Dorothy, çiftçi olan Henry Dayı ve onun karısı Em Yenge ile birlikte büyük Kansas bozkırının ortasında yaşıyordu. Evleri küçüktü, çünkü evlerini yapmak için getirilen kütüklerin miller boyunca vagonlarla taşınması gerekmişti. Dört duvar ve bir çatıdan oluşan küçük odada paslı görünümlü bir fırın, bir dolap, bir masa, üç-dört sandalye ve yataklar vardı...
Dorothy, çiftçi olan Henry Dayı ve onun karısı Em Yenge ile birlikte büyük Kansas bozkırının ortasında yaşıyordu. Evleri küçüktü, çünkü evlerini yapmak için getirilen kütüklerin miller boyunca vagonlarla taşınması gerekmişti. Dört duvar ve bir çatıdan oluşan küçük odada paslı görünümlü bir fırın, bir dolap, bir masa, üç-dört sandalye ve yataklar vardı...
Çocuk masallarını yetişkin gözle okumanın keyfi bir başka oluyormuş. Biraz da hüzün vermiyor değil hani. Misal ilk okuduğumda o varolmayan ülkeler ve aslında canlı olmayan canlı karakterlerle büyülenmişken, şimdi alt metni ve Amerikan tarihi simgelerini ayırt edebiliyorum. Donanım açısından iyiye işaret olsa gerek fakat masal olarak değil bir romanmış gibi okuduğum da bir gerçek. Ama en önemli farkı finalde hissettim. Çocuk aklımla sadece bir arkadaşlık öyküsü olarak kabul etmiştim. Şimdi ise önemli bir yaşam deneyimi olarak gördüm. Kendine inanmak açısından bir çok kişisel gelişim kitabıyla kapışır hatta.
Çok güzel bir kitaptı . Lyman Frank Baum ' un çok büyük bir hayal gücü var
Çocukken belki onlarca kez okudum... Bayılıyorum bu masala :)
19. yüzyıl sonları ve 20. yüzyıl başları Orta Amerikan toplumunu anlatan bir masal. Hem toplumun fakirliği,hem doğa şartlarının zorluğunu çok güzel tanımlamış. Bu arada dünyayı masalımsı ve istenen dünyayı ve yaşam şartlarını Zümrütşehir ile anlatmış. Sadece çocukların değil,yetişkinlerinde okuması gereken bir masal. Ayrıca 1939 yapımı Oz Büyücüsü filmi her ne kadar masalın tam uyarlaması olmasa da izlenmesi gereken güzel bir filmdir. Tavsiye ederim.