Selim İleri, Rüyamdaki Sofralar adlı kitabında okuyucusuyla birlikte bazen keyifli bazen hüzünlü bir yolculuğa çıkıyor. Anıları, edebiyatımızdan kimi sayfaları ve birçok yemeğin tarifini bulabileceğiniz coşkulu bir kitap bekliyor sizi. Mutfaktan taze demlenmiş çayın kokusu geliyor. Bahçelerde beyaz keten örtüler üstüne sofralar kuruluyor. Bazen de sepete doldurup yumurtaları, kuru köfteleri pikniğe gidiliyor Çamlıca Tepesine. İlkyazın coşkusu yaşanıyor sofralarda. Kışın ağırbaşlılığı, yazın sıcağı. Ve sonbaharın hüznü... Geçmişin şaşaalı günleri hamur olup yoğruluyor, dolma olup sarılıyor... Soğanlar öldürülüyor ağır ateşte, pastaların üzerine çilekler yerleştiriliyor büyük bir özenle. Pastanelerde limonata eşliğinde masum flörtler yaşanıyor. Kitapların sayfaları karıştırılıyor, geçmişin mutfak izleri araştırılıyor. Ve zaman hızla akıp gidiyor. 30lar, 40lar, 50ler, 60lar... Bu arada zeytinyağlılar, et yemekleri, salatalar... Mercimek, maydanoz, kuru fasulye, pilav... Sonra 70ler, 80ler, 90lar... Kavun, karpuz, kayısı, armut, vişne, üzüm... Ve anılarda kalan onca yıldan sonra, en sonunda 2000ler... Değişen yemekler, değişen alışkanlıklar...
Selim İleri, Rüyamdaki Sofralar adlı kitabında okuyucusuyla birlikte bazen keyifli bazen hüzünlü bir yolculuğa çıkıyor. Anıları, edebiyatımızdan kimi sayfaları ve birçok yemeğin tarifini bulabileceğiniz coşkulu bir kitap bekliyor sizi. Mutfaktan taze demlenmiş çayın kokusu geliyor. Bahçelerde beyaz keten örtüler üstüne sofralar kuruluyor. Bazen de sepete doldurup yumurtaları, kuru köfteleri pikniğe gidiliyor Çamlıca Tepesine. İlkyazın coşkusu yaşanıyor sofralarda. Kışın ağırbaşlılığı, yazın sıcağı. Ve sonbaharın hüznü... Geçmişin şaşaalı günleri hamur olup yoğruluyor, dolma olup sarılıyor... Soğanlar öldürülüyor ağır ateşte, pastaların üzerine çilekler yerleştiriliyor büyük bir özenle. Pastanelerde limonata eşliğinde masum flörtler yaşanıyor. Kitapların sayfaları karıştırılıyor, geçmişin mutfak izleri araştırılıyor. Ve zaman hızla akıp gidiyor. 30lar, 40lar, 50ler, 60lar... Bu arada zeytinyağlılar, et yemekleri, salatalar... Mercimek, maydanoz, kuru fasulye, pilav... Sonra 70ler, 80ler, 90lar... Kavun, karpuz, kayısı, armut, vişne, üzüm... Ve anılarda kalan onca yıldan sonra, en sonunda 2000ler... Değişen yemekler, değişen alışkanlıklar...