Erhan Sunar Veda Oyunu isimli ilk romanından sonra Adam ve Ölüm romanıyla tekrar karşımızda.
Roman bir yazarın peşi sıra gölge gibi dolaşan karakterlerden oluşan bir siyasi hücreden bahsediyor önce. Ancak katmanları biraz araladığınızda aşkla başlayan ölüme kadar uzanan düşünceler ve eylemler arasında karakterlerin tek tek kişiliklerine odaklanıyor. Bunu yaparken romanın söz almayan tek kahramanı her şeyden habersiz şehrin surları içinde, sokaklarda, çay ocaklarında, meyhanelerde, şehrin kalbinin attığı neresi varsa orada elinde bir defter romanını yazıyor. Başının üzerinde bir sarkaç gibi sallanan ölümü hiç fark etmeden.
Yazara ne olacağı, kahramanların nerede duracakları ise yavaş yavaş çözülüyor sayfalar ilerledikçe. Bu güzel romanı, karmaşık duygular içinde tek tek düğümleri çözerek okuyacaksınız.
Erhan Sunar Veda Oyunu isimli ilk romanından sonra Adam ve Ölüm romanıyla tekrar karşımızda.
Roman bir yazarın peşi sıra gölge gibi dolaşan karakterlerden oluşan bir siyasi hücreden bahsediyor önce. Ancak katmanları biraz araladığınızda aşkla başlayan ölüme kadar uzanan düşünceler ve eylemler arasında karakterlerin tek tek kişiliklerine odaklanıyor. Bunu yaparken romanın söz almayan tek kahramanı her şeyden habersiz şehrin surları içinde, sokaklarda, çay ocaklarında, meyhanelerde, şehrin kalbinin attığı neresi varsa orada elinde bir defter romanını yazıyor. Başının üzerinde bir sarkaç gibi sallanan ölümü hiç fark etmeden.
Yazara ne olacağı, kahramanların nerede duracakları ise yavaş yavaş çözülüyor sayfalar ilerledikçe. Bu güzel romanı, karmaşık duygular içinde tek tek düğümleri çözerek okuyacaksınız.
314 sayfa
2016 tarihinde, Alakarga tarafından yayınlandı