Dag, elini annesinin omzuna koydu, eli o kadar ağırdı ki Alma'yı yere gömebilirdi, aynı zamanda o kadar hafifti ki uçurabilirdi. Dag'ın eli Alma'nın içini ısıttı, daha önce hiç tanımadığı bir sıcaklıktı bu, yalnızca Dag'dan gelebilir ve bütün dünyada bunu yalnızca Alma hissedebilirdi. Bütün dünyada onun sesini yalnızca Alma duydu. Kulağına fısıldıyordu: "Anne anne, benim küçük, iyi kalpli annem."
1978 yılında bir pazar günü, Norveç halkı, tarihinin en dramatik cinnet vakalarından birine şahit olur. Çılgınca koşan bir piroman evleri küle, ağaçları alev topuna dönüştürür.
İçlerinden hangisi bu derece kendini kaybetmişti? Bunu neden yapmıştı? Alev alev yanan evin önünde sessizce oturan kimdi?
Tüm yaşamını ateşin hikâyesiyle geçiren Gaute Heivoll, yıllar sonra bu izleri takip ederek, gerçekle kurmacanın iç içe geçtiği doyumsuz bir esere imza atacaktır.
Yanıp Kül Omadan Önce, kaybın, özlemin, anıların, insan ruhunu saran görünmez alevlerin sıradışı bir incelikle dokunduğu edebî bir şölen.
Dag, elini annesinin omzuna koydu, eli o kadar ağırdı ki Alma'yı yere gömebilirdi, aynı zamanda o kadar hafifti ki uçurabilirdi. Dag'ın eli Alma'nın içini ısıttı, daha önce hiç tanımadığı bir sıcaklıktı bu, yalnızca Dag'dan gelebilir ve bütün dünyada bunu yalnızca Alma hissedebilirdi. Bütün dünyada onun sesini yalnızca Alma duydu. Kulağına fısıldıyordu: "Anne anne, benim küçük, iyi kalpli annem."
1978 yılında bir pazar günü, Norveç halkı, tarihinin en dramatik cinnet vakalarından birine şahit olur. Çılgınca koşan bir piroman evleri küle, ağaçları alev topuna dönüştürür.
İçlerinden hangisi bu derece kendini kaybetmişti? Bunu neden yapmıştı? Alev alev yanan evin önünde sessizce oturan kimdi?
Tüm yaşamını ateşin hikâyesiyle geçiren Gaute Heivoll, yıllar sonra bu izleri takip ederek, gerçekle kurmacanın iç içe geçtiği doyumsuz bir esere imza atacaktır.
Yanıp Kül Omadan Önce, kaybın, özlemin, anıların, insan ruhunu saran görünmez alevlerin sıradışı bir incelikle dokunduğu edebî bir şölen.
Kitap üç ayrı zamanda geçmekte olup; bir piromanın hikayesini, yazarın çocukluğundan gençliğine kadar süren zamanı ve yazarın kitabı yazdığı andaki zamanı işlemektedir... Yazar olayları kendi bakış açısıyla anlatmakta olup; her ne kadar sürekli zamanlar arası gidip gelse de kitaptan bir süre sonra kopmanız mümkün olmuyor... Gayet sürükleyici ve merak uyandıran bir roman... Her dakika ''Neden ?'' diye sormamanız elde değil... Ben 70. sayfa sonrasında kitaptan kopamadım... Okumak isteyenlere tavsiye edilir...
Karton Cilt, 288 sayfa
Şubat2013 tarihinde, Can Yayınları tarafından yayınlandı