Tıpkı, YKY tarafından Aforizmalar alt başlığıyla yayımlanan son kitabı Adlandırılmayan Yokturda olduğu gibi, Tümceler alt başlığıyla yayımlanan Tümceler Geliyorum kitabında da İlhan Berk şiiri bırakmıyor. Düpedüz, şair kimliğini, tümcelerde aradığı şiirin sesi nefesiyle sürdürüyor.Tümceler Geliyorum, 4 bölümden oluşuyor: Tümceler de Yalnızlık Çeker, Uzun Kısa Tümce Yoktur, Tümce Vardır, Tümceler Bir Adım İlerisini Bilmeden Yürür, Tümceler Yabancıdır. Bölüm başlıklarıyla tümcenin doğasına dair ipuçları sunuyor İlhan Berk, desenleriyle de çizginin serüvenini tümcelerin yeryüzüyle buluşturuyor, bütünlüyor. Tümceyi tanımlayan ama bir çerçeve çizmektense okurun ya da tümceseverin yoluna taşlar dizen İlhan Berk tümcenin yeryüzüne işaretler bırakıyor aslında. Bunu bilinçdışılık, giderek her şeyim oldu diyerek, bir anlamda pusulasız gerçekleştiriyor. Kendi yolculuğunun hem sus pus, karanlık hem de ışıyan deniz fenerleriyle selamlıyor tümceleri.Cinsellik saçan beyaz kâğıttan eksiksiz bir yeryüzü arayışına açılan İlhan Berk yazıyla arasındaki şehvetli ilişkiyi de imlemiş oluyor. Her şeyi ile tam bir dünya yoktur. Hiç de olmamıştır tümcesine varıyor, bu bilgelikle gölgeleri aralayıp tümcenin yokluğunda dünyaya dair öngörüde bulunuyor: Tümce yıkılıyor. Dünya oval ile dairenin.
Tıpkı, YKY tarafından Aforizmalar alt başlığıyla yayımlanan son kitabı Adlandırılmayan Yokturda olduğu gibi, Tümceler alt başlığıyla yayımlanan Tümceler Geliyorum kitabında da İlhan Berk şiiri bırakmıyor. Düpedüz, şair kimliğini, tümcelerde aradığı şiirin sesi nefesiyle sürdürüyor.Tümceler Geliyorum, 4 bölümden oluşuyor: Tümceler de Yalnızlık Çeker, Uzun Kısa Tümce Yoktur, Tümce Vardır, Tümceler Bir Adım İlerisini Bilmeden Yürür, Tümceler Yabancıdır. Bölüm başlıklarıyla tümcenin doğasına dair ipuçları sunuyor İlhan Berk, desenleriyle de çizginin serüvenini tümcelerin yeryüzüyle buluşturuyor, bütünlüyor. Tümceyi tanımlayan ama bir çerçeve çizmektense okurun ya da tümceseverin yoluna taşlar dizen İlhan Berk tümcenin yeryüzüne işaretler bırakıyor aslında. Bunu bilinçdışılık, giderek her şeyim oldu diyerek, bir anlamda pusulasız gerçekleştiriyor. Kendi yolculuğunun hem sus pus, karanlık hem de ışıyan deniz fenerleriyle selamlıyor tümceleri.Cinsellik saçan beyaz kâğıttan eksiksiz bir yeryüzü arayışına açılan İlhan Berk yazıyla arasındaki şehvetli ilişkiyi de imlemiş oluyor. Her şeyi ile tam bir dünya yoktur. Hiç de olmamıştır tümcesine varıyor, bu bilgelikle gölgeleri aralayıp tümcenin yokluğunda dünyaya dair öngörüde bulunuyor: Tümce yıkılıyor. Dünya oval ile dairenin.