Korkuyorsun biliyorum. En çok da kendinden. Ha bir de ölümden... En çok da yaşlanarak ölmekten. Bir de yalnız ölmekten. Tüm ölümler yalnız gerçekleşmez mi peki? Enkaz altında zevkle acı arası inleyen; iş üstü, üzerine çullanan koca yığının altındaki fahişeden ne farkın var? Ellerin kirli, kulakların duyduğun onca sözden sonra kir pas içinde, gördüklerin cabası. Peki dil? Nereye dokunacağını bilir. En kirlisi de o değil mi? Yüreği ve zihni kirleten, dil yarası… Ve bunca kirlenmişlikler arasında temiz kalan tek şey uçurtmasıydı. Unutma çocuk! Uçurtmalar kirlenmez.
Korkuyorsun biliyorum. En çok da kendinden. Ha bir de ölümden... En çok da yaşlanarak ölmekten. Bir de yalnız ölmekten. Tüm ölümler yalnız gerçekleşmez mi peki? Enkaz altında zevkle acı arası inleyen; iş üstü, üzerine çullanan koca yığının altındaki fahişeden ne farkın var? Ellerin kirli, kulakların duyduğun onca sözden sonra kir pas içinde, gördüklerin cabası. Peki dil? Nereye dokunacağını bilir. En kirlisi de o değil mi? Yüreği ve zihni kirleten, dil yarası… Ve bunca kirlenmişlikler arasında temiz kalan tek şey uçurtmasıydı. Unutma çocuk! Uçurtmalar kirlenmez.
Kapağına ve adına vurulup aldığım bir kitap olan Uçurtmalar Kirlenmez, beklentimi pak de karşılamayan bir roman oldu benim için. Daha çok hayatımızda yok saydığımız ama olmazsa olmazlarından olan kağıt ve katı atık toplayıcıları hakkında araştırma tarzı yazılmış, biraz da yaşantılarından,aşklarından bahsedilmiş merak uyandırmayan ama boş vakit değerlendirilebilecek bir kitap. Atık toplayıcısı Tahir'in azmini, platonik aşkını, dürüstlüğünü ve okumayı seçip nasıl öğretmen olduğunu merak ediyorsanız buyurun okumaya :)
Karton Cilt, 352 sayfa
2016 tarihinde, postiga tarafından yayınlandı