Amerikalı kadın yazar Willow Wilson’ın, dünyanın en merak edilen coğrafyalarından birinde, Mısır’da, İslam’a yaptığı yolculuğu ve Mısırlı bir adamda sevgiyi bulmasını anlatan Kelebeği Kurtarmak, Müslüman dünyasını kucaklayan bir Batılının çarpıcı hikâyesini gözler önüne seriyor.Yazar Boston Üniversitesi’nde öğrenciyken, ateist bir ailede büyümesinin etkisiyle henüz olgunlaşmamış ruhani dünyasını anlamasına yardımcı olacağı umuduyla İslami çalışmalar dersi almaya başlar.
11 Eylül sonrasına denk gelen bu dönemde, geçirdiği ağır bir hastalık nedeniyle uykusuz kaldığı gecelerde Tanrı inancıyla barışır. Aradığı huzuru İslam’da bulan yazar, mezuniyet sonrası Mısır’da çalışma fırsatı yakalayınca, kaderinde yazılı olan bu kıtalararası yolculuğa çıkarak belirsiz bir geleceğe yelken açar.İngilizce öğretmenliği yaptığı Kahire’ye yerleşerek dinini temel alan bir kültürü anlamaya ve o kültüre dahil olmaya çalışır. Kültürü üzerindeki Batı baskısından huzursuz olan meslektaşı Ömer ile tanışır. İkisi aile, inanç ve gelenek kavramlarının tabiatını sorgular nitelikte bir ilişki yaşamaya başlarlar. Batılı Wilson kızıl saçları, bozuk Arapçası ve tüm açık yürekliliğiyle, laik Batı ve Müslüman Doğu arasında sıkışıp kaldığı bu süreçte, ne kendisinin ne de Ömer’in aile ve geleneklerini bir yana bırakmalarını gerektirecek, uzlaşmacı bir üçüncü kültür yaratmaya çalışır.
Amerikalı kadın yazar Willow Wilson’ın, dünyanın en merak edilen coğrafyalarından birinde, Mısır’da, İslam’a yaptığı yolculuğu ve Mısırlı bir adamda sevgiyi bulmasını anlatan Kelebeği Kurtarmak, Müslüman dünyasını kucaklayan bir Batılının çarpıcı hikâyesini gözler önüne seriyor.Yazar Boston Üniversitesi’nde öğrenciyken, ateist bir ailede büyümesinin etkisiyle henüz olgunlaşmamış ruhani dünyasını anlamasına yardımcı olacağı umuduyla İslami çalışmalar dersi almaya başlar.
11 Eylül sonrasına denk gelen bu dönemde, geçirdiği ağır bir hastalık nedeniyle uykusuz kaldığı gecelerde Tanrı inancıyla barışır. Aradığı huzuru İslam’da bulan yazar, mezuniyet sonrası Mısır’da çalışma fırsatı yakalayınca, kaderinde yazılı olan bu kıtalararası yolculuğa çıkarak belirsiz bir geleceğe yelken açar.İngilizce öğretmenliği yaptığı Kahire’ye yerleşerek dinini temel alan bir kültürü anlamaya ve o kültüre dahil olmaya çalışır. Kültürü üzerindeki Batı baskısından huzursuz olan meslektaşı Ömer ile tanışır. İkisi aile, inanç ve gelenek kavramlarının tabiatını sorgular nitelikte bir ilişki yaşamaya başlarlar. Batılı Wilson kızıl saçları, bozuk Arapçası ve tüm açık yürekliliğiyle, laik Batı ve Müslüman Doğu arasında sıkışıp kaldığı bu süreçte, ne kendisinin ne de Ömer’in aile ve geleneklerini bir yana bırakmalarını gerektirecek, uzlaşmacı bir üçüncü kültür yaratmaya çalışır.
İslam'a yönelmiş bir insanın ruh halini merak ederek okuduğum ama Mısır'daki aile ve toplum yapısını, Şii ve Sünni psikolojisini anlatan bir kitap olduğunu farkettiğimde zamanımı boşa harcağımı farkettiğim, hayal kırıklığına uğradığım, şişirilmiş bir kitap.
içeriğindeki bilgiler, mevcudiyetinize çok şey katmasada, olasılıksız diye bir olgunun olmadığını, insanın biraz empati ve anlayışla neler başarıp etrafındaki önyargıları nasıl yokedebileceğini sade bir dil kullanarak, kısa ve öz anlatmış... dünyaya huzuru getirmek için çokta fazla şeye gerek olmadığının özeti diyebilirim, okunmalı...
Bir kadının doğu ile batı, boşluk ile yoğunluk, varlık ile yokluk, İslam ve Ateizm arasında kalışının, aşkı buluşunun, huzura erişinin, mutluluğunun soluksuz okutan hikayesi.
Kitap bir çok gözleme yer vermesine rağmen yazarlık konusunda çok yetkin bir kalemi olduğunu düşünmedim okurken. Daha fazlası : http://blogumabandim.blogspot.com/2012/08/kelebegi-kurtarmak-gwillow-wilson.html
Surundu durdu elimde. Bekledigim gibi de cikmadi. Daha hikayemsi bisiler beklerken agir sosyolojik cikarimlar, psikolojik cozumlemeler , amerika ve avrupa icin ilgi cekici olabilen lakin ayni cografyada yasadigimiz icin hep bildigimiz ortadogu politikasi hakkinda bilgi vermeler filan.. Baydi beni..
http://moonlightcat13.blogspot.com/2016/05/kelebegi-kurtarmak-g-willow-wilson.html
Büyük bir beklentiyle okudum. İslam ile ilgili sanki büyük bir sır yakalamış bir yazarın açıklayacağı önemli bir bilgi varmış gibi bir beklentim oldu. Kitabın reklamlarında ve arkasındaki açıklamalarda böyle bir izlenim edindim. Yanılmışım. Bana özel kurgulanmış ve on doğrunun yanına iki yanlış sokup insanların aklını çelmek için yazılmış kitap havasına dönüştü sonra. Güya İslama ısınmış bir gencin hikayesi şeklinde vermiş ama kadınların giyiminden tutunda İran'ın Şialık ve Mısır'ın Sünnilik inançlarını sorgulayan insan tipine dönüşmüş.
Güya İslam iyi ama işte şu şu olmasa.... şeklinde yazılmış bir kitap. İsteyen okusun lakin daha iyi bir kitap elinde duruyorsa bu kitaba zaman harcamasın bence.
Ciltsiz, 272 sayfa
Mayıs2011 tarihinde, Derin Kitap tarafından yayınlandı