Etkililik objektif bir gerçek olarak var olan yöneticinin bir niteliğidir ve bu nitelik sayısal olarak ölçülebilir. İşlevsel paradigmanın bu hakimiyeti, etkililik çalışmalarındaki objektif çıktı ölçümleri üzerindeki artan önemden açıkça görülebilir. Etkili olmak yöneticinin görevidir. Nerede çalışıyor olursa olsun, en doğru şeyleri yapması beklenen kişi öncelikle yöneticidir. Yüksek etkililik düzeyine sahip olan yöneticiler, yaptıkları işlerde eksiklikleri doldurulamayan kişilerdir. Yöneticiyi eksikliği doldurulamayan kişi yapan en önemli faktör yöneticinin vizyonudur.Bu vizyon, bilgi işçilerinin üretken kılınmasını da sağlamaktadır. Bilgi işçisi için üretkenlik, doğru şeyleri yaptırma yeteneğidir, bu da etkililiğin ta kendisidir. Modern bir kuruluşta çalışan her bilgi işçisi, konumu ya da bilgisi nedeniyle işin gerçekleşmesinde ve sonuçların elde edilmesinde kuruluşun kapasitesini maddi olarak etkileyen bir katkıdan sorumlu ise, bir yönetici konumundadır. Bilgi işçisinin bir yönetici olup olmadığı, insanları idare edip etmediğine bağlı değildir. Bilgi işi sayısal ve parasal olarak tanımlanamaz. Ancak sonuçları ile tanımlanabilir. Bunun için, grubun kapsamı ve idareci kadronun genişliği pek belirleyici değildir.Çünkü, bilginin otoritesi mevkinin otoritesi kadar geçerlidir. Bugün artık, en alt kademedeki idareci, şirketin başkanı veya devlet kuruluşunun idarecesi ile aynı işi yapabilmektedir. Yani, planlama, düzenleme, birleştirme, motive etme ve ölçme. Alanı oldukça sınırlı olabilir, ancak bu alan içerisinde o bir yöneticidir. Aynı şekilde, karar verme konumunda olan her birey, şirketin başkanı ya da idarecisi ile aynı türden işi gerçekleştirmektedir. Etkili yönetici, diğer yöneticilerden tamamen farklı bir konumdadır. Çünkü, yöneticinin kaçınılmaz olanla işbirliği yapmak dışında bir başka seçeneği olmadığını etkili yönetici çok iyi bilir ve kendini her konuma hazırlar.
Etkililik objektif bir gerçek olarak var olan yöneticinin bir niteliğidir ve bu nitelik sayısal olarak ölçülebilir. İşlevsel paradigmanın bu hakimiyeti, etkililik çalışmalarındaki objektif çıktı ölçümleri üzerindeki artan önemden açıkça görülebilir. Etkili olmak yöneticinin görevidir. Nerede çalışıyor olursa olsun, en doğru şeyleri yapması beklenen kişi öncelikle yöneticidir. Yüksek etkililik düzeyine sahip olan yöneticiler, yaptıkları işlerde eksiklikleri doldurulamayan kişilerdir. Yöneticiyi eksikliği doldurulamayan kişi yapan en önemli faktör yöneticinin vizyonudur.Bu vizyon, bilgi işçilerinin üretken kılınmasını da sağlamaktadır. Bilgi işçisi için üretkenlik, doğru şeyleri yaptırma yeteneğidir, bu da etkililiğin ta kendisidir. Modern bir kuruluşta çalışan her bilgi işçisi, konumu ya da bilgisi nedeniyle işin gerçekleşmesinde ve sonuçların elde edilmesinde kuruluşun kapasitesini maddi olarak etkileyen bir katkıdan sorumlu ise, bir yönetici konumundadır. Bilgi işçisinin bir yönetici olup olmadığı, insanları idare edip etmediğine bağlı değildir. Bilgi işi sayısal ve parasal olarak tanımlanamaz. Ancak sonuçları ile tanımlanabilir. Bunun için, grubun kapsamı ve idareci kadronun genişliği pek belirleyici değildir.Çünkü, bilginin otoritesi mevkinin otoritesi kadar geçerlidir. Bugün artık, en alt kademedeki idareci, şirketin başkanı veya devlet kuruluşunun idarecesi ile aynı işi yapabilmektedir. Yani, planlama, düzenleme, birleştirme, motive etme ve ölçme. Alanı oldukça sınırlı o... tümünü göster