Fikret Topallının çoğu ABDde işlenmiş seri cinayetlerden yola çıkarak hazırladığı bu kitap bir cinayet romanı değil. Olaylar gerçekten yaşandı; katiller, kurbanlar, tanıklar ve dedektifler, hepsi de gerçek kişiler... İçinde her türlü şiddeti barındıran bu gerçek hayat hikayeleri, hem polisiye türe özgü merak ve heyecan duygusunu hem de korku ve gerilim romanlarına has bir ürpertiyi yaşatıyor okuyucuya. Ama kitabın yarattığı ürperti vaka anlatımlarından, cinayet ve ceset tasvirlerinden kaynaklanmıyor.Ürperiyoruz, çünkü şahit olduğumuz cinayetler modern toplum hayatının sıradan bir parçası. Dehşet o hayatın görünürdeki rasyonelliğinin hemen yanı başında, daha doğrusu tam içinde. Anlıyoruz ki burjuva toplumunun huzurlu yaşamının izleyeni yanıltan bir akışı var. Sistemin bütün ideolojik aygıtlarıyla dillendirdiği huzur ve güven ortamı söylemi de, aslında tehlikeleri ve çatlakları saklamak çabasından başka bir şey değil.A. Ömer TürkeşElinizdeki çalışmanın fazlasıyla sinir bozucu bir kitap olduğunu baştan belirtmeliyim. Çoğunuz vahşetin, vicdansızlığın böylesinden, bu kadarından büyük rahatsızlık duyacak okurken. Her bölümün başından sonuna dek caninin bir an önce yakalanmasını, başka bir canı acıtmamasını dileyecek; katil yakalandıktan sonra da en ağır biçimde cezalandırılmasını isteyeceksiniz...Bu kitapla insanın potansiyel gaddarlığının sınırsızlığını göreceksiniz ve moraliniz biraz bozulacak. Onlarca kadını öldüren sapıklara, cezaevinde yatarlarken çoğu kadın olmak üzere ne kadar çok sayıda hayran çıktığını ve ne kadar çok destek mektubu geldiğini okuduğunuzda kanınız donacak. İnsan denen türü en çirkin yönleriyle görüp irkilecek, ama aynı zamanda bilinçleneceksiniz. Basit suçlar işleyenlere artık fazla kızmayacaksınız belki, sıradan insanları ise sanırım daha çok seveceksiniz.Kaan Arslanoğlu
Fikret Topallının çoğu ABDde işlenmiş seri cinayetlerden yola çıkarak hazırladığı bu kitap bir cinayet romanı değil. Olaylar gerçekten yaşandı; katiller, kurbanlar, tanıklar ve dedektifler, hepsi de gerçek kişiler... İçinde her türlü şiddeti barındıran bu gerçek hayat hikayeleri, hem polisiye türe özgü merak ve heyecan duygusunu hem de korku ve gerilim romanlarına has bir ürpertiyi yaşatıyor okuyucuya. Ama kitabın yarattığı ürperti vaka anlatımlarından, cinayet ve ceset tasvirlerinden kaynaklanmıyor.Ürperiyoruz, çünkü şahit olduğumuz cinayetler modern toplum hayatının sıradan bir parçası. Dehşet o hayatın görünürdeki rasyonelliğinin hemen yanı başında, daha doğrusu tam içinde. Anlıyoruz ki burjuva toplumunun huzurlu yaşamının izleyeni yanıltan bir akışı var. Sistemin bütün ideolojik aygıtlarıyla dillendirdiği huzur ve güven ortamı söylemi de, aslında tehlikeleri ve çatlakları saklamak çabasından başka bir şey değil.A. Ömer TürkeşElinizdeki çalışmanın fazlasıyla sinir bozucu bir kitap olduğunu baştan belirtmeliyim. Çoğunuz vahşetin, vicdansızlığın böylesinden, bu kadarından büyük rahatsızlık duyacak okurken. Her bölümün başından sonuna dek caninin bir an önce yakalanmasını, başka bir canı acıtmamasını dileyecek; katil yakalandıktan sonra da en ağır biçimde cezalandırılmasını isteyeceksiniz...Bu kitapla insanın potansiyel gaddarlığının sınırsızlığını göreceksiniz ve moraliniz biraz bozulacak. Onlarca kadını öldüren sapıklara, cezaevinde yatarlarken çoğu kadın olmak üzere ne kad... tümünü göster
seri katillerin kısa hayat öyküleriyle dolu olan serinin ilk kitabı olayların yaşanmış olmasından dolayı zaman zaman kanınız donacaktır...
okurken içinizi ürperten bir kitap, okuduktan sonra uzun süre karanlık yerlerden kaçıp ıssız yollarda karşınızdan gelen kişilerden çekinebilirsiniz.
İnsanoğlunun ne kadar acımasız olabileceğine dair fikir edinmemizi sağlıyor.Bizden bu derece manyak katil çıkmadığı için mutlu oldum. Sanırım biraz da din etkisi.
Komşunuzun, arkadaşınızın hatta eşinizin bile katil olabileceğini anlamak çok dehşet verici. Artık etrafıma daha dikkatli gözlerle bakacağım. İlgi alanına girenler için güzel bir kitap.
türkiyede bu konu üzerine fikret topallı üstüne yazacak birini tanımam
Çoğu kötü çocukluk geçirmiş ; çocukken tecavüze uğramış şiddet görmüş insanlar...Akli ve ruhi dengeleri yerinde değil.Peki akli dengesi yerinde olanlara ne diyeceğiz....bu kitap insanı dehşete düşürüyor
Son zamanlarda okuduğum hiçbir kitap -ki çoğu da en sevdiğim yazarların kitapları olmasına rağmen- beni tam anlamıyla içine çekememişti ve neredeyse kitap okumaktan soğumaya başladığım bir anda bu kitap ilaç gibi geldi desem yeridir herhalde.Kitabın konusu zaten başlı başına çok ilgi çekici olmakla beraber yazım dili de bir o kadar başarılı ve akıcı.Tek sorun bir çırpıda okunabilecek bir kitap olmaması,çünkü gerçekten psikolojik olarak etkileyici bir kitap.Her seri katilin hikayesi merak uyandırıcı olmasının yanı sıra bir o kadar da sinir bozucu tabi.O sebeple bu kitabı okurken yanında başka bir kitap daha okunmasını tavsiye ederim.
Devam kitaplarını da bir an önce okumak istiyorum tabi.Fikret Hoca'nın emeğine sağlık.
- Albert Fish
- Andrei Chikatilo
- Eddie Gein
- Edmund Kemper
- Fritz Haarman
- Gary Ridgway
- Jeffrey Dahmer
- John Wayne Gacy
- Pedro Lopez
- Peter Sutcliffe
- Richard Ramirez
- David Berkowitz
Ve
- Ted Bundy
13 seri katil hakkında yazılmış muhteşem bir inceleme. Kitap da vahşi cinayetler işleyen bu katillerin gerçek yaşam öyküleri anlatılıyor. Yazar çok güzel bilgiler toplamış. Katillerin kişiliklerine, çocukluklarına, öldürme nedenlerine, yakalanma ve mahkeme süreçlerine değinilmiş. Anlatımı da çok iyi. Merakla okudum. Katillerin resimlerine de internetten bakabilirsiniz.
Anlatılanların gerçekten yaşanmış olması insanı daha da çok etkiliyor. Özellikle çocuklara yapılanlar beni çok etkiledi. Bazı katillerin polis ihmalinden dolayı geç yakalanmaları, bazılarının kurbanlarının fahişelerden oluşmasından dolayı gereken önemin verilmemesi, bazılarının da özellikle yüzlerce kadın hayranının olması çok üzücü. İşledikleri cinayetlerin detayına indiği için dehşete düşebilirsiniz. İçiniz kaldırırsa okumanızı tavsiye ederim. Güzel sürükleyici bir çalışma olmuş.
Ciltsiz, 398 sayfa
2006 tarihinde, İthaki Yayınları tarafından yayınlandı