Kusursuz Cinayet

Bu, bir cinayetin -gerçek katilinin- öyküsüdür. Ve bir yanılsamanın -yaşamsal yanılsamanın, dünyaya ilişkin temel yanılsamanın- yok edilmesinin öyküsüdür. Gerçek, yanılsama içinde kaybolmaz; bütündel gerçeklik içinde kaybolan, yanılsamadır.Eğer cinayet kusursuz olsaydı, cinayetin öğelerini sergilemyi amaçlayan bu kitabın da kusursuz olması gerekirdi.Ne yazık ki cinayet hiçbir zaman kusursuz değildir. Kaldı ki gerçeğin yok edilmesini anlatan bu polisiye kitapta, ne nedenler ne de katiller saptanabildi, ve gerçeğin cesedi de hiçbir zaman bulunamadı.Bu kitabı yönlendiren düşünceye gelince, o da hiçbir zaman saptanamadı. Cinayetin silahı bu düşünceydi.Her ne kadar cinayet hiçbir biçimde kusursuz olmasa da, kusursuzluk, adının da gösterdiği gibi her zaman bir suçla ilgilidir. Aynen kötülüğün şeffaflığı içinde, kötülüğü oluşturanın seffaflığın kendisi olması gibi kusursuz cinayette de kusursuzluğun kendisi cinayettir. Ama kusursuzluk hiçbir zaman cezasız kalmaz: Kusursuzluğun cezası, onun aynen yeniden üretilmesidir.Bu cinayette hafifletici nedenler bulunabilir mi? Kuşkusuz hayır, çünkü bunları her zaman cinayetin nedenleri ya da cinayeti işleyenler arasında aramak gerekir. Oysa bu cinayette bir neden ya da katiller bulunmamakta ve dolayısıyla acıklanamaz niteliğini mükemmel bir şekilde korumaktadır. Gerçek kusursuzluğu da buradan kaynaklanmaktadır. Cinayet bir kavram olarak ele alındığında, bunun, daha çok, ağırlaştırıcı bir neden olduğu tartışma götürmez.Cinayetin sonuçları sürekli bir nitelik sunuyorsa, bunun nedeni, ne katil ne de kurbanın olmamaısdır. Eğer bunlardan biri ya da öteki var olsaydı, cinayetin gizi günün birinde ortaya çıkar ve cinayetsüreci de çözülmüş olurdu. Sonuç olarak giz, katil ve kurbanın birbirine karışmasına dayanmaktadır.: Son çözümlemede, katil ve kurban aynı kişidir. İnsan soyunun birliğini anlamamız, ancak bu nihai eşdeğerliğin gerçekliğini tüm korkunçluğu içinde anlamamızla olanaklıdır. (Eric Gans) Son çözümlemede, nesne ve özne birdir. Dünyanın özünü kavramamız, ancak bu kökten eşdeğerliğin gerçekliğini tüm alaycılığı içinde kavramamızla olanaklıdır.

Bu, bir cinayetin -gerçek katilinin- öyküsüdür. Ve bir yanılsamanın -yaşamsal yanılsamanın, dünyaya ilişkin temel yanılsamanın- yok edilmesinin öyküsüdür. Gerçek, yanılsama içinde kaybolmaz; bütündel gerçeklik içinde kaybolan, yanılsamadır.Eğer cinayet kusursuz olsaydı, cinayetin öğelerini sergilemyi amaçlayan bu kitabın da kusursuz olması gerekirdi.Ne yazık ki cinayet hiçbir zaman kusursuz değildir. Kaldı ki gerçeğin yok edilmesini anlatan bu polisiye kitapta, ne nedenler ne de katiller saptanabildi, ve gerçeğin cesedi de hiçbir zaman bulunamadı.Bu kitabı yönlendiren düşünceye gelince, o da hiçbir zaman saptanamadı. Cinayetin silahı bu düşünceydi.Her ne kadar cinayet hiçbir biçimde kusursuz olmasa da, kusursuzluk, adının da gösterdiği gibi her zaman bir suçla ilgilidir. Aynen kötülüğün şeffaflığı içinde, kötülüğü oluşturanın seffaflığın kendisi olması gibi kusursuz cinayette de kusursuzluğun kendisi cinayettir. Ama kusursuzluk hiçbir zaman cezasız kalmaz: Kusursuzluğun cezası, onun aynen yeniden üretilmesidir.Bu cinayette hafifletici nedenler bulunabilir mi? Kuşkusuz hayır, çünkü bunları her zaman cinayetin nedenleri ya da cinayeti işleyenler arasında aramak gerekir. Oysa bu cinayette bir neden ya da katiller bulunmamakta ve dolayısıyla acıklanamaz niteliğini mükemmel bir şekilde korumaktadır. Gerçek kusursuzluğu da buradan kaynaklanmaktadır. Cinayet bir kavram olarak ele alındığında, bunun, daha çok, ağırlaştırıcı bir neden olduğu tartışma götürmez.Cinayetin sonuçları sürek... tümünü göster


Değerlendirmeler

değerlendirme
Filtrelere göre değerlendirme bulunamadı

Baskı Bilgileri



ISBN
975-539-214-9

Etiketler: sosyoloji

Benzer Kitaplar

Şu An Okuyanlar

Ukrnfl
1 kişi

Okumuşlar

gelcaydemledim acınseninefendindir ZzzZ Casco! dendenn
5 kişi

Okumak İsteyenler

alengin Burak Uzun Nyoteida Altınay
4 kişi

Takas Verenler

Takas veren bulunamadı.
Puan : hepsi | 1 | 2 | 3 | 4 | 5 | 6 | 7 | 8 | 9 | 10
Değerlendirme Zamanı: en yeni | en eski