Bu karanlık, saklandığı mağaradan çıkıp çıkıp çöküyor tepemize. Yüzükoyun yatırıp iki küreğimizin arasına basıyor dizlerini, kollarımızı arkamızdan bağlayıp kâbuslara atıyor. Üstümüze kapattığı ağır kapıların paslı sürgülerini oynatmıyor güne dek.Murat Yalçın, son dönem edebiyatımızın önemli yazarlarından biri. Aşkımumya, Hafif Metro Günleri, İma Kılavuzu adlı kitaplarıyla tanıdığımız Yalçın, yaşadığımız pek çok toplumsal, bireysel soruna kendi penceresinden bakan bir yazar. Özellikle yalnızlaşmış, köşesine çekilmiş tutunamayanları anlattığı öyküleriyle edebiyatımızın sağlam geleneğine bağlanıyor.Şen Saatte yirmi yedi öykü yer alıyor. Sıradan insanlar, günlük yaşamdan alınmış izlenimler, duygular, acılar, gülümseten durumlar ve her gün hepimizin karşısına çıkabilecek görüntüler. Yalçın bütün bunları kendi üslubunu kurarak anlatmayı başarıyor.
Bu karanlık, saklandığı mağaradan çıkıp çıkıp çöküyor tepemize. Yüzükoyun yatırıp iki küreğimizin arasına basıyor dizlerini, kollarımızı arkamızdan bağlayıp kâbuslara atıyor. Üstümüze kapattığı ağır kapıların paslı sürgülerini oynatmıyor güne dek.Murat Yalçın, son dönem edebiyatımızın önemli yazarlarından biri. Aşkımumya, Hafif Metro Günleri, İma Kılavuzu adlı kitaplarıyla tanıdığımız Yalçın, yaşadığımız pek çok toplumsal, bireysel soruna kendi penceresinden bakan bir yazar. Özellikle yalnızlaşmış, köşesine çekilmiş tutunamayanları anlattığı öyküleriyle edebiyatımızın sağlam geleneğine bağlanıyor.Şen Saatte yirmi yedi öykü yer alıyor. Sıradan insanlar, günlük yaşamdan alınmış izlenimler, duygular, acılar, gülümseten durumlar ve her gün hepimizin karşısına çıkabilecek görüntüler. Yalçın bütün bunları kendi üslubunu kurarak anlatmayı başarıyor.