Virgin River adlı küçük dağ kasabasına, geçmişinden kaçıp yeni bir hayat kurmaya çalışan bir kadın daha gelir.
Yağmurlu bir Kasım akşamı, John "Peder" Middleton barı kapatmak üzereyken, genç bir kadın ve oğlu içeri girerler. Acının ne demek olduğunu bilen eski bir asker olan Peder, yüzü morluklar içinde olan bu kadının nasıl bir derdi olduğunu anlamakta gecikmez. Onları korumalı, kadına bunu yapan her kimse cezalandırmalıdır. Ancak bunların ardında başka bir his olduğunun da farkına varmıştır. Paige Lassiter, bu dev adamın kalbinin derinliklerinde tuttuğu, daha önce yanına bile yaklaşamadığı bambaşka duygular canlandırmıştır.
Ancak Paigein eski kocası Virgin Riverda ortaya çıktığında, Peder de hayatının bu ana bağlı olduğunu anlar ve askerlik zamanlarından öğrendiği tek bir şey varsa, o da bazı şeylerin savaşmaya değer olduğudur.
Robyn Carr, tutku ve merak duygusunun harmanlandığı harika aşk romanları yazıyor.
- New York Times çok satan yazarı Clive Cussler
Virgin River adlı küçük dağ kasabasına, geçmişinden kaçıp yeni bir hayat kurmaya çalışan bir kadın daha gelir.
Yağmurlu bir Kasım akşamı, John "Peder" Middleton barı kapatmak üzereyken, genç bir kadın ve oğlu içeri girerler. Acının ne demek olduğunu bilen eski bir asker olan Peder, yüzü morluklar içinde olan bu kadının nasıl bir derdi olduğunu anlamakta gecikmez. Onları korumalı, kadına bunu yapan her kimse cezalandırmalıdır. Ancak bunların ardında başka bir his olduğunun da farkına varmıştır. Paige Lassiter, bu dev adamın kalbinin derinliklerinde tuttuğu, daha önce yanına bile yaklaşamadığı bambaşka duygular canlandırmıştır.
Ancak Paigein eski kocası Virgin Riverda ortaya çıktığında, Peder de hayatının bu ana bağlı olduğunu anlar ve askerlik zamanlarından öğrendiği tek bir şey varsa, o da bazı şeylerin savaşmaya değer olduğudur.
Robyn Carr, tutku ve merak duygusunun harmanlandığı harika aşk romanları yazıyor.
- New York Times çok satan yazarı Clive Cussler
Robotik çeviri, devrik cümleler ve redaksiyon hatalarına rağmen güzel kitaptı.
Bir güldüm, bir ağladım. Devamını sabırsızlıkla bekliyorum :)
20 Kitaplık Virgin River Serisinin ikinci kitabı Dağ Kulübesi beni mest etti..Romanı elime aldığım gibi bitirdim.Bence her bakımdan çok başarılı bir kitap idi.Bu seriyi bu kadar çok sevebileciğimi tahmin bile edemezdim..Robyn Car çok yetenekli bir yazar etkili ve başarılı bir kalemi var.Olaylrı kurgulaması ve romanlarındaki derinliği çok beğendim..İlk romandaki Kahramanlarımız Jack ve Mel'in aşkı be mucizevi Dağ Kulübesindeki hikayede en az onun kadar etkileyici ve mucizevi..
İlk romandan tanıdığımız Peder takma isimli John Middleton Jack Sheridon ile aynı bölükte savaşmış bir dev adam..Konuşmayı pek sevmeyen oldukça içine dönük bir kişiliğe sahip..Genelde çok sakin ama onu kızdırmak istemezsiniz...Kızdığında ip kopuyor...Ona sadece annesi ismi ile hitap ediyor..
Hikaye soğuk bir eylül akşamında başlıyor Jack ve Mel evlenmiştir.Jack Peder'e barda bol bol kalabileceği odalar bırakarak Mel'in yanına yerleşmiştir.Tam barı kapatmayı düşünürken genç bir kadın küçük oğlu ile içeriye girer.Yüzünde ki izleri görür ve kadının bir şeylerden kaçtığını anlar..O kadar ürkektir ki ..Üstelik kendi görüntüsünün de kadın ve çocuğu korkutacağından endişelenmektedir..Onları ürkütmeden yardım etmeye çalışır.
Eski bir kuaför olan sadece bacakları çok ağrıdığı için Wes Lassiter ile evlenmişti..Şiddet daha evlenmeden başlamıştı..Şiddet evlendiklerinden beri artarak sürüyordu..Hatta oğluna hamile iken de şiddet görmeye devam etmişti. .Başvurmadığı çare kalmamıştı..Çok korkuyordu nasıl cesaret edip kaçtığına kendisi bile şaşırmıştı..Ona yardım etmeye çalışan adamdan her şeyden ürküyordu..O gece için barda kalır ertesi gün gidecektir..
Fakat Peder onun durumundan çok etkilenmiştir.Üstelik genç kadının yaralarını da gördüğü için onun bakıma ihtiyacı olduğunu anlar..Bu davetsiz iki misafirini tutabildiği kadar tutmaya kararlıdır..
Onu ilk iş Mel'in görmesini sağlayacaktır..bu yardıma muhtaç kadını koca kolları ile koruma altına alır..Kendisi kocaman yüreği yumuşacık olan bu koca oğlanın aşkı ve hikayesi çok güzeldi..Daha fazla ayrıntılar için sizi kitaba davet ediyorum...Tavsiye ediyorum bu sımsıcak sevgi dolu romanı..
http://hulyami.blogspot.com/2013/09/dag-kulubesivirgin-river-robyn-carr.html
Robyn Carr / Dağ Kulübesi-Vırgın Rıver
Ve azı biten çoğu kalan Virgin River serisinin ikinci kitabı “DAĞ KULÜBESİ” okundu ve raftaki yerini aldı.
Bunu söymekten nefret ediyorum ama ilk kitaptan daha çok sevdim.
Neden nefret ediyorum;
Kitabım & Çayım & Oppam
Biliyorum ki bir sonraki üçüncü kitapta okunduğunda onu bu ikisinden daha çok seveceğim ve ben diğer kitapların çıkmasını sabırsızlıkla bekleyeceğim. Tıpkı Aşk Yeniden okunduktan sonra sabırsızlıkla Dağ Kulübüsi’ni beklemek gibi olacak her şey.
Ah tabi birde beklenen kitap karakterleri ile önceden tanışmış ve hikayelerinin zorluğuna şahit olmuşsanız iş daha acı verici işkenceye dönüyor.
İlk kitap Jack ve Virgin River kasabasına taşınan Mel arasında geçmiş ve okurken keyif almıştık.
Şimdi ki hikayemiz, Jack’in barında çalışan, Ordu da birlikte görev alan ve Peder lakabı ile tanınan John ve kocasının şiddetine maruz kalan ve dört yaşında ki oğlunu alıp eşinden kaçan Paige arasında geçiyor.
Paige bardan içeriye kucağında oğlu ile girdiğinde yoluna devam etmesi gerektiğini biliyordu ama yorgunluktan ölmek üzereydi. Ve Peder’in mantıklı açıklamaları sayesinde iki gün daha kalmaya karar verir.
Pederin Paige davranışları gün geçtikçe değişir ve daha korumacı bir hal alır. Artık onu kalması için ikna etmekten başka bir şansı yoktur.
Paige ile birlikte mücadele edecek ve kabus dolu günleri geride bırakacaklardır. Ama önce aşmaları gereken engeller vardır..
İşte bu engeller tabikisi kitapta saklı :) (kötüyüm ben biliyorum)
Bu kitapta sevdiğim en güzel yanlarından bir tanesi, belki de en önemlisi,tek bir çifte odaklanmıyor, birkaç karakterin hayat hikayesini birden okuyorsunuz. Zaten serinin diğer kitaplarını beklemekte işi bu yüzden zorlaşıyor. Özellikle ilk kitaptan tanıdığımız bir çok karakter ile karşılaşınca özlediğiniz arkadaşlarınıza kavuşmuş ve hayatlarından neler çıkmış ve yada neler eklenmiş öğrenme şansı buluyorsunuz....
Yazarın kalemi çok hafif ve karakterlerin diyalogları sizi sıkmadan akıp gidiyor. Özellikle erkek muhabbetleri ve eşlerini çekiştirmeleri bir diğer kitabı okunası kılan özelliklerden.
Ve bazı anlarda o kadar üzülüyorsunuz ki neyin doğru neyin yanlış olduğuna siz bile karar vermekte zorlanıyorsunuz... Ahhh Rick !! der ve noktayı koyarım :D en merak ettiklerimden biri de Rick'in hikayesi ama ne yazıkki yedinci kitap kendisine ait :((((
İşte bu kısımlarda kitapta saklı :) ( kötü olduğumu belirtmiştim zaten :D )
Şimdi sırada ne zaman çıkacağı belli olmayan Jack’ın kızkardeşi Brie ve ordudan arkadaşı ve bu kitapta üç kurşunla vurularak polisliğe veda eden Mike’nin hikayesi var…
Uzun lafın kısası arkadaşlar “ Robyn Carr / Virgin River” serisi tavsiye edilir ve önerilir…
Sevgilerle
Rüya Kız
Çok çok güzeldi bol bol mel& jack,Rick&Liz,3.kitabın kahramanları Mike ve ucundan biraz Brie vardı,hatta o kadar çoklardı ki ana karaterlerimiz Paige ve John'a ne oldu sahi moduna girdim :) ilk kitap ve gelecek kitabın kahramanları güzel harmanlanmıştı.Severek okudum,hüzünlendim,ağladım,güldüm ehh daha ne istiyeyim ;)
John eski deniz piyadesidir. Deniz piyadesindeyken tutucu ve gergin olduğundan ona Peder lakabını takmışlardır. Barda yakın arkadaşı ve ortağı Jack ile birlikte çalışır. Aşçılık yapar. Yalnızlığı seven biridir. Kalın kaşlı, kel, küpeli, uzun, korkutucu görünümü olan biridir. Kadınları ve çocukları görünüşü ile korkutur. Aslında deneyimsiz, utangaç biridir. Hiç ciddi ilişkisi olmamıştır. Kadınları iyice tanıyana kadar onların yanında rahat olamaz. Virgin River'da soğuk yağmurlu bir akşam barda yalnızken yaralı, yüzü morluklar içinde ve yanında çocuğu olan bir kadın gelir. Paige yanlış yola girmiş otel ararken tabelayı görerek gelmiştir. Peder Paige ile ilgilenir. Jack Mel ile evlendikten sonra taşınınca onun dairesine yerleşmiştir. Eski odası boş olduğundan fazladan odasında kalmasını teklif eder.
Paige sürekli tartışılan bir evde büyümüştür. Liseden sonra güzellik okuluna gitmiştir. Beş parasız kalsalar da ev arkadaşları ile mutluyken hayatına başarılı bir iş adamı olan Wes girmiştir. Mütevazi, olgun biri gibi görünmüştür. Güçlü, zeki, kendinden emin, zengin biridir. Evlenmeden önce kendisine vursa da çalışmak zorunda kalmayacağı için onunla evlenmiştir. Hiç böyle aşık olmadığını, kimseye bu kadar değer vermediğini, onsuz bir hiç olduğunu söyleyen kocası balayında tekrar vurmuştur. Paige geçen altı yılda her şeyi denemiştir. Danışmanlığa gitmişler, kocasını polise şikayet etmiş, kaçmıştır. Kocasının kullandığı uyuşturucu öfkesini daha tetiklediğinden hep daha kötü olmuştur. Sığınma evinde tanıştığı bir kadın kaçmasına, kimliğini değiştirmesine yardımcı olacağını söylemiştir. Umutsuz durumda olan, dayak yiyen çocuklu kadınlar için yeraltında bir organizasyon vardır. Başka bir yere götürülecek, yeni kimlikleri, hayatları olacaktır. Her yeri yaralı her gün öldürülme korkusu olan bir hayat istemez. Kaçmayı kafasına koyar. Her yeri yaralı ve hamiledir. Peder yardım eder. Mel tedavi eder. Bir süre daha kasabada kalmaya karar verir.
Peder'in hayatı değişmeye başlar. Paige'nin oğlu Christoper hep yanında olur. Paige oğluyla gelene kadar hayatından memnundur. Yalnız olmayı hiç dert etmemiştir. Asla evlenmeyecek çocukları olmayacaktır. Paige ve oğlu ona güveniyordur onları korumak için elinden geleni yapacaktır. Paige ise orada çalışmaya Peder'e güvenmeye başlar. Yeni insanlarla tanışıp çevresini genişletir. Misafir gibi hissetmez artık. Yıllardır ilk kez huzurlu hisseder.
Çok geçmeden kocası bulur. Yine döver ve bebeğinin düşmesine sebep olur. Peder ile her geçen gün daha çok bağlanırlar birbirlerine.
Peder Paige'nin seçimlerini özgürce yapmasını ister, orada gerçekten istediği için kalmasını ister. Çok geçmeden ikili aşık olur.
Sadece çift değil Mel Jack'de dahil birçok kişinin hikayesini okuyoruz. Diğer karakterler çok yoğun olduğundan ana karakterler konuk gibi kaldı.
421 sayfa
Eylül2013 tarihinde, Epsilon Yayınevi tarafından yayınlandı