Veronika Ölmek İstiyor

"Paulo Coelho’nun ustalığı, herkese seslenebilmesinden kaynaklanıyor. Sevecen, ama etkili bir öğretmen. Kitapları tüm dünyada 100 milyon satmış olan Coelho’nun şaşırtıcı çekiciliğinin nedeni de bu olsa gerek."

Veronika, her istediğine sahip görünen, renkli bir yaşam süren, yakışıklı erkeklerle gezip tozan genç bir kadın olmasına karşın, mutlu değildir. Yaşamında bir şeylerin eksikliğini hissetmektedir. Başarısız bir intihar girişiminin ardından, kendine geldiği zaman bir akıl hastanesindedir. Üstelik çok kısa bir ömrü kaldığını öğrenir. Zaten ölmek isteyen Veronika bu süreçte, başka dünyaların insanlarını tanırken kendisini de keşfetmeye başlar…

Paulo Coelho’nun ülkemize yakın bir coğrafyada, Bosna ve Slovenya’da geçen Veronika Ölmek İstiyor adlı romanı, var oluşumuzun her dakikasına yaşam ile ölüm arasında bir seçim olarak yaklaşıyor. Toplumun alışılmış kalıplarının dışına çıkan, farklı düşünceleri yüzünden önyargıları göğüslemek zorunda kalan insanları anlatıyor.

"Paulo Coelho’nun ustalığı, herkese seslenebilmesinden kaynaklanıyor. Sevecen, ama etkili bir öğretmen. Kitapları tüm dünyada 100 milyon satmış olan Coelho’nun şaşırtıcı çekiciliğinin nedeni de bu olsa gerek."

Veronika, her istediğine sahip görünen, renkli bir yaşam süren, yakışıklı erkeklerle gezip tozan genç bir kadın olmasına karşın, mutlu değildir. Yaşamında bir şeylerin eksikliğini hissetmektedir. Başarısız bir intihar girişiminin ardından, kendine geldiği zaman bir akıl hastanesindedir. Üstelik çok kısa bir ömrü kaldığını öğrenir. Zaten ölmek isteyen Veronika bu süreçte, başka dünyaların insanlarını tanırken kendisini de keşfetmeye başlar…

Paulo Coelho’nun ülkemize yakın bir coğrafyada, Bosna ve Slovenya’da geçen Veronika Ölmek İstiyor adlı romanı, var oluşumuzun her dakikasına yaşam ile ölüm arasında bir seçim olarak yaklaşıyor. Toplumun alışılmış kalıplarının dışına çıkan, farklı düşünceleri yüzünden önyargıları göğüslemek zorunda kalan insanları anlatıyor.


Değerlendirmeler

değerlendirme
10 puan

O kadar çok şey söylenir ki bu kitapla ilgili, o kadar duygu dolduruyor ki okurken insanın içini. Ama kitabı Veronika'nın kendi ağzından özetleyecek olursak: “O hapları aldığımda nefret ettiğim birini öldürmeye çalışıyordum. İçimde başka, sevebileceğim Veronikalar olduğunu bilmiyordum.”

8 puan

Beni Zedka'yla tanıştıran kitap ... O hikayeyi hiç unutmadım.

-Villete'in duvarlarının ardındakiler kim biliyor musun?
+Hep aynı kuyunun suyunu içmiş olanlar, dedi Veronika.

10 puan

- İnsan neden kendi kendinden nefret eder?
+ Korkaklık belki de. Ya da hiç yakanı bırakmayan yanılmak korkusu, başkalarının senden beklediklerini gerçekleştirememek korkusu.

daha muhteşemini okudum mu bilmiyorum.. her sayfasına hapsetti beni

10 puan

Veronika, hukuk eğitimi almış, düzgün bir işe, iyi bir aileye sahip, tüm istediklerini elde edebilen genç ve güzel bir kadın.Onun tek sorunu kendisiyle.Dolayısıyla yaşamla.Her gün aynı genç kadının hayatında ve bu onu boğuyor.Yaşanabilecek hiçbir güzelliğin olmadığına inanan Veronika'nın intiharıyla başlıyor roman.Fazla miktarda hapla dolduruyor midesini.Yazarın kalemi insanı büyülüyor zaten.Tam burada romanın beynime kazınan bir cümlesini paylaşmak istiyorum; "Kadınlar kendilerini öldürmek için çok daha romantik yöntemler seçer; bileklerini kesmek ya da aşırı derecede uyku ilacı almak gibi." Bu cümleyi uzun süre unutamayacağım.Bilincini kaybettikten sonra bir hastanede açıyor gözlerini Veronika, bir ruh ve sinir hastalıkları hastanesinde.Vilete'de.Vilete, Slovenya'nın en gösterişli tımarhanesi.Genç kadın ölmediğine üzülürken intihar sırasında kalbinin zarar gördüğünü ve en fazla bir hafta yaşayabileceğini öğreniyor.İlk başlarda o kadar bekleyemeyeceğini düşünerek tekrar intihar etmenin yollarını arıyor.Fakat zaman geçtikçe öleceğini kabullenerek beklemeye karar veriyor.Bu arada düşünmek için bol bol vakti oluyor.Aynı zmanda yeni insanlar tanıyor; Zedka, Mari, Eduard gibi.Romanda bu insanların yaşamlarına da değiniyor yazar.Ve Veronika hastanede geçirdiği zaman boyunca duygu ve düşüncelerindeki değişmeleri fark ediyor.Ölecek olmanın verdiği cesaretlere şekillendiriyor tüm davranışlarını ve bu hayatında büyük bir değişim yaratıyor.İlk başlarda gerçekleştirdiği eylemden -intiharından- pişman olmamak için çok uğraş veriyor,ölmek üzereyken yaşamı sevmeye başlamaktan korkuyor.Zedka'nın ona aslı deliliği açıklaması, Mari'nin onu yönlendirmesi ve Eduard'ın -çocuk şizofreni hastası ve bir hafta boyunca Veronika'nın her gece hastanede piyanoyla verdiği konserlerin tek dinleyicisi- kalbine dokunmasıyla tekrar hayata dönüyor.Sadece kendi iyileşmiyor brçek kişiyide hayata döndürüyor.Umarım Eduard ile çok mutlu olmuşlardır.Paulo Coelho 'nun kalemini sevenlerin kesinlikle okuması gereken bir kitap, ben bayıldım.

11 yıl, 11 ay
10 puan

akıl hastanesindekiler mi aklını yitirmiş yoksa dışarıdakiler mi aklını yitirmiş işte bunu sorgulamanızı sağlayacak bir kitap

8 puan

Coelhodan insan psikolojisini etkileyeccek , guclu bir roman

10 puan

benim için çok değerli olan bir kitap bazı şeylerin başlangıcı oldu ve de çoğu şeyin devam etmesini sağlıyor bugün de :) aklıma geldikçe ara ara tekrardan okuduğum bir kitap. paulo coelho nun bir takipçisi olmamı sağlayan kitaptır ayrıca

8 puan

Simyacıya göre daha keyifli ama mantık aynı. Sevemedim Paulo Coelho'yu. Belki siz seversiniz.

Profil Resmi
3 puan

Paulo Coelho vakit kaybıdır.

Profil Resmi
9 puan

unutamadığım kitaplardan birir , farklı bir bakış açısı:)

11 yıl, 11 ay

Baskı Bilgileri

Ciltsiz, 196 sayfa
2000 tarihinde, Can tarafından yayınlandı


Dil
Türkiye Türkçesi

Diğer baskılar


Etiketler: roman

Benzer Kitaplar

Şu An Okuyanlar

Şu anda kimse okumuyor.

Okumuşlar

Primagus neseninyanetkisi Limon Kokulu Klozet Jeli mihriban sangreal
23 kişi

Okumak İsteyenler

AslıNurdoğan R.R.Raskolnikov
2 kişi

Takas Verenler

Takas veren bulunamadı.
Puan : hepsi | 1 | 2 | 3 | 4 | 5 | 6 | 7 | 8 | 9 | 10
Değerlendirme Zamanı: en yeni | en eski