Karanlık, soğuk bir odada, odaklanmak için gözlerimi kırptım ama tek düşündüğüm şey acıydı. Vücudum dayak yemiş, çürümüş gibiydi ve aldığım her nefes canımı yakıyordu. Büyük bir olasılıkla da çektiğim acı bu yüzdendi.
Ah Tanrım, bana neler oluyor? Sert zeminden kalkmak için hareket etmeye çalışıyordum ama vücudum bana yardım etmiyordu. Buradan çıkmanın bir yolunu bulmalıydım; yoksa bu şekilde hayatta kalamayacaktım. Bütün ruhumla biliyordum ki eğer bu odayı terk etmezsem, burada ölecektim. Tek başıma... Gözyaşlarım yüzümden akıyor ve onları silmek için kolumu bile kıpırdatamıyorum; bir şey beni yerimde tutuyor.
Küçük bir hareketle bile canımın yanmasından kusmamaya çalışarak, kafamı yavaşça bir tarafa çevirdim. Bir şeylere bağlıydım ama bunun ne olduğunu anlayamıyordum. Odaya giren tek ışık, tavana yakın olan küçük pencereden giren dışarıdaki sokak lambasınındı. Olabildiğince topladığım gücümle, bir kolumu beni sabit tutan şeyden kurtarmaya çalıştım. Bağlantılar bileğimde bitiyor ve acı muhtemelen birkaç yerinden kırık olan koluma vuruyordu. Çığlığım boş odada yankılanıyor ve boğazım attığım bütün çığlıklardan dolayı sızlıyordu… dün mü? Ondan önceki gün mü? Artık zamanı takip edemiyordum.
Karanlık, soğuk bir odada, odaklanmak için gözlerimi kırptım ama tek düşündüğüm şey acıydı. Vücudum dayak yemiş, çürümüş gibiydi ve aldığım her nefes canımı yakıyordu. Büyük bir olasılıkla da çektiğim acı bu yüzdendi.
Ah Tanrım, bana neler oluyor? Sert zeminden kalkmak için hareket etmeye çalışıyordum ama vücudum bana yardım etmiyordu. Buradan çıkmanın bir yolunu bulmalıydım; yoksa bu şekilde hayatta kalamayacaktım. Bütün ruhumla biliyordum ki eğer bu odayı terk etmezsem, burada ölecektim. Tek başıma... Gözyaşlarım yüzümden akıyor ve onları silmek için kolumu bile kıpırdatamıyorum; bir şey beni yerimde tutuyor.
Küçük bir hareketle bile canımın yanmasından kusmamaya çalışarak, kafamı yavaşça bir tarafa çevirdim. Bir şeylere bağlıydım ama bunun ne olduğunu anlayamıyordum. Odaya giren tek ışık, tavana yakın olan küçük pencereden giren dışarıdaki sokak lambasınındı. Olabildiğince topladığım gücümle, bir kolumu beni sabit tutan şeyden kurtarmaya çalıştım. Bağlantılar bileğimde bitiyor ve acı muhtemelen birkaç yerinden kırık olan koluma vuruyordu. Çığlığım boş odada yankılanıyor ve boğazım attığım bütün çığlıklardan dolayı sızlıyordu… dün mü? Ondan önceki gün mü? Artık zamanı takip edemiyordum.
aşk,macera,polisiye ilk kitabını da beğenmiştim,2. kitapta güzeldi. seriye devam edeceğim tavsiye ederim...
ilk kitabı da çok sevmiştim. buna da bayıldım. türünün güzel bir örneği.
352 sayfa
Şubat2015 tarihinde, aspendos tarafından yayınlandı