Şair ve yazar Murathan Munganın bu ilk romanı.Bu hacimli kitap orta yaşın kıyısındaki yalnız bir kadının 5 yaşında bir kız çocuğuyla başbaşa geçirdiği beş günde geçiyor. Kolay üstesinden gelinmiş bir zaman dilimi değil ama. Adeta minyatür bir günümüz kadın prototipi olan minik Tuğde ile yaşadıkları roman kahramanı açısından zengin ama ıstıraplı bir deneyime dönüşüyor ilerleyen sayfalarda. Yüksek Topuklar, Murathan Mungandan İstanbul, özellikle de Beyoğlu ekseninde gezinen uzun bir gözlem ve deneyim kılavuzu olarak okunabilir.
Şair ve yazar Murathan Munganın bu ilk romanı.Bu hacimli kitap orta yaşın kıyısındaki yalnız bir kadının 5 yaşında bir kız çocuğuyla başbaşa geçirdiği beş günde geçiyor. Kolay üstesinden gelinmiş bir zaman dilimi değil ama. Adeta minyatür bir günümüz kadın prototipi olan minik Tuğde ile yaşadıkları roman kahramanı açısından zengin ama ıstıraplı bir deneyime dönüşüyor ilerleyen sayfalarda. Yüksek Topuklar, Murathan Mungandan İstanbul, özellikle de Beyoğlu ekseninde gezinen uzun bir gözlem ve deneyim kılavuzu olarak okunabilir.
Bir erkeğin bayan dünyasını bu kadar iyi analiz etmesine şaşırıp kaldığımı hatırlıyorum...
Kütüphane'de okurken kahkahalarla güldüğümü, bu yüzden uyarı aldığımı; Tuğde ve Pembe'den nefret ettiğimi, Kadın olmaktan gurur duyduğumu ve Murathan Mungan'ı alkışladığımı biliyorum gerisi hiç mühim değil...
İtiraf etmeliyim ki bu roman bir kadın yazarın kaleminden çıkmış olsaydı 9 puan verebilir miydim bilmiyorum.
Okumadan önce yorumlara bakıp "Bir erkek en fazla ne kadar tanır ki kadınları" demiştim.Bugüne kadar hic fark etmediği şeylere kitapta rastlayıp "aa evet gerçekten öyle" dedim.
Dokuz sene uğraşılmış ve mükemmel bir sonuç elde etmiş.
Yazarın üslubuda güzel; akıcı bir anlatım -basit cümlelerle geçiştirilmeden yapılmış bu-
Neden on puan değilde dokuz puan verdiğime gelirsek; tamamen Emre'nin kartvizitinin çalınmasına karşı bir tepki! :)
Ne olurdu Nermin'de mutlu olsaydı?
Muazzam! Psikolojik değerlendirmelerden tutun da ortam betimlemelerine kadar on numara.Sürekli geçmişine takılan Nermin şimdiyi yaşayamadığını Tuğde hayatına girdikten sonra anlamaya başlıyor.Tuğde 5 yaşında olmasına rağmen rekabeti seven,tüketim hastası kısaca başkaları için yaşayan kadınların minyatür hali.Tuğde'nin varlığında yaşananlar Nermin'in geçmişiyle hesaplaşmasını sağlıyor.Geçmişi Nermin'in gölgesi olmuş adeta.Kitap yarısından sonra daha bir keskinleşiyor.Kanımca Nermin Tuğde'den nefret ettiği için artık dayanamaz hale geliyor.Bu keskinliği sosyalizme ve feminizme değinmelerinde bol bol görüyoruz.Aslına bakarsak onun isyan ettiği kavramlar değil,kavramların içini boşaltan sistem ve buna önayak olanlar.Bu nedenle Nermin'de kimi 68 kuşağı gibi elem verici bir şekilde umutsuzluğa düşerek kendine başka bir yol çizmeye karar veriyor.Kadın erkek ilişkileri,kadın kadın ilişkileri,erkek erkek ilişkileri oldukça yerinde anlatılmış.Bir sürü yerel ifadeler de kitaba renk katmış.Kitabın kalınlığı gözünüzü korkutmasın su gibi akıyor.
Zaman zaman sinir harbi de yaşatan ama aslında kadınları anlatmaya niyetli bir kitaptır.Hepimizin tanıdığı bir sürü insan bu kitapta.Ayrıntı sevenlere önerilir..
Nermin çok özel bir kadın..Çok başka..Murathan Mungan sevenler mutlaka bu çılgın kadını tanımalı:)
çok iyi bir kitap. yazar, neredeyse tüm kadın tiplerini başarıyla yansıtmayı başarmış.
Sırf yazarın kadınlar hakkındaki tespitlerini satır aralarından ayıklayabilmek için okuduğum tabiri caizse tuğla şeklinde sıfatlandırılan bir kitaptı.Lezzetliydi,edebi hazzı yoğundu,tavsiye ederim.
Okudukça hayata karşı kötümser bir bakış açısına bürünebilirsiniz ama kitap yine de bir şekilde bitiyor
527 sayfa