Yüreklerinin en düşsüz yerindeöyle apansız kalakaldım. Ben kötüyüm, erdem kimin adı. Bir bıçakla rüzgâr sokarım içime sonra iyileşeceğimi söylerim. Cam kırıklarının üzerinde sevişmekten bıktım derim. Az acıyı arıyordum kendi kanımı içiyordum derim. Dilsizim babam da yok benim
Yüreklerinin en düşsüz yerindeöyle apansız kalakaldım. Ben kötüyüm, erdem kimin adı. Bir bıçakla rüzgâr sokarım içime sonra iyileşeceğimi söylerim. Cam kırıklarının üzerinde sevişmekten bıktım derim. Az acıyı arıyordum kendi kanımı içiyordum derim. Dilsizim babam da yok benim
Kırmızı. Sana sadece kırmızı demeliyim. Ben başaramıyorum kırmızı. Hatırlamak dışında bir mucizem yok. Bir şeye inandım. Bir şeye ve sadece bir kere ağlayarak dans ettim. Oysa hayata bağlanmak için ayağa kalkmıştım..
“Nerem varsa insan kalan… İşte oram acıyor.”
— Umay Umay - Orospu Kırmızı
"Gönderdiğin mektupla karşılaştım. Sokaktan geçen kamyon oturduğum koltuğu devirdi. Zaten hep sensiz olduğumu anladım. Zaten hep sana yazıyor olduğumu. Büyük bir hızla kendi hapishanemi inşa ediyorum. Güvenilir ve pahalı çelik. Çok ağladım, çok erkek oldum ama çok da kadın. Kimseyle, kendimle bile yaşayamadım. Birkaç sözcük inliyor dilimin altında, gerçek ne bilmiyorum. Bir suçlu gerek bana..; hemen şimdi, benim gibi."
http://kitapbocegim.blogspot.com/2013/02/orospu-krmz-umay-umay.html
Kitabı öyle bir dönemde okudum ki, benim için yazılmış hissine kapıldım.Yeri çok çok ayrıdır bende
Umay Umay çok değerli bir söz yazarı. ilk defa kitaplarını okuyorum. şairane havası, inceden inceye her kelimesinde insanı bıçak gibi kesmesi, kelimelerindeki yoğunluk. okunmayı gerçekten hak eden nadide kitaplardan.
93 sayfa