“Benim yağmurlu çocukluğum, Japonya’da, sudaki bir balık gibi geçti.”
Bir çocuk üç yaşına kadar yaşadıklarını hatırlar mı demeyin.
Fransız yazar Amélie Nothomb, Yağmuru Seven Çocuk’ta hayatının Japonya’da geçen ilk üç yılını anlatıyor.
Çünkü kahramanımız Amélie için her şey mümkün: Üç yaşında Fransızca ve Japonca konuşabilir, kendini Tanrı zannedebilir, uykusuz gecelerde çatıya tırmanabilir, bulutları yeryüzünden daha çekici bulabilir, en sevdiği şey sağanak yağmur olabilir.
“Obur bir otobiyografi. Zaten Amélie Nothomb’dan da bundan azı beklenmezdi.”
L’Express
“Sıkıcı hatta benmerkezci olabilecek öykü, harflerin bu genç şeytanının kaleminden döküldüğünde olağanüstü olduğu kadar da komik bir hikâyeye dönüşüyor.”
L’Express
“Benim yağmurlu çocukluğum, Japonya’da, sudaki bir balık gibi geçti.”
Bir çocuk üç yaşına kadar yaşadıklarını hatırlar mı demeyin.
Fransız yazar Amélie Nothomb, Yağmuru Seven Çocuk’ta hayatının Japonya’da geçen ilk üç yılını anlatıyor.
Çünkü kahramanımız Amélie için her şey mümkün: Üç yaşında Fransızca ve Japonca konuşabilir, kendini Tanrı zannedebilir, uykusuz gecelerde çatıya tırmanabilir, bulutları yeryüzünden daha çekici bulabilir, en sevdiği şey sağanak yağmur olabilir.
“Obur bir otobiyografi. Zaten Amélie Nothomb’dan da bundan azı beklenmezdi.”
L’Express
“Sıkıcı hatta benmerkezci olabilecek öykü, harflerin bu genç şeytanının kaleminden döküldüğünde olağanüstü olduğu kadar da komik bir hikâyeye dönüşüyor.”
L’Express
104 sayfa
Doğan Kitap tarafından yayınlandı