Engin Geçtan, 1975-1990 yılları arasında uzmanlık alanı olan psikiyatride meslek dışı okurlar tarafından da ilgiyle karşılanan dört kitap yazdı. Varoluş ve Psikiyatri, bugün birer klasik haline gelmiş bu dörtlünün sonuncusu. Aynı zamanda yazarın salt akademik ilgiden hareketle başladığı yazma çalışmalarının odağına giderek insanı ve insanlık hallerini yerleştirdiğini de gösteriyor bu kitap.Geçtanın şimdi kırk yılı aşmış meslek yaşamı boyunca geçirdiği düşünsel dönüşümleri de içerdiğinden, bir anlamda deneyimsel-düşünsel bir otobiyografi de sayılabilir Varoluş ve Psikiyatri.Kitabın birinci bölümünde, çalışma alanı ve bu alana kişisel yaklaşım tanıtılırken, diğer yandan da bir süreç olarak insan anlatılıyor; ama süregiden bir kültür içinde yaşayan bir insan bu. Anlamsızlık, Narsisizm, Yaşam ve Ölüm başlıklı yazılardan oluşan ikinci bölümde ise, yazarın klinik çalışmalarında birçok insanla paylaştığı bir dizi temel varoluş sorusu ele alınıyor.
Engin Geçtan, 1975-1990 yılları arasında uzmanlık alanı olan psikiyatride meslek dışı okurlar tarafından da ilgiyle karşılanan dört kitap yazdı. Varoluş ve Psikiyatri, bugün birer klasik haline gelmiş bu dörtlünün sonuncusu. Aynı zamanda yazarın salt akademik ilgiden hareketle başladığı yazma çalışmalarının odağına giderek insanı ve insanlık hallerini yerleştirdiğini de gösteriyor bu kitap.Geçtanın şimdi kırk yılı aşmış meslek yaşamı boyunca geçirdiği düşünsel dönüşümleri de içerdiğinden, bir anlamda deneyimsel-düşünsel bir otobiyografi de sayılabilir Varoluş ve Psikiyatri.Kitabın birinci bölümünde, çalışma alanı ve bu alana kişisel yaklaşım tanıtılırken, diğer yandan da bir süreç olarak insan anlatılıyor; ama süregiden bir kültür içinde yaşayan bir insan bu. Anlamsızlık, Narsisizm, Yaşam ve Ölüm başlıklı yazılardan oluşan ikinci bölümde ise, yazarın klinik çalışmalarında birçok insanla paylaştığı bir dizi temel varoluş sorusu ele alınıyor.
ilk bölümde(psikiyatri-psikoterapi-psikoterapist) engin geçtan daha ziyade psikoloji bölümünü okuyanlar yada bu mesleği icra edenler'e hitap etmiş. yani ilk bölümün olağan bir okuyucu için ''okunmasa da olur'' kategorisine girdiğini düşünüyorum.
ikinci bölümde(anlamsızlık-narsisizm-yaşam ve ölüm)ise psikoloji ile ilgili herkesin beğeneceği konularda değindiği gibi her zaman ki akıcı kalemini konuşturmuş.
hülasa ilk bölümünde öğrendiğim çok şey olmamasına karşın ikinci bölümü çok beğendim.
199 sayfa