözmeye çalışıyor. Longdon, önceki kitaplarda Avrupa'daki gizemleri çözerken, bu kitapta ABD'deki gizemleri çözmeye çalışıyor.
Dan Brown'un kitaplarını sadece bir roman olarak düşünmemeli. Brown, diğer kitaplarında olduğu gibi bu kitapta da tamamen gerçek araştırmaların üzerine kurgulanmış, kimsenin bilmediği gizli belgeler, tapınaklar, tarikatlar, semboller, gizli güçler ve daha birçok bilinmeyeni harmanlayarak bir roman ortaya çıkarmış.
Brown'nun diğer kitaplarından aşina olduğumuz sert eleştirel bakış acısı bu kitapta sekteye uğramış gözüküyor. Brown, bu son kitabıyla masonluğu öcü olmaktan çıkarmaya çalışmış. Kitabın son sayfalarında etkili bir Hristiyanlık vaazı çekerek imana gelmiş, Robert Laongon'u da imanın kapısına yaklaştırmış gibi gözüküyor.
Romanın iskelet olarak öncekilerle aşırı benzerlik taşıdığı inkar edilemez. Bu sefer el atılan oluşum Masonluk. Ek olarak tarih ve simge bilimciliğe ileri teknolojik bilim de eklenmiş durumda. Heyecan unsuru genelde yüksek olmasına karşın finalden çok önce tempo düşmeye başlıyor. Sona doğru sorular ve problemler tek tek cevaplanıyor ama bu sefer cevaplar çok sönük olmuş. Özellikle de kitabın başından beri korunan "sır" açıkçası beni pek de ikna etmedi. Olay din/kültür farkı da değil. Bu kadar çabadan sonra yoruma açık soyut kavramlarla baş başa kalmak insanı ikna etmiyor. Mal' Akh'ın durumu kendini çok belli etmiş. Sadece Langdon'ın olayı şok edici olmuş ama o da finalden çok önce olduğu için çabuk anlaşılıyor. Ayrıca adam bu macerada resmen mala bağlamış. Langdon dahil hiç bir karaktere sempati besleyemedim bu sefer. Bir de bu romandaki mekanlar öncekiler kadar çarpıcı değildi sanki. Brown'ın Amerikan tarihinin en azından bir Avrupa tarihi kadar görkemli olduğunu adeta çırpınarak vurgulaması da pek yetmemiş. Sonuç olarak sondan şöyle bir 50 sayfa sadeleştilebilecek Da Vinci Şifresi'ne göre vasat Melekler ve Şeytanlar'a göre facia ama bir şekilde kendini okutturmayı başaran bir roman.
Her ne kadar tek başına bakıldığına güzel bir macera olsa da yazarın "İhanet Noktası"nda ulaştığı yerden bakıldığında vasat bir roman olarak kalıyor. Eğer "İhanet Noktası"nı henüz okumadıysanız ilk 3 kitaptan sonra buna geçin ve "İhanet Noktası"nı en son okuyun derim. Ya da boş verin, bunu okumasınız da olur aslında, çok bir şey kaybetmezsiniz.
Tamam Dan Brown çok iyidir. Kabul dili kuvvetlidir ve kitaplarından onlarca şey öğrenirsiniz. Hepsine "Evet" diyorum.
Ama " Da Vinci Şifresi", üstüne " Melekler ve Şeytanlar" okuduysanız "Kayıp Sembol" sizin için işkenceye dönüşebilir.
Gözünüzü kapattığınızda tarikatlar, masonlar ve sembollerle yaşamak istemiyorsanız ve biraz daha farklı, yeni konular istiyorsanız ama yine de yazardan da vazgeçme niyetinde değilseniz "İhanet Noktası" nı okumanızı tavsiye edebilirim.
Yazarın en zayıf bulduğum kitabıdır.(Tamamen kişisel değerlendirmem) Her şeye rağmen Dan Brown özelliklerini taşıması yüzünden yazarın sevenleri tarafından okunmalı derim.
Eleştiriye musait bazi noktalar olsada insanliga harika 6 kitap armagan etmis olan yazara kiyamiyorum.
Tek kelime ile mükemmel bir kitap. Dan Brown'un kişiliğini kitaplara yansıtmasına hastayım.
noetik bilimden ve masonluktan bahsetmesi,kurgusunun da güzel olmasıyla güzel bir brown kitabı
Keyifle okuduğum Dan Brown romanlarından biri daha.Oldukça etkileyici ve sürükleyici.
Bol spoiler vereceğim ona göre okuyun.
Ben uzun yıllar Dan Brown okumadım. Çünkü lisede bir Grange hayranıydım ve Dan Brown' un ona rakip gösterilmesini bir türlü kabul edemiyordum, ergenlik işte. Sonrasında Da Vinci' nin Şifresi' nin filmini izledim(Türkçe' deki bu isim tamlamaları beni öldürecek ya neyse) 'Lan' dedim, 'hem çok iyi, hem de çok cesurca, helal olsun' Sonrasında bu kitap geçti elime. Müthiş bir keyifle okudum yazarın büyük çabaları(!) sonucu fiyaskoya dönüşmemiş her polisiye romanı okuduğum gibi. Dolayısıyla çok keyifli okudum diye kitabı övmemem ben. Bir polisiye/gerilim/macera romanı sürükleyici olamayacaksa hiç yazılmasın daha iyi zaten. Benim için bu tarz kitapları iyi yapan şey sonudur genelde. Yalnız Michael Connelly kitaplarından Harry Bosch serisini ayrı tutuyorum. Başka yorumlarda da belirttiğim üzere Bosch' a özel bir hayranlığım var.
Dan Brown ise bildiğimiz polisiyelerden biraz ayrılıyor elbette. Dolayısıyla iyi bir polisiye gözümde 6 yıldızı, sonu çok iyi bir polisiye 8 yıldızı hak ederken Dan Brown vasat bir sonla bile en azından 7 yıldızı alır. Konularını gerçek hayattan alıp, tabu addedilen şeylerin üzerine gitmesi elbette ki takdiri hak ediyor. Bu kitap da finaline kadar bir macera/gerilim kitabından beklediğiniz hemen heme her şeyi veriyor. Her çözümün aslıdna yeni bir bulmaca ortaya çıkarması bir yerden sonra sıkıcı gelmişti gerçi ama bir şekilde merak ve tempoyu üst seviyelerde tutmayı başarıyor Dan Brown. Yalnız o ne salakça bir sondur be abi!? Kitabın finalini okuduğumda kandırılmış gibi hissettim kendimi. Sanki sadece Hristiyan Alemi ile arasını düzeltmek için yazmış bu kitabı Dan Brown. Yani sanki tepkilerden korkmasa 'sevgi içimizde' yazıp bitirecekmiş kitabı.
Detayına hiç girmeden özet geçiyorum; Da Vinci Şifresi ile arasını açtığı herkesle arasını düzeltmiş bu kitapla Dan Brown. Artık isteyerek mi yaptı yoksa yapmak zorunda mı kaldı bilemem.
İyi bir finalle 8' i zorlayacak kitap 6' yı zor aldı finali yüzünden.
Ciltli, 512 sayfa
2010 tarihinde, Altın Kitaplar tarafından yayınlandı