Baconın 1624 tarihli Yeni Atlantisi Moreun Ütopyası ve Campenellanın Güneş Ülkesi ile birlikte Rönesansın en tanınmış ütopyaları arasında yer alır. Bu metin, daha çok edebiyata yakın bir anlatım tekniğiyle düşünürün bilim programını ve gelecekte mümkün olabilecek ideal bir bilim ve teknoloji toplumu tasarımını belgelemektedir.Yeni Atlantis: Bilim ile teknolojinin ideal bileşimi.
Baconın 1624 tarihli Yeni Atlantisi Moreun Ütopyası ve Campenellanın Güneş Ülkesi ile birlikte Rönesansın en tanınmış ütopyaları arasında yer alır. Bu metin, daha çok edebiyata yakın bir anlatım tekniğiyle düşünürün bilim programını ve gelecekte mümkün olabilecek ideal bir bilim ve teknoloji toplumu tasarımını belgelemektedir.Yeni Atlantis: Bilim ile teknolojinin ideal bileşimi.
Beyaz Zambaklar Ülkesi adlı kitabın eski dönem yazılmışı. Akla mantığa pek uygun olmasa da yazar, ileri görüşlü izlenimi vermiş. Kitap yarım, acaba tamamlansa daha neler diyecekti kim bilir? Beyaz Zambaklar Ülkesi'nde Finlandiya'nın gelişmişliği üzerine durulurken, bu kitapta Ben Salem adında bir adadın gelişmişliği, uygarlığı söz konusu. Ben Salem araştırmaya değer birşey mi bakalım, başlıyoruz.
Londra'da British Museum'un hemen girişinde Enlightment Room (Aydınlanma Odası) yer alır. Çok geniş ve uzun bir salon boyunca dünyanın dört bir yanından toplanmış kitaplar, mineraller, fosiller, taşlar ve daha pek çok nesne sergilenir.
British Museum, Kral George III'ün 60,000 kitabının yer aldığı bir kütüphane iken, 19. yüzyılda oğlu George IV tarafından müzeye dönüştürülmüş ve İngiliz halkına verilmiştir. Kraliyet Kütüphanesi, aydınlanmaya büyük katkı sunmuştur. Dönemin bütün önemli düşünürlerinin Kraliyet Kütüphanesi'nde uzun saatler geçirdikleri söylenir.
18. yüzyılın sonundan 19. yüzyıl başına kadar hüküm süren George III doğa bilimlerine oldukça meraklı bir kral idi. Dünyanın dört bir yanından toplanarak getirilen nümuneler o dönemde kabarmaya başlayan merak duygusunun boyutlarını göstermesi bakımından ilginçtir.
Yeni Atlantis, yaklaşık 150 yıl sonra aydınlanmaya büyük katkı sunacak Kraliyet Kütüphanesi'nin oluşturulmasını tetikleyecek fikirlerle dolu bir kitap. Bacon 17. yüzyılın başında Yeni Atlantis'i dinsel bir ütopya olarak yazmaya başlamış. Kitabın daha sonra yazılan bölümlerinde ise botanikten, gastronomiye, ışıktan sese, toplumsal ahlaktan teknolojiye çok geniş bir alanda Bacon'ın hayal ettiği bilimsel gelişmeleri okuyoruz. Eser tamamlanamamış. Ancak yazılan bölümlerde bir kaç yüzyıl sonra bütün Avrupa'ya yayılacak aydınlanma fikirlerinin temelini okuyoruz.
Bacon'ın fikirleri daha sonraki yüzyıllarda "ütopya" olmaktan çıktı, gerçeğe dönüştü: Dünyanın dört bir yanında botanik bahçeleri, bilim ve doğa tarihi müzeleri, araştırma-geliştirme merkezleri kuruldu. Dahası, bilimsel çevreler tıpkı Bacon'ın hayal ettiği biçimde, kast sistemi ile örgütlendi.
Ancak bilim, Yeni Atlantis'te öngörülen biçimde dinin kucağında ve rahiplerin öncülüğünde değil, laikleşerek ve din sınıfına tamamen sırtını dönmüş bilim çevreleri vasıtasıyla gelişti.
Yeni Atlantis, günümüz okuyucusu için fazla vaatkar değil. Bacon'ın zamanında yaşayan insanlar için ütopik olan tasarımlar, günümüz insanı için gündelik yaşamın sıradan gerçeklerinden ibaret. Bu durumda kitaptan geriye okuyucu için ilginç olabilecek sadece Bacon'ın dinsel ütopyaları ve bol dinsel referanslı, "mucizeler" ve "efsaneler"le dolu "Bensalem tarihi" kalıyor.
Bitirilemeyen bir kitap . yeni atlantis 1500 lu yillardan gunumuzun teknolojisini tahmin etmesi beni etkileyen yani oldu
Okuduğum ilk ütopya olduğu için karşılaştırma yapamayacağım. Ama kitap güzeldi. Yazarın hayal gücü bazı kısımlarda sınırları zorlamış, günümüzde dahi icat edilmeyen şeylerden bahsetmiş. Ama ben kitabı biraz yetersiz buldum, daha uzun olabilirdi. Sonu da tatmin etmedi.
97 sayfa