Viktorya Dönemi edebiyatının en özgün kadın kahramanlarından Margaret Hale ile tanışmaya hazır mısınız?
Kuzey ve Güney, döneminin en önemli sosyal eleştirilerinden ve en tutkulu aşk hikâyelerinden birini barındıran ve yazarı Elizabeth Gaskell'a o muhteşem ününü kazandıran bir yazınsal şölen… Margaret Hale, yaşamının baharında yer değiştirerek farklı bir yaşamın içine girmek zorunda kalan genç bir kız olarak, karşısına çıkan ve üstesinden gelmesi gereken sorunlara ürettiği çözümlerle, dönemin okurları üzerinde düşünsel bir devrim gerçekleştirmiş gerçek bir kahramandır.
"Bugün şahit olduğum bu büyük acılardan sonra, artık nasıl güzel elbiseler giyip bu şık eğlencelere katılmaya devam edebilirim ki?"
Margaret'ın babası ise kendi cemaatlerinin bir papazı olarak hayatında meydana gelen değişimler ve şahit olduğu korkunç acılardan sonra, neredeyse inancını kaybetmek noktasına gelen bir adam halini alır. Ama yaşamın onlara oynadığı oyun yeni başlamaktadır…
Her şeyi değiştiren bir tanışma… Delicesine bir aşk… Yürek yakan sorgulamalar… Tadı damakta kalan bir edebiyat şaheseri…
Kuzey ve Güney, yazılışından 160 yıl sonra, nihayet Türkçede… Üstelik büyük yazar Charles Dickens'ın kendi yayınevinden yayınlamak için yaptığı değişiklik ve yazarın onayını da almış düzeltmelerle birlikte…
Viktorya Dönemi edebiyatının en özgün kadın kahramanlarından Margaret Hale ile tanışmaya hazır mısınız?
Kuzey ve Güney, döneminin en önemli sosyal eleştirilerinden ve en tutkulu aşk hikâyelerinden birini barındıran ve yazarı Elizabeth Gaskell'a o muhteşem ününü kazandıran bir yazınsal şölen… Margaret Hale, yaşamının baharında yer değiştirerek farklı bir yaşamın içine girmek zorunda kalan genç bir kız olarak, karşısına çıkan ve üstesinden gelmesi gereken sorunlara ürettiği çözümlerle, dönemin okurları üzerinde düşünsel bir devrim gerçekleştirmiş gerçek bir kahramandır.
"Bugün şahit olduğum bu büyük acılardan sonra, artık nasıl güzel elbiseler giyip bu şık eğlencelere katılmaya devam edebilirim ki?"
Margaret'ın babası ise kendi cemaatlerinin bir papazı olarak hayatında meydana gelen değişimler ve şahit olduğu korkunç acılardan sonra, neredeyse inancını kaybetmek noktasına gelen bir adam halini alır. Ama yaşamın onlara oynadığı oyun yeni başlamaktadır…
Her şeyi değiştiren bir tanışma… Delicesine bir aşk… Yürek yakan sorgulamalar… Tadı damakta kalan bir edebiyat şaheseri…
Kuzey ve Güney, yazılışından 160 yıl sonra, nihayet Türkçede… Üstelik büyük yazar Charles Dickens'ın kendi yayınevinden yayınlamak için yaptığı değişiklik ve yazarın onayını da almış düzeltmelerle birlikte…
Geçtiği dönem ve içsel tasfirlerin yoğunluğu fazlasıyla olan bu kitap klasiklerin arasında haklı olarak yerini almış.Edebiyat yönünden zengin olan eserleri okurken biraz zorladığını kabul etmek lazım. Benim için de ağır ilerleyen bir kitaptı.
Daha önce dizisini izlemiştim.Gerçekten de gerek kitabı gerekse dizisi çok güzel.Özellikle diziyi birebir uyarlamışlar çok hoşuma gitti.Kitap doğal olarak diziye göre daha ağır ilerliyor ama iyiki okumuşum.Son sayfalarda aşktan eridim valla :) Klasik kitapları sevenlere tavsiye ederim.
Yorumun tamamı:
http://crazydreamernora.blogspot.com.tr/2014/04/kcbt-7-blog-turu-kuzey-guney-kitap.html
Bu kitap olay örgüsüyle, karakterleriyle ve sonuyla "Ben bir klasiğim" diye bağırıyor sanki. Ve klasik severler başta olmak üzere, herkesin bu kitaptan kazanacağı bir şeyler olduğunu düşünüyorum. Hiç olmadı Viktorya Dönemi'ndeki insanların davranışlarını öğrenirsiniz. :D
Bir de spoiler okumayanlar için söyleyeyim, bu kitaptan normal bir aşk kitabı beklentileriniz olmasın. Hatta sizin hiç aşk kitabı beklentiniz olmasın, okuyunca mutlu olursunuz :D Şaka bir yana, bu kitabı sadece aşk teması için almayın, o gözle de bakmayın. Dönemin olayları içerisinde, bir kızın çalkantılı hayatının edebi bir üslupla anlatımıydı bu kitap. Aşk teması da, küçük bir ayrıntı olarak eklenmiş kitaba. Ah bu arada, ben edebî üslûp diyorum ama, yanlış anlaşılmasın. Günümüz Türkçesi kullanılmış kitapta, öyle anlamadığımız kelimeler yok yani.
Ben bir de kısaca kitabı özetlemek istiyordum ki, çok uzattığımı fark ettim. Esneme sesleri duyulmadan bitirmek istiyorum bu yorumu.
Dikkat spoiler.Klasiklerden birisi.En son sayfasına kadar merakta kaldım ama son sayfada muradıma erdim.Güzeldi tavsiye eder,m ancak benim için tek kötü yanı karakterler kibarlıktan ölecek diye korktum.Çok yapmacık geldi bana ama zamanında öyleymiş demek ki çümkü tüm klasiklerde öyle.Ayrıca G.R.R.Martin klasiği gibi.Ölen ölene
Uzun zamandır merak ettiğim bir yazar idi Elizabeth Gaskell özellikle Mary Barton isimli romanını merak ediyordum.Yazar ile tanışmam Kuzey ve Güney isimli romanı ile oldu.
İlk etap da araştırmalarımdan önce Kuzey ve Güney isimli romanın Amerika'da iç savaş zamanında geçen bir hikaye olduğunu düşünmüştüm. Araştırmalarımdan sonra yanıldığımı anladım...Tabii ki değilmiş.
Kuzey ve Güney İngiltere'nin Sanayileşme Devrimini adeta zihinlere kazıtan bir roman. O dönemi yazar o kadar güzel tasvir etmiş ki..Sizi sanayileşme devrimindeki fabrika bacaları,grevler,açlığı okurken adeta yaşıyorsunuz.. Beğendim mi? Evet çok beğendim ama şunu belirtmeden geçemiyeceğim ki roman bir aşk romanı değil..Bir dönem romanı demek daha doğru bir tanım olur.Klasik bir roman....İngiltere'nin Sanayileşme Dönemini yaşatan bir roman.
Nedense Jane Austen'in Aşk ve Gurur'unu bana oldukça hatırlattı..Konu olarak çok olmasa da özellikle kadın karakterlerin güçlü olması. Margaret'in yaşının küçüklüğüne rağmen dayanıklılığı,metaneti insancıllığı beni kendisine hayran bıraktı. Elzabeth Gaskell'in kalemi biraz daha sert ve gerçekçi buldum.
Tüm bu 19.yüzyıl Viktorya dönemindeki dekorda bir aşk hikayesi de okuyorsunuz.Karakterlerimiz aslında orta sınıftan..Elizabeth Gaskell'in bir özelliği sanırım yaşanan dönemi olduğu gibi yansıtmak..
Hikaye İngiltere'nin Güney'inde Helstone Kasabası'nda başlıyor..Kadın kahramanımız Margaret Hale bu kasabada doğmuş büyümüş bir genç kız. Oradaki sakin yaşamdan sonra Milton'un kalabalığında,kargaşasında adeta kaybolur..Margaret'in babası uzun yıllar boyunca yaptığı rahiplikten yaşadığı iç hesaplaşma dolayısı ile istifa edip ailece Ülkenin Kuzeyindeki Milton'a taşınmak zorunda kalınca hepsi için zor günler başlayacaktır.
Bu kalabalık gürültülü şehri Bay Hale öğretmenlik yapabilmek için seçmiştir.Fakat bu durumdan ne annesi ne de Margaret hiç hoşnut olmamıştır..
Romanın erkek John Thornton Milton'lu bir fabrikatör.Ama diğer klasik romanlarda okuduğumuz gibi bir asilzade değil..Bulunduğu yere çalışarak gelmiş öğrenmeye aç bir genç adam..Bu roman da John Thornton Kuzey'i Margaret Hale ise güneyi temsil ediyor bence.Bay Thornton karakteri ayakları yere sağlam basan gerçekçi abartmasız bir karakterdi. Etkilendiğimi söylemeliyim.
Margaret Hale ise sade gösterişsiz,tüm iç hesaplaşmalarını,çatışmalarını içinde yaşayan yumuşak kalpli sıkıntılarını asla belli etmeyen bir karakter. Çok güçlü..
Çünkü Kuzey ve Güney'in yaşam tarzları,hayat görüşleri ile ilgili çatışma bu iki genç arasında oldukça belirginleşiyor.
Fakat bu tezatlık onları birbirine çekiyor..Yanlış anlamalar,grevler,uzaklıklara rağmen filizlenen derin ve tutkulu aşk..
Romanda Margaret'in bir de ağabeyi var Frederick Hale tüm yanlış anlamalara ve Thornton ile sorunlara sebep olan kaçak bir denizci..
Kısaca Aşk ve Gurur,Jane Eyre,Uğultulu Tepeler gibi İngiliz Edebiyatının kilometre taşlarından olan romanları severek okuduysanız ; Kuzey ve Güney'i de çok seveceksiniz.
Yazarın çıkacak romanlarını da bekliyorum.Ülkemizde bu derece güçlü kalemin kitabının daha önce yayınlanması gerekiyordu...
Tavsiye Ederim...
http://hulyami.blogspot.co.uk/2014/03/kuzey-ve-guney-elizabeth-gaskell.html
649 sayfalık romanın bitmesinin haklı gururunu yaşıyorum :) Kitaba dikkatimi romantik bir şeylere yönlendirip, hayatımın debdebesinden biraz uzaklaşabilme umuduyla başladım. Aşk kimin dikkatini dağıtmaz ki? Lakin kitap daha çok fabrikalardan, bunların işleyişinden, grevden, işçiden, iş verenden, ekonomiden bahsediyor. Fonda da bir tutam aşk var ama yemeğe tat verecek kadar değil.
Margaret Hale'nin yaşamının 2 senesi anlatılmış. O kadar çok ölüm oldu ki, yeter artık sen de öl bitsin bu işkence dedim. Gaskell kızın hayatında ateş etmedik kimseyi koymadı, derdi neydi anlamadım :)
Çeviride ve baskıda sıkıntılar var. Bazen mantık hatalarıyla karşılaştım. Kitabın kapak tasarımı insanda aşk romanı olduğu izlenimi uyandırıyor. Çeviriyle mi Gaskell'İn kalemiyle mi alakalı olduğunu pek anlayamadım ama 500'lü sayfalara kadar, kitaptaki duyguları hissedemedim. Bir işçinin yaşadığı olay, acı verici olmasına rağmen ancak bu kadar duygusuz anlatılabilirdi. Kızın yaşadığı 4. ölümde ancak acıyı hissedebildim. O da şok edici oldu, en sıradan ölüm olmasına rağmen...
Kitap sizi içine çekmede biraz sıkıntılı olsa da, okunabilir. Dönemi değerlendirdiğimizde, çok da başarısız sayılmaz. Zaten yazar da bazı yerleri çabuk çabuk yazması gerektiği için okuyucudan bir nevi özür dilemiş. O zaman şartlar ne gerektirdiyse artık. Biraz daha yumuşak geçişler yapılabilseydi, hangi zamandan bahsedildiği daha doğru verilseydi kitap daha sevilebilirdi. Bir sonraki paragrafta dört ay sonrasından bahsedildiğini anlamak biraz müneccimlik gerektirebiliyor. Elinizde varsa okuyabilirsiniz, ama almak için ekstra bir çaba göstermenize gerek yok.
Edebi açıdan güçlü bir kitaptı buna kimse itiraz edemez sanırım ama tefrika roman olmasının da etkisiyle oldukça yavaş ilerledi kitap. Margaret Hale aklı başında tatlı bir kızdı, bir roman kahramanı olarak sevdim kendisini...
http://herkitapayribirdunyadir.blogspot.com.tr/2016/04/kuzey-ve-guney-elizabeth-gaskell.html
Ciltsiz, 649 sayfa
Altın Bilek Yayınları tarafından yayınlandı