Ol gaziler ve dilaverler, padişahlarını manevi baba gibi bilip, ayet-i kerime mucibince emrine itaat ile düşman karşısında duvar gibi durup ve şiddetlere ve mihnetlere sabr-ü tahammül ile Allahü Teala vü şeriat-ı Muhammediye uğrunda arslanlar gibi düşmana hücum etmeleriyle Rabbül-Alemin muvaffak edip kıyamete dek adları hayır ile anılmaktadır.
-Sultan III. Selim-
Osmanlı Türklerinin bu kadar küçük bir başlangıçtan, o kadar elverişsiz şartlar altında, bu derece sürekli bir devlet kudretine erişmesi, cihan tarihinin en fevkalade tezahürlerinden biridir. Osmanlıların Yakın Doğuda yerlerine geçen Avrupalı veya yerli hiçbir devlet, bu bölgeyi Osmanlılar kadar iyi idare edememişlerdir. Avrupa devletleri, Osmanlılardan aldıkları ülkeleri ancak zulümle yönetebilmişlerdir.
(Kitabın İçinden)
Ol gaziler ve dilaverler, padişahlarını manevi baba gibi bilip, ayet-i kerime mucibince emrine itaat ile düşman karşısında duvar gibi durup ve şiddetlere ve mihnetlere sabr-ü tahammül ile Allahü Teala vü şeriat-ı Muhammediye uğrunda arslanlar gibi düşmana hücum etmeleriyle Rabbül-Alemin muvaffak edip kıyamete dek adları hayır ile anılmaktadır.
-Sultan III. Selim-
Osmanlı Türklerinin bu kadar küçük bir başlangıçtan, o kadar elverişsiz şartlar altında, bu derece sürekli bir devlet kudretine erişmesi, cihan tarihinin en fevkalade tezahürlerinden biridir. Osmanlıların Yakın Doğuda yerlerine geçen Avrupalı veya yerli hiçbir devlet, bu bölgeyi Osmanlılar kadar iyi idare edememişlerdir. Avrupa devletleri, Osmanlılardan aldıkları ülkeleri ancak zulümle yönetebilmişlerdir.
(Kitabın İçinden)
Ciltli, 272 sayfa
1986 tarihinde, Yeni Asya Yayınları tarafından yayınlandı